Giriş
(6)

Yeni evlenmiş ya da evleneceklere soruyorum?

Belchior
Harcadığınız paraları detaylı olarak yazar mısınız?Örnek:-Düğün masrafı şu kadar-Takı alma şu kadar-Kiralık/satılık ev şu kadar-Evin içini doldurmak şu kadar-Diğer;Hem erkeğe hem kadına ayrı ayrı toplam kaç TL'ye patladı evlilik?Evlenmeseniz cebinizde şu kadar kaç para kalacaktı, evlendiniz ne kadar
Harcadığınız paraları detaylı olarak yazar mısınız?

Örnek:

-Düğün masrafı şu kadar
-Takı alma şu kadar
-Kiralık/satılık ev şu kadar
-Evin içini doldurmak şu kadar
-Diğer;

Hem erkeğe hem kadına ayrı ayrı toplam kaç TL'ye patladı evlilik?
Evlenmeseniz cebinizde şu kadar kaç para kalacaktı, evlendiniz ne kadar borcun altına girdiniz?

EN ÖNEMLİ SORU: Düğünde takılan takılar masraflarınızı tamamen karşıladı mı?

2018 yılında evlenmenin faturasını çıkaralım arkadaşlar. Belki bu vesileyle birçok insana da fikir vermiş olur.

not: yaş, cinsiyet, aylık kazancınızı da yazarsanız çok şükela olur.
0
Belchior
(12.07.18)
@dark

Rakam verin abi: 100 milyar erkek, 30 milyar kadın harcadı, düğünde/nikahta 30 milyar takı takıldı falan gibisinden.
0
🌸Belchior
(12.07.18)
Yeni evlenen birinden duyduğum miktar 90bin idi tüm masraflar dahil. Hepsini erkek karşıladı garibim.
0
curukturpkokusu
(12.07.18)
Tam bir sene önce kız kardeşim evlendi bildiklerimi yazayım (kız 30 erkek 27 yaşlar)
Kız evi düğün salonu (kına vs. organizasyon içinde) 13-14 bin tuttu babam ödedi --aynı salon bu yıl 3-4 bin fazlaymış, başka düğün yapanlardan öğrendik. ankara.

Erkek evi düğün salonu 10-12 gibiymiş üstelik yemekli :) çünkü anadoluda minik bir il- babası ödedi.

Bunların haricinde bizde evde 10 kişilik filan bir ekip düğünden 3-4 gün önceden itibaren yemek + düğün günleri servis yapar. (teyzeler, kuzenler, erkekler de çay şervisi) kazan kazan yemek, tepsi tepsi börek yapılır (her iki taraf da böyle) bunu sadece marketten malzeme alışverisi oldu (pişirmelik+ plastik servis vb.) bunları 2-3 ay boyunca kısım kısım aldık birkaç bin tutmuştur. Ancak bunu başkasına parayla yaptıramayız çünkü bizde her öğün yemek veriliyor, kahvaltıdan gece yarısına kadar. kız evinde içki olmadı. normalde erkek evinden kız evine içki gelir, onu da istemedik.

Erkek evi, düğün öncesi gün içkili evde yemeğin (bu dediğim servis kısmı hariç) içki masrafı olarak 20-25 bin harcamış. biz bunu ne yapın dedik ne de karıştık ne de gördük. söyledikleri bu.
gelen misafir için eş-dost yardımcı oldu, bende kaldı çoğunluğu (yatılı kalacaklar) araç kaldırmadık, otelde yer de ayırtmıştık, gerek kalmadı.
Bunları da aileler ödedi.

Mobilyayı+ beyaz eşyayı kızla oğlan kendileri aldı, kız tüm çeyizini kendi aldı (çoğu internetten), perde, halı vs. evlendiği ilde aldı. Ne masraf yaptılar bilmiyorum çünkü hiç soran olmadı, kendileri bile hesaplamamış olabilirler. Aileler kısmi olarak nakit para verdiler ama miktar aklımda kalmadı. 25-30 bin harcamışlarda aileler 5er filan vermiştir.

Ev kira 3+1 çift balkonlu vs. epey geniş -ama 2 evleri var aslında orası biraz karışık :) 700 filan veriyorlar. 0 ev, tadilat olmadı. Kız düğünden 2-3 ay önce o evde kalmaya başladı o zamandan itibaren eşya alındı hep o eve gitti. Düğünden sonraki 2-3 ay da sehpadır yolluktur hala alıyorlardı.şimdi hamile yine alıyorlar. eşya alışverişi hiç bitmiyor.

Gelinliği dikildi, kına kıyafeti salonun organizasyon içindeydi, damatlığı ankaradan aldılar (beden sıkıntısı nedeniyle) 1500er filan kıyafetler tutmuştur
gelin başı 500 yanındakiler de 250 filan tuttu, kız tarafı düğününde kız kendi ödedi. erkek düğününde tanıdıklarıymış ne ödediklerini bilmiyoruz.
Dış çekimi daha da başka bir şehirde yaptılar, o yüzden o biraz sıradışı, onu geçeyim.
Salonların fotografçısı vardı+ arkadaşımız bizim evde, salonda vs. çekim yaptı bunlara ayrı ödeme olmadı.

Kız evi bizim taktığımız takılar (3 çalışan kardeşi var, altını önceden almıştık beşi bir yerde taktık öyle istedi tanesi bin lira filandı x5 işte + kuşağa bilezik bizde adettir o da 3 bin filandı, damat saat filan istemedi istese alınacaktı)--> maalesef geçen yıldan beri altın da %50 ye yakın zamlandı burası fena değişmiştir.
Erkek evi takı, bilmiyorum ne kadar tuttu hiç karışmadık ama 10 tane burma taktılar o zaman 35-40 gibidir, şimdi herhalde 60 gibidir.
Dışarıdan gelen takısı (nakit+ altın) da 60 bin liralıktı. Takıya hiç dokunmadılar ki zaten her şey ödenmişti. Kasada duruyor-du en son bildiğim sonra bir şey yaptılarsa bilmiyorum.

Balayını tr'de yaptılar özel bir program yapmadılar 3-4 bin lira ödemişlerdir.
Başka aklıma gelen bir şey yok.
0
niye ama
(12.07.18)
Geçen yaz evlenen arkadaşım her şey dahil 100 bin gitti demişti. Söz yüzüğünden süzgece, ayakkabısına kadar toplam harcanan para. Düğünde de 50-60 bin civarı max takılmıştır.
0
buzbebek
(12.07.18)
henüz evlenmedik fakat;

yeni eve çıktık, kira + depozito + emlakçı = 8000 TL
ev eşyası aldık, eli yüzü düzgün beyaz eşya koltuk yatak falan hepsi içinde - tv hariç = 20000 TL (bu kalem en fazla -/+5000 TL oynar bence lükse kaçmadıkça)
tabak çanak tencere perde ıvır zıvır falan çok para harcamadık çünkü vardı, yanıltıcı fiyat vermek istemediğim için bu kalemi sadece 2000 TL ile bırakıyorum ama bence daha fazla tutar.
henüz takı almadık, sadece bir teklif yüzüğü var o da pırlanta filan değil zaten yüzüğü de ben almadım o yüzden fiyatını bilmiyorum. alyans alıcaz, ona da maksimum 1500 TL diyelim. (bu kalemi tamamen salladım, bu bütçeyle çıkmak istiyoruz diyelim)
kına nişan falan yok, kafayı yemedik.
düğün yapmıyoruz, nikah düşünüyoruz ama henüz başvurmadık. belediyeden baktığımda 750 TL gibi bir kalem gördüm, buna defter masrafı falan da eklensin oldu mu sana 900 TL.
gelinlik henüz bakmadım ama etraftan hep minimum 5000 TL gibi şeyler duyuyorum, zaten nikah olacak belki de giymem diyorum resmen heves bırakmadılar beş bin ne lan it :(

bütçemizi kadın erkek olarak ayırmıyoruz. sevgiliyken yaptığımız harcamaları beraber ödedik hep gücümüz yettiğince, evlilik hazırlığı süresince de bu kural bozulmadı çok şükür. aileler de birazcık yardımcı oldular sağolsunlar. düğün yapsak muhtemelen o para çıkardı, fakat kısa vadeli de olsa borç yapmak kredi ödemek istemiyoruz. yaşlar 30 üstü. düğünden gelecek paraya bel bağlamak istemiyoruz.
0
evde liyakat kalmamis
(12.07.18)
Cevaptan bağımsız olarak bir şey söylemek istiyorum. Düğünde takılan altın olayı çok değişken, ailelerin çevresine göre, kardeş sayısına göre, evlilik sırasına göre bir sürü şeye göre değişebilir. Şöyle ki abla kardeş evlenir birisine 60 bin liralık altın takılır, kız tarafının ilk düğünüdür, erkek evi çok varlıklıdır. Arkasından kardeş evlenir 15 bin liralık takı takılır. Evin küçük çocuğu ile evlenmiştir, erkek evi önceki çocuklarda altınları toplanmıştır, malum ablanın düğününde de geçmişte olan borçlar gelmiştir. Özetle düğünden gelecek altına asla güvenmeyin. Kendi bütçenizi ortaya çıkarın. Düğün için mesela yemekli olsun, alkol de olsun derseniz bambaşka bir maliyet çıkar, sadece nikah arkasından kokteyl olsun derseniz bu fiyat çok düşer. Ortalama bir şey çıkarmak bence çok zor.
0
elikası
(13.07.18)
(1)

Almanya’da Meslek Liseleri

deadwampir
Çok önemli denir yıllardır. Türkiye’deki meslek öğretmenliği mezunları atamasız. Senede 3-5 belki. Bi meslek öğretmeni olarak soruyorum. Şimdi pılı pırtı toplayıp gitsek, bi senede çözsek Almancayı iş bulur muyuz? Verirler mi kara kafalı Türk’e orada öğretmenlik?
Çok önemli denir yıllardır.
Türkiye’deki meslek öğretmenliği mezunları atamasız. Senede 3-5 belki.
Bi meslek öğretmeni olarak soruyorum.
Şimdi pılı pırtı toplayıp gitsek, bi senede çözsek Almancayı iş bulur muyuz? Verirler mi kara kafalı Türk’e orada öğretmenlik?
0
deadwampir
(27.06.18)
öğretmenliklerin denkliği yok
denklik almayı 1 senede maalesef başaramazsınız
onun yerine atıyorum motor öğretmeni iseniz, tekniker olarak çalışmayı filan deneyebilirsiniz.
0
niye ama
(27.06.18)
(2)

Oy oranı milletvekili sayısını etkilemiyor mu?

masmeleddin erdogan
Çok basit soracağım, örneğin adıyaman'da hdp'nin oy oranı chp'ninkinden fazla olmasına rağmen chp vekil çıkarabiliyorken hdp çıkaramıyor. https://www.yenisafak.com/secim-2018/adiyaman-ili-secim-sonuclaribunun sebebi nedir?
Çok basit soracağım, örneğin adıyaman'da hdp'nin oy oranı chp'ninkinden fazla olmasına rağmen chp vekil çıkarabiliyorken hdp çıkaramıyor. www.yenisafak.com

bunun sebebi nedir?
0
masmeleddin erdogan
(25.06.18)
İttifak sisteminden dolayı. İyi parti+CHP+sp'nin oy orani toplam kabul ediliyor. Aynı şekilde mhp+akp'nin de. Aylardir defalarca anlatildi bu sistemin nasil işlediği
0
nundu
(25.06.18)
çünkü ittifakın toplam oyu daha yüksek
0
niye ama
(25.06.18)
(17)

Korna var mı?

ya ben lan neyse
esk merkezde kafam sıkıldı. sizde de var mı?
esk merkezde kafam sıkıldı. sizde de var mı?
0
ya ben lan neyse
(24.06.18)
Benim bulunduğum yerde 4'ten beri var
0
megalomaniac
(24.06.18)
Ankara merkez
burası lojman bölgesi, başka yerleşim yok, biz nadiren duyarız böyle kutlamaları, ara ara geçiyorlar
silah duymadım henüz
0
niye ama
(24.06.18)
Ataşehir kornalara silah sesleri eşlik ediyor.
0
eazy
(24.06.18)
Hatay bölgesi.. öttürüyor millet
0
1adam
(24.06.18)
Hocam pendikte de var. 2 saattir hem de.
0
noeldayın
(24.06.18)
izmir karşıyakadan bildiriyorum. tek tük var.
0
fosforlu cevriye
(24.06.18)
Burda yok küçük bir ilçede yaşıyorum
0
for day to break
(24.06.18)
İzmir karsiyaka-alsancak arasinda birkaç konvoy gördüm, o kadar bir coşku yok henüz.
0
veritaslibertas
(24.06.18)
Üsküdar'da silah sesleri eşliğinde çalıyorlar 2.5 saattir falan. Öncesi de vardır da ben Kadıköy'deydim o zaman.
0
ms brownstone
(24.06.18)
İstanbul, Maltepe çok fena. Gülsuyu'ndan, Başıbüyük'ten inen çomarlar Maltepe merkezde gövde gösterisi yapıyor.
0
inawen
(24.06.18)
Hdp baraj konvoyu geçti bir, o kadar.
0
pike
(24.06.18)
kadıköydeyim ve korna çok.
0
sutlu nescafe
(24.06.18)
var, tekirdağ çerkezköy'de.

ama öyle akın akın konvoy halinde olmasa da kafa açmaya yeter.

ayrıca, suudi arabistan bayrağı ile gecen bir tip de vardı.
0
wilhelmwasmuss
(24.06.18)
Antalya'da şehrin göbeğinin özeti: "düt düt, düüüüt"
0
treamorg
(24.06.18)
Aklina gelen her sey var su anda burada. Silah, korna, dombura, havaifisek, recep tayyip erdogan tezahurati, tekbir getirenler hepsi var su an.
0
stavro
(24.06.18)
Bağcılar..
Kafamız şişti..
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(25.06.18)
korna olsa yine iyi saatlerce çeşit çeşit silah sıktılar. (izmir karşıyaka)
0
hushhush
(25.06.18)
(8)

yalnız yaşayan kadınlara soru

fleur du mal
kaç yaşından beri yalnız yaşıyorsunuz ve geceleri yalnız uyumak sizi rahatsız ediyor mu? birinin varlığına ihtiyaç duymaktan bahsetmiyorum. mesela korku, anksiyete, geceleri uyuyamama gibi şeyler oluyor mu? nasıl başa çıkıyorsunuz?
kaç yaşından beri yalnız yaşıyorsunuz ve geceleri yalnız uyumak sizi rahatsız ediyor mu? birinin varlığına ihtiyaç duymaktan bahsetmiyorum. mesela korku, anksiyete, geceleri uyuyamama gibi şeyler oluyor mu? nasıl başa çıkıyorsunuz?
0
fleur du mal
(24.06.18)
neden bu soruyu özellikle kadınlara soruyorsunuz ki; korku vs erkeklerde de olabilir. Ki yalnız yaşayan pek çok kadın arkadaşım var hiçbirinden böyle bir şey duymadım. Ha belki yaşanılan muhit sıkıntılıysa korku olabilir ama böyle bir durum da erkekler de korkar diye düşünüyorum.
0
siradan marjinal
(24.06.18)
üniversiteyi bitirdiğimden beri (yaş 22), 8 senedir yalnız yaşıyorum. rahatsız etmiyor, o dediğin şeyleri yaşamadım hiç.
sadece şu kocaman böceklerden (canlı ya da ölü) görünce çok korkuyorum :(
0
pati
(24.06.18)
neden kadınlar?
0
ya ben lan neyse
(24.06.18)
14 yaşında yatılı liseye gittim, o zamandan beri dönem dönem ev/oda arkdaşım olsa da ağırlıkla yalnızım. rahat bi 15 farklı evde yaşamışımdır.
35 yaşındayım
"mesela korku, anksiyete, geceleri uyuyamama"
uyuyamıyoum da korkudan değil benim uykuya dalamama, bi uyanınca da tekrar uyuyamama gibi sorunlarım var
yoksa ameliyattan gelir evime yatar uyurum, gece korku filmi izler kalkar yemek yapar yerim filan
hiç sallamam öyle şeyleri.
0
niye ama
(24.06.18)
kendim kadın olduğum, geceleri uyuyamama gibi bir sıkıntıyla karşılaştığım, türkiye söz konusu olduğu ve erkeklerin psikolojik olarak daha rahat olabileceğini düşündüğüm için kadınlara sordum. yanlış bir genelleme diyebilirsiniz belki, bilemiyorum.
0
🌸fleur du mal
(24.06.18)
18 yaşmdan beri Türkiye, yurtdışı, hep yalnız. Eve girdiğimde çelik kapıyı açık unuttuğum ve sabah kapıyı açık bulduğum çok oldu. Kapalı gibi tabii de aralık yani, iyi itmemişim. Ya da anahtarı dısarıda unuttuğum ve kapıyı çalıp haber vedikleri. Elim doluysa, bisiklet falan çıkardıysam anahtarı kesin unutuyorum. Bu demek oluyor ki gece yatarken de kontrol etmiyorum kapıyı, kilitlemek falan da yok. Ayı gibi de uyuyorum. Evde yalnızsam banyo, odam hiçbir kapıyı kapatmam.
Bir tek yurtdısında bir banliyöde kalmam gerekmişti, tövbeler tövbesi, evsizler, uyuşturucu bağımlıları, dev siyahiler. Giriş kattaýim. Kapım desen karton gibi. Gece surekli olay. Yatağın yanına bıcak koymuştum. Bir şey olursa gösteririm diye. Bir gece inanılmaz bir gürültüyle uyandım. Adamın biri motor çalmış polislerden kaçıyor. Benim kapıya geçirip motorla, motoru fırlatıp, bırakıp kaçmıştı. Bak yine aklima geldi. Çipıl çipil bakakalmıştım, evlerden ırak.
0
velvetmorning
(24.06.18)
Ben bazen kendi dairemde kalıyorum bazen ailemle. Yalnız kaldığım zamanlarda hiçbir olumsuz düşünce gelmiyor aklıma. Kötü bir şey hissetmiyorum. Hatta evde tekken daha rahat uyuyorum.
0
i m cool with that
(24.06.18)
Adam kadınları merak etmis kadinlari sormus, buna niye takiliyoesunuz ki?
Erkekleri merak etse erkekleri sorardi ya da translari.
0
stavro
(24.06.18)
(7)

donmuş süt eritilip içilir mi?

Bruce
uht süt, çabuk ısınsın diye buzluğa atmıştım; oyuna daldım, bi baktım donmuş.oda sıcaklığında bırakıp eritsem içilir mi? cicibebe almıştım onu yiycektim :(
uht süt, çabuk ısınsın diye buzluğa atmıştım; oyuna daldım, bi baktım donmuş.
oda sıcaklığında bırakıp eritsem içilir mi? cicibebe almıştım onu yiycektim :(
0
Bruce
(11.06.18)
İçilir. Bebekler donmuş anne sütünü içiyor. Sen inek sütünü niye içemeyesin?
0
Lim5
(11.06.18)
donmuş anne sütü mü? :o
niye içiyorlar ki donmuş anne sütü?
0
🌸Bruce
(11.06.18)
küvezdeki bebeğe anne sütünü sağarak taşıyorlar. muhtemelen bu yüzden
0
esref
(11.06.18)
@esref, kuvözle anne arasındaki mesafe hangi şartlarda sütü dondurmayı gerektirecek kadar uzun olabilir diye düşündüm ama cevab veremedim. lim5'in cevabını hayretler içerisinde bekliyorum şu anda.
0
🌸Bruce
(11.06.18)
Bazı annelerin çok sütü oluyor. Sağmaları gerekiyor. Dondururlarsa derecesine göre 3-6 ay saklayabiliyorlar.
Bazı anneler çalışıyor ve evdeki bebeklerine süt bırakıyor.
Bazı bebekler tedavi görüyor ve ağızdan beslenmemeleri gereken durumlar oluyor. Anneleri sütleri boşa gitmesin diye depoluyor. Hastaneden çıkınca eskiden başlayarak sırayla veriyor.
Bazı annelerin sütü hiç olmuyor. Başka anneler dondurup onların bebeklerine veriyor.

Anne sütü ziyan edilemeyecek kadar değerli. Hatta küçük küçük paketler halinde depolanıyor ki çözüldüğünde bebek bitiremezse çöpe gitmesin.
0
Lim5
(11.06.18)
@ bruce
bebek 1-3-5 ay kuvözde kalabilir bu süre boyunca belki 2 saate bir beslenecek
anne bu süre boyunca ne yapacak? 24 saat hastanede nerede kalacak? -bebek hastanede diye anne hastanede kalamıyor, anne gidiyor eve, bebek yatıyor. memedeki sütü de her 4-5 saatte bir filan sağmanız (ve/veya bebeğin emmesi) lazım ki hem sütün devamlılığı olsun hem kadının memeleri çatlamasın. enfekte etmeden, en etkin kullanma yöntemi dondurmak.
0
niye ama
(11.06.18)
Buzdolabında da birkaç gün saklanabiliyor ama en uzun saklanabilecek yol dondurmak.
0
Lim5
(11.06.18)
(18)

Evli olmayanlar 30 yaşından sonra ne yapıyor?

gezegen olan pluton
Evli olunca sorunlar, çocuk derken yıllar geçiyor da bekar insan ne yapıyor 30'lardan sonra; sorumluluk yok, sorun yok ama yıllar geçtikçe arkadaş sayısı azalıyor monoton bir iş de varsa bir süre sonra amaç kalmamış olmuyor mu nasıl bir motivasyon buluyorlar hayatlarında?
Evli olunca sorunlar, çocuk derken yıllar geçiyor da bekar insan ne yapıyor 30'lardan sonra; sorumluluk yok, sorun yok ama yıllar geçtikçe arkadaş sayısı azalıyor monoton bir iş de varsa bir süre sonra amaç kalmamış olmuyor mu nasıl bir motivasyon buluyorlar hayatlarında?
0
gezegen olan pluton
(22.05.18)
oyun oynuyom pcde. hiç arkadaşım da yok. geçen aylarda 2 eski arkadaş ısrarla aradı cevap vermeyince kesti. çok yorucu geliyor sosyal ilişkiler. işe git-gel.

motivasyonum umut.
0
ya ben lan neyse
(22.05.18)
hemen cevap veriyorum, kendilerine uğraş ediniyorlar, mesela ben 35 yaşımda spora başladım, ne kadar keyifli bir şey olduğunu geç de olsa öğrendim, spor sosyal ortamı da beraberinde getiriyor, bir sürü arkadaş ediniyorsun, onun dışında sorumluluk olmadığı için kendine ayırabileceğin oldukça fazla vaktin oluyor, bir sürü kitap okuyorsun, film izliyorsun, dizi izliyorsun, canın sıkılınca yürüyüşe çıkıyorsun, arada arkadaşlarınla dışarı çıkıp eğleniyorsun. yalnız vakit geçirmekten de oldukça keyif alan benim gibi insanlar için efsane eğlenceli bir durum oluyor. azalan arkadaşların yerini yeni arkadaşlar alıyor. yaşamanın kendisi bir motivasyon olunca ben herhangi bir amaç aramıyorum. huzurlu ve mutluysam yeterli.
0
hypathia
(22.05.18)
evlenip boşandıysan cocuk da varsa benim gibi hayat koşturmacasi bitmiyor hic. yeni bir şehir, yeni ise alışma, çocukla hayata alışma, tek başına bu kadar sorumluluğu yüklenme... gun 48 saat olsa razıyım!
0
balik kraker
(22.05.18)
yillarin evlilik savunucusuyum ben bile bu kadar anlamsiz bir bakis acisi gormedim kusura bakma. niye sorumluluk olmasin? sorumluluk anlayisin yalnizca es ve cocuk mu? ayrica 30 yas demek insanin hem hala fiziksel ve zihinsel olarak genc oldugu hem de para kazanabildigi bir donemde olmasi yani muhtemelen ozgurlugunun zirvesi demek. arkadasin azalmak ya da hayatin monotonlasmak zorunda degil, kaldi ki 2-3 kisilik ama saglam bir arkadas grubu insana yetiyor da artiyor.

en buyuk hayallerinden biri "duzgun bir evlilik yapabilmek" olan birisi olarak 30 yasinda dert edecegim son sey canimin sikilmasi olurdu galiba. "neden mutlu yasayabilirim" kismini nasil aciklamam gerektigini dahi bilmiyorum cunku 30 yasinda bir insanin neden caninin sikilmasi gerektigini idrak edemiyorum. gezerim, mac izlerim, nette takilirim, nargile icip "kardesim seri koz getir" derim vs. su an ne yapiyorsam aynisina devam edebilirim yani neden sikilayim yav.
0
der meister
(22.05.18)
sorumluluk yok, sorun yok ???
yılların bekarıyım şu kafaya ulaşamadım, tebrik ederim.
Tek dert tasa eş/çocuk çünkü, insanın hayatında başka hiç bir olayı yok!
0
niye ama
(22.05.18)
bir köşeye kıvrılıp ölmeyi bekliyorlar yazık:(
çoğu insan 30'undan sonra maddi olarak kendi ayakları üzerinde durup ailesinden kopabiliyor. o saatten sonra da bırakın istediğini yapsın. ecnebilerin deyişiyle anasının bodrumunda yaşamıyorsa o kişinin sorunu da oluyor sorumluluğu da. insanın hayatı paylaşabileceiği birini bulması güzel bir şey de okul-askerlik-iş-evlilik-çocukları evendir-ölüm bu sıralamayı düşününce sizi sıkıntı basmıyor mu hiç? sonraki adıma arkanızdan kovalayan varmışcasına gitmek yormuyor mu?
0
ganbatte
(22.05.18)
evlenmiş arkadaşların haline bakıp iyi ki evlenmemişim diyorum.
istediğim kitabı okuyor, istediğim filmi izliyor, istediğim konsere gidiyor, istediğim tatili yapıyorum.

arkadaşlar azalıyor evet doğru, ama ben mevcut arkadaşlarımı sabit tutup ölene kadar onlarla arkadaş olmak zorunda mıyım? yeni yeni insanlar tanıyorum. daha genç, daha güzel. sosyal medyayı daha sık kullanan, gündeme daha çok hakim olan, daha eğlenceli arkadaşlarım var. üniversiteden tanıştığım arkadaşlarla zaten zaman içinde ikimiz de değiştiğimiz için iyi bir iletişim olmuyor. çok demode ve antika kalıyorlar.

yirmili yaşlardaki gibi herkesin peşinden koşup memnun etmeye de çalışmıyorum. günün keyfini çıkarıyorum.
0
tabudeviren
(22.05.18)
Yeni 30 oldum. Olaganustu bir sey yok su an, takiliyorum oyle. Kendime yatirim yapmakla mesgulum. Arada kendimi simartiyorum da.
0
stavro
(23.05.18)
öldük biz! :)

şu gündemde madem bu kadar merak edilmiş hemen yanıtlıyoruz: diğerlerinin tv karşısında, avm'lerde vb sıkılarak tükettiği tüm hayat kesitlerinde biz gezip tozuyoruz, yeni yerler keşfediyoruz, arkadaşlarımızla eğleniyoruz, kültürel etkinlikleri takip ediyoruz, spor yapıyoruz, yeni insanlar, ülkeler tanıyoruz, yeni ilgi alanları deniyoruz, okuyoruz aydınlanıyoruz... artı yukarıda yazılanlar. oldu mu?
0
hana bi
(23.05.18)
Seks yapıyoruz pampa bi ona bi ona.
0
karacigerim vur kadehlere
(23.05.18)
Erkek için hayat yeni başlıyor o yaşta. Askerlik bitmiş, master hatta doktora bitmiş..belki ev araba alınmış. Erkek 35 ten önce evleniyorsa ciddi sıkıntı bence. 35 bile genç yaş.. 38 de evlen hemen çocuk yap tamamdır.

40 yaş üstü bekarlık cidden kötü olur ama.
0
gölgede aynı
(23.05.18)
32 yasindayim bekarim. son 2 yilda ne yaptim:

-ingiltere'de doktorami bitirdim, su siralar is ariyorum. bir proje icin dublin'e gidecegim.
-4-5 defa amerikaya gittim. onlarca sehrinde bulundum.
-belcika, hollanda, almanya, cekya, avusturya, italya..bir suru yere gittim is ya da tatil icabi.
-serbest parasut yaptim. planor kursuna gittim. bisiklet surmeyi seviyorum.
-kitap okuyorum bol bol.

tum bunlari bir amacim oldugu icin degil, hosuma gittigi icin yapiyorum. universiteden beraber mezun oldugum adamlarin evlenenlerinin, bir ailesi var elbet. biliyorum ki benim yerimde olmak icin vermeyecekleri sey yoktur.
0
ubi dubium ibi libertas
(23.05.18)
akşamları toplaşıp haka dansı yapıyoruz.
0
Photographer
(23.05.18)
Spor, seyahat, ve full seks. Ayrıca işte inanılmaz ilerliyoruz. Enerjini yatiracağın mecra olarak iş var. Superiz bence.
0
velvetmorning
(23.05.18)
iş, evde oyun oynuyorum. iş arkadaşlarım ya da eski arkadaşlarımla buluşup gezmece. sap da değilim çoşkür, en çok kız arkadaşımla gezip tozuyorum zaten.

sevgilim olmasa dahi evde kendi kendime huzurumu buluyorum, düzenimi seviyorum.

mutsuz ve huzursuz bi evliliğim olacağına kendi halimde huzurlu yaşamak mal olmadığım için tercihim.
0
washe
(23.05.18)
Amaç kalmamış mı oluyor? Sen evlen o zaman bence :)
0
perfectum
(24.05.18)
Alaska geleneklerine gore artik ise yaramayan yaslilar bir buz parcasina konarak denize gonderilirmis. Yasli orada acliktan ya da donarak olurken, gencler de "Obur dunyaya zarif bir torenle gecisini sagladik. Oyle hasta hasta, pis pis gitse obur dunyada ona guzel yer vermezler" diye sevinirlermis. Ailem de su anda beni koymalik uygun buz parcasi ariyorlar. :)

Saka bir yana, normal normal yasiyorum iste. Hayattan zevk almak icin bir amaca ihtiyacim yok. Zevk aldigim seyler var; herkes gibi onlari yasiyorum. Dolu dolu yasadigim da oluyor, gunlerin harala gurele gectigi de ve firil firil kayip gittigi de. Ozellikle cocuksuz olmanin getirdigi bazi ozgurlukleri sonuna kadar kullaniyorum, bazi ozgurlukleri de olmasa aramam. Bir arkadasimin da dedigi gibi "Yukari Kaledonya Arsiduku degilim, benden sonra fetret devri olmayacak; cocugu ne yapayim"

Arkadaslarim azalmadi. Evlilerle de gorusuyoruz. Hatta 10 yasindan buyuk cocugu olanlar artik bakim devrini atlattigi icin daha sik gorusebiliyoruz.

Kimsenin hayatini kiskanmiyorum, hayatimdan memnunum. Gelecek neyi gosterirse, ondan da memnunum. Evli ya da bekar, herhangi bir kisinin benim hayatimi kiskanmasini istemem.


Facebook'ta bir ortaokul arkadasimi goruyorum. O 21 yasinda evlendi, su anda 3 cocugu var. Fotograflari mutlu gorunuyor ama icinde ne yasadigini bilemeyiz. Ben evlenmedim, benim de fotograflarim mutlu gorunuyor ama icimde ne yasadigimi Facebook'tan bakan kisi bilemez. Baslarina uc uc olaylar gelse de, tanidigim kimse surekli bunalimda ya da surekli bungee jumping yapmaya hazir heyecanda degil. Ugrasilar farkli da olsa, herkesin kendine gore derdi var, kendine gore mutlulugu var.
0
aychovsky
(24.05.18)
su siralar cilginca kitap okuyorum, cok mutluyum. onun oncesinde yine cilginca dizi izliyordum ve cok memnundum. yeni cikan filmleri takip ediyorum sinemalarda, kendimi gelistirebilecegim hobiler arayip buluyorum. cok arkadasim olmadigi gibi is disinda pek bir sosyal cevrem de yok, erkek arkadasim var o buyuk kismini dolduruyor sosyal iletisim ihtiyacimin. okumak istedigim kitaplari bitirdikten sonra oynamak istedigim oyunlara sira gelecek. o sure boyunca biraktigim dizilerin yeni bolumleri birikmis olacak. sonrasinda dizilere donerim ve bu dongu boyle gider. seyahati cok sevsem de kur dalgalanmalari nedeniyle yurt disi tatil planlarina bir ara verdim. yurt ici ufak capli tatiller planliyorum. tum bunlarin yaninda cocuk dusunuyor ve hatta istiyorum ama bu rahat hayattan oraya nasil gecicem onu dusunuyorum ben de kara kara. hayatimin tek amaci hedonist bir yasam. baska bir amac dusunemiyorum.
0
in vino veritas
(24.05.18)
(4)

Kriz

ırene adler
>>Daha önceki krizlerde küçüktüm hatırlamıyorum. Ekonomik kriz durumunda 1 milyon tlik bi daire mesela 300 bine filan düşüyor mu?>>Bu tarz sert düşüşler oluyor mu piyasada? 2001 krizinde neler olmuştu mesela?
>>Daha önceki krizlerde küçüktüm hatırlamıyorum. Ekonomik kriz durumunda 1 milyon tlik bi daire mesela 300 bine filan düşüyor mu?


>>Bu tarz sert düşüşler oluyor mu piyasada? 2001 krizinde neler olmuştu mesela?
0
ırene adler
(22.05.18)
o günlerin aynısı yaşanıyor şu anda sadece televizyon kanalları ses çıkaramıyor.
öyle emlak fiyatları düşmez. herkes elindekine sıkı sıkı sarılmaya devam eder ancak borcu vs olan esna borçları için satabilir o zaman ucuza kapanır.

Zamanla benzin gıda elektrik vs fiyatları artacak ama insanların maaşı aynı oranda artmayacak o zaman insanlar geçinemiyoruz diye isyana başlayacak ve hükümet sorgulanacak geçmişte böyle olmuştu.
0
basond
(22.05.18)
2001 krizinden sosyolojik farklılıklarımız var
o zamanlar mesela büyükşehirlerde yaşayan aileler hala köylerinden unu, bulguru, yağı, tarhanayı vs. getirebiliyordu. Cep telefonu yoktu, bilgisayar yoktu, internet yoktu, dijitürk (veya cine5 diyelim) yoktu yani milyon türlü masraf yoktu (anne babası çalışan, 1 bilemedin 2 kardeş olan, apartman çocuklarında vardı belki ama bu çocuklar toplumun %5-10'u filandı). Karnın doydu mu Allah'a şükrediyordun sadece bayramdan bayrama o da sadece çocuklara o da, çocuk çoksa belki hepsine de değil, kıyafet alınıyordu... Eğitim için de yaşasın burslar :) okumuyorsa meslek lisesine hatta sanayiye gidiyordu, Kütahyada işletme, Ağrıda uluslararası ilişkiler okumaya değil, kızsa evleniyordu. En başta kendi ailem ve etrafımızdaki benzer onlarca aile için durum buydu. Ki biz memur ailesiyiz- krizden her zaman en başta özel sektör etkilenir, memur alım gücü kaybına uğrar ama çökmez ki AKP zaten imam-öğretmen-asker-polis hariç memura doğru düzgün bir zam yapmadı hep alt gruptaki memurları zamladı üsttekileri 100 lirayla filan geçiştirdi bu da ayrı bir konu.. Şimdiye bakalım o apartman çocuklarının kendileri anne baba oldu. Onlarla aynı sosyolojik yapıdan gelmeyen bir aile olmamıza rağmen bizde: ben ayrı evde yaşıyorum, ailem kendi evinde, çalışan kardeşlerim var kendi evlerinde (4 eviz yani) köyden 4 yumurta gelmez çünkü onlar da marketten alıyor artık:) Hayvansal ve zirai üretim neredeyse bitti. Gıda fiyatları korkunç oldu. Biz krizde köye dönmemiştik, kamu lojmanlarından kimse de dönmemişti ama, mesela istanbulda ayakkabı vs. imalat atölyesinde çalışıp, işsiz kalıp veya yetiştiremeyip köye dönen çiftler oldu. Şimdi dönse köyde de aç kalır. Ne yapacaklar?
En çok etkilenen özel sektör demiştim, mesela arkadaşımın babası pimapenciydi, kur filan uçunca, köklü bir işletme de olmayınca adam battı. Ne yaptılar; gidip anneannesinin evine taşındılar. Anne-babası zaten sorunluydu, boşandı. Annesi, 2 çocuklu bir kadındı, ev hanımıydı ama iş buldu. 2 çocuk çok çok iyi okullarda okudu. Şimdi sıkıntı: aynı zamanda işsizlik çok yüksek, ev hanımı 35 -40 yaşında bir kadın şimdi iş bulabilir mi acaba? üstüne çocuk yetiştireceksen eğitim berbat. Dahası insanlar anne-babasının evine, 2 çocuğuyla dönebilir mi mesela? Bilemiyorum. Şimdiki gençler tahammülsüz, beklentiler/alışkanlıklar farklı çünkü intagramda fotograflar boy boy filan. Üstüne emeklilik yaşı olmuş 65. Yani anneanne çocuk baksın, anne çalışsın durumu artık yok olmak üzere. Zira daha anneanneler çalışıyor. (hadi şu anda o kadar değil de yakında herkesin anneannesi çalışıyor olacak). Bu insanlar ne yapacak?
Emlak piyasasını çok bilemiyorum. Çünkü 99da deprem oldu. Emlakın kalbi İstanbul, çok düştü sonra çok arttı...Şimdi kentsel dönüşüm nanesi var. O kadar çok parametre var ki. Eski Türkiye olsa ben şunu derim: Türk insanı ruhunu satar, evini satmaz! 95te olsun 2001de olsun bizim için "icra" denildi mi yutkunamazdık, şeytan çarpsa daha iyi bir şeydi. Ama dediğim gibi insanlar çok değişti. Kredi çekip tatile filan gitmek ütopik bir şeyken normal oldu. Herhalde bu tiplere evlerine icra gelmesi öyle aman aman dert edilecek bir şey olmayacak. Acayip şeyler görebiliriz.
0
niye ama
(22.05.18)
ben daire durumundan önce şunu diyeyim;
o dönem almanya'da yaşayan arkadaşımın ailesi türkiye'ye dönüyor. oradaki mal varlığı ile burada apartman dikiyor.
bunu yapan ailede sadece baba çalışıyormuş, o da işçi. kısacası buraya milyonlar ile gelmiyorlar. ama durum o kadar kötü ki türkiye'de o parayla almanya'nın düz işçisi burada apartman, araba vs alabiliyor.
kısacası her şey olabilir. sonuçta bugün 300bine mal edip, 600bine satıyorsan, kriz döneminde o daireyi 310'a satsan bayram edebilecek duruma gelebilirsin.
0
logisticsmanager
(22.05.18)
@logisticsmanager

söz konusu kişi, 65-70 döneminde gidip 2000 civarı, hele hele EUROdan önce döndüyse, bunu krizle pek bir alakası yok.
60larda gidip 2005, bilemedin 2010'a kadar dönmüş olan herkes apartman sahibi- yani benim çevremde apartman sahibi olamamış olanlar ancak 400 bin mark, 500 bin mark gibi paraları KOMBASSAN'a filan kaptıran mallar...O zamanlar Almanya'da 6-7 bin mark alıyordu, ilkokul mezunu düz işçiler. Yetmiyor üstüne hausmeister, şöför, tamirci şu bu olarak çalışıyor, 7-8 nüfus 50m2 yerlerde, hatta aileleri burada, erkekler tek heim'larda kalıyordu. Çocuğu bırak toruna bile para veriyordu alaman devleti. Kadınlar bahçelerden ot toplayıp pişiyor, çöplerden mobilya, eşya vs. topluyor, küvette kurban kesiyordu insanlar.
2001 krizinden hemen sonra almanyadaydım. Öncesinde yaşadıkları yerleri de gözlerimle gördüm, tüm bunları oradan biliyorum. Şimdi 1 tane türk aileye bunları yaptıramazsın. Hoş benim etrafımda var hala bazı manyaklar ama onlar ruh hastası.
0
niye ama
(23.05.18)
(10)

Su mesajda supheli bir durum var mı sizce? (PayPal içerir)

piston aşağı indi
Ohh sorry to hear that you don't have PayPal account, i will be glad if you can log on to www.paypal.com and set up your account and send me email use to set up and i will suggest you make use of your personal email address so when i make the payment you will be notify from PayPal instantly, you can
Ohh sorry to hear that you don't have PayPal account, i will be glad if you can log on to www.paypal.com and set up your account and send me email use to set up and i will suggest you make use of your personal email address so when i make the payment you will be notify from PayPal instantly, you can go ahead and create the PayPal account now so i can make the transfer to you as soon as possible ok?

Amerika'da olduğunu söyleyen birisi sattığım bir şeyi almak istiyor, böyle bir mesaj yazdı. PayPal'a da pek hakim değilim. Ne diyosunuz var mı bi Ali-Cengiz oyunu?
0
piston aşağı indi
(21.05.18)
Genel olarak alışveriş açısından bir problem yok ama eğer sen türkiyede yaşıyorsan paypal hesabı açamazsın. vpn falan kullanarak paypal açma paran içerde kalır çekemezsin. eğer sürekli bir iş değilse yurtdışında yaşayan bir arkadaşının paypal hesabını verirsen parayı oraya göndersin.
0
mr.goodcat
(21.05.18)
paypal'in yoksa bi tane aç da gönderem diyor.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(21.05.18)
elin ABD'lisi ne anlasın yasaktan? cici cici yol göstermiş.
it is forbidden, I am not allowed to get payment through PAYPAL, yazman lazım.
0
niye ama
(22.05.18)
supheli bir durum var direk diyemeyiz (ama bu kadar ozen gosteriyorsa nasil hesap acacaginla ilgili falan olabilir yani) ama turkiye'de paypal calismiyor o yuzden o sekilde yapamazsiniz sen de turkiyedeysen ve yabanci banka hesabin yoksa.

paypal is banned in our country de baska bir metod soylesin.
0
robokot
(22.05.18)
mesajın içeriği paypal aç gibi ama şüpheli olan durum amerikadan olan birinden gelen hata dolu mesaj. en az 4 5 hata/yanlış kullanım var. Tabii bir amerikalı veya oradaki bir göçmen de hatalar yapabilir ama bunlar biraz fazla göründü benim gözüme. yani işin çok aslını bilmediğim için mesaj üzerinden gittim. sözlükte ve burada başlıklar vardı, afrika ülkelerinden falan mesaj geliyormuş sahibindedeki ilanlara, fotoğraf makinesini telefonu kardeşime vs almak istiyorum diye öyle bir şeyse dikkat edin.
0
senolll
(22.05.18)
Abi olay soyle mi gerceklesti.

Sen sahibinden benzeri bir yere satacagin seyi koydun ve bu arkadas nasil bulduysa senin urunu buldu ve istedigin fiyattan almak istiyor.buysa durum dolandirilmak uzeresin.
0
duptıs
(22.05.18)
@duptıs abi burada dolandırma işin neresinde Allah aşkına
Adam diyor ki adrese git hesap aç, mail adresini düzenli adresin olarak ver ki para yattığında anında mail gelsin, sonra da bana adresi ver ki ben de hemen ödeme yapayım.
Hayır 50 belki 100 tane ABDli müşterim var herkesten PAYPAL ödemesi alıyorum. nerede gördün dolandırıcılığı, müneccim misin?
bunun öncesi sonrası başka bir muhabbet varsa, diyeceğim ki tamam oradan niyet okudunuz. şurda ne gördünüz Allah aşkına?
0
niye ama
(22.05.18)
duptıs haklı, sahibinden ilanlarına çok yurtdışından dolandırma girişimi geliyor. özellikle afrika kıtasından. şöyle ödedim, böyle ödedim, sahte dekontlar. sen kargola paran swift'te 2 güne gelecekler. sözlükte başlığı bile var gece gece bulamadım
0
rosencruz
(22.05.18)
TÜrkiye'deki bir siteden sattığınız ürün için Amerika'dan para göndermek istiyorlarsa bir gariplik var.

Yoksa PAYPAL hikayesi gayet normal duruyor.
0
burfak
(22.05.18)
@niye ama

Olay söyle mi gerçekleşti diye bu yüzden sordum adama ama sen gerilmişsin,müneccim değilim sahibinden vb yerli sitelerde çok fazla ürünüm var ve her gün benim sattiğim ürünü kendi ulkesinde yari yariya alabilecek amerikali vs oldugunu iddia eden nigerian scamcilerden mesaj aliyorum.bu yuzdende arkadasi uyariyorum.eski duyurulari tararsan bu sekilde dolandirilan arkadaslarin duyurularini goreceksin,
0
duptıs
(22.05.18)
(7)

Katılım Bankaları ile ev almanın banka faizi ile ev almaktan farkı var mı?

anahtarr
varsa neden yoksa neden lütfen.
varsa neden yoksa neden lütfen.
0
anahtarr
(14.05.18)
hiç bir farkı yok şuan birebir gidip tüm katılım bankalarıyla görüşmüş kişi yorumudur
0
dadas9
(14.05.18)
"ortada kuyu var yandan geç"
adı faiz olmasın sendromu.
şu farkı var: evi banka alıyor sana biraz daha pahalıya satıyor -mantık bu. böyle olunca aradaki farkın adı faiz olmamış oluyor.
zira adı faiz olunca caiz olmuyor! ama al-sat olunca adı ticaret ve caiz oluyor.
dini olmayan pratikten bakarsak zaten aynı sistem, bir farkı yok.
0
niye ama
(14.05.18)
evet.
zaman için ödediğin fazladan paraya biri "faiz" derken öbürü "katılım payı" diyor.
0
babilbaligi
(14.05.18)
Bir fark yok, sadece hülle yapılıyor. Hatta normal faizli krediden daha pahalıya çıkıyor bildiğim.

Faiz haram, ama bu ekonomik düzende ev almak için kullanmak zorundayız. Faizi alan değil de veren olduğumuz için içimiz bir nebze ferah, ama bu haram olduğu ve günah işlediğimiz gerçeğini değiştirmiyor.

Hergün bir çok günah işliyoruz, faiz de bunlardan biri. Allah affetsin.
0
John Bloor
(14.05.18)
Evi bankanın alıp daha pahalıya satın almak, başka bir bankadan alınan krediyi faiziyle geri vermekten çok daha iyidir.
0
1adam
(14.05.18)
Finansal acidan sizin icin cok buyuk farki olmayacaktir. Gerci standart konut kredilerinde faiz oranlari duserse kredinizi yeniden yapilandirma imkani olabiliyor. Faizsiz bankacilikta boyle bir imkan sunuluyor mu bilmiyorum.
0
salihdt
(14.05.18)
@1adam dediğiniz sistem gibi olsa evet dediğiniz doğru fakat bunu yapan katılım bankası kalmadı 2002 den sonra çıkan yasayla sistemleri şuan bankaların birebir aynı bir ilahiyatçı olarak yazıyorum bunu
0
dadas9
(15.05.18)
(4)

Turkiyedeki cemaatler

curukturpkokusu
Cemaatler konusunda merak ettiğim birşey var. Mesela süleymancılar denilen cemaat kadınları belli bir tarz bağlıyormuş eşarplarını. Kayınvalidemin süleymancı arkadaşları var, bir gün bir grup kadın görmüştük kesin sohbete gidiyorlar süleymancı bunlar demişti. Nerden anladığını sorduğumda çok renkli
Cemaatler konusunda merak ettiğim birşey var. Mesela süleymancılar denilen cemaat kadınları belli bir tarz bağlıyormuş eşarplarını. Kayınvalidemin süleymancı arkadaşları var, bir gün bir grup kadın görmüştük kesin sohbete gidiyorlar süleymancı bunlar demişti. Nerden anladığını sorduğumda çok renkli eşarp takarlar eşarbın önünü alnına indirirler demişti. Gerçi bu şekilde bağlayan bir sürü kadın var. Modernize olmamış tüm müslüman orta yaş kadınları böyle bağlıyor. Menzilcilerin dükkanlarında semerkand amblemi olduğunu farkettim sonra dikkat edince.

Sonuç olarak sizin bildiğiniz var mı böyle işaretler?
0
curukturpkokusu
(14.05.18)
Ismail ağa çarşaflı full, ama tüm çarşaflılar ismail ağadan diyemeyiz. Bi de senin dediklerini biliyorum başka da bir şey bilmiyorum.
0
damla sakızlı dondurma
(14.05.18)
süleymancı görsem tanırım evet
"çok renkli eşarp takarlar eşarbın önünü alnına indirirler" değil aslında tam olarak
1- tesettüre riayet şeklen yüksektir- yani tam boy pardesü, büyük eşarp ve bağlanması da sıkmabaş olarak değil pardesünün üstünedir.
2-ama renk ve kalite olarak herkes imkanını sonuna kadar kullanır. süleymancılar genel olarak kız çocuklarını okutmaz. esnaf çoktur. erkekler çalışır kadınlara bakar mantığı vardır. kadınlar kaliteli giyinmeye çalışır. orta direk semt bile olsa mesela sülaymancı kadınlar sohbete giderken belli olur. kendi modaları var.
3- örtüyü önce çene altından iğneler, sonra o eski çene altı bağlama stili gibi tekrar bağlar. sülaymancı bir kadın görsem foto çekip atsam ne demek istediğimi anlayacaksınız :)

"Menzilcilerin dükkanlarında semerkand amblemi olduğunu farkettim sonra dikkat edince"
menzilci olup başı açık olan, bildiğin sarışın, kot pantolonlu, tişörtlü, bilmesen laikçi diyeceğin bi dolu hatun var. üstelik, bildiğim menzilci dükkanlarda çalışan işçi kızların da coğu siyah çarşafa yakın giyiniyor ve gayet kankalar- yani mezilde öyle tek bir giyim tarzı yok. (bunlar son dönem iyice moda oldu, kumaşı bildiğin çarşaf gibi değil, çok ince, akıcı kumaşlardan, aslında teknik olarak pardesü ama boydan düğmeli değil mesela, üstüne de kocaman düz renk eşarp bağlıyorlar). Onlarca kız çalışıyor bu tipte dükkanlarda.

geçen sene sohbet ettik biriyle, gavsları, sofiler ilahiyatları boş bırakmasın, ilahiyatlarda dinsizler okuyor demiş. Menzil eskiden okumaya çok önem vermezdi, bunu FETÖ olayından sonra meydanın boş kalmasına bağlıyorum.

"Dua ederken ellerini farkli açardi bir tanidik"
Şafi olmasın o?

Full çarşaflı olanlar daha çok nakşilerin altındaki kollar. Ama ben çarşaflı FETÖ ablası da gördüm diyanet hocası da. Öyle tek bir kimlik yok.
0
niye ama
(14.05.18)
işaret olarak yok. mesela süleymancılar sakal bırakmaz ince bıyık veya bıyıksız takılırlar. her cemaatin kendine tarz işaretleri veya ipuçları vardır.
0
mikahakkinen
(14.05.18)
süleymancı kadınlar eşarplarını tavşan stili denen tarzda bağlıyorlar, iki ucu getirip düğümlüyorlar yani onların süleymancı olduğunu ben de anlıyorum.

erkekleri ayırt edemiyorsun, lord eddark bilmemne hippi görünüşlü aktroll çıktı mesela. kimlikleri hiç belli değil. bence erkeklerde de şalvar gibi bir şry olmalı, kadınlar belli oluyorsa erkekler neden belli olmuyor? müslüman erkeğin de belli olacağı bir şey olsun di mi. dindeki kadın ve erkek farklılıklarından biri.
0
pinkpeony
(14.05.18)
(7)

Özel hastane ameliyat ücreti hakkında

everythingok
babama başlangıç bağırsak kanseri tanısı koyuldu maalesef. daha ilk evreleri olduğu için acele etmemiz gerekiyor. acıbadem ve amerikan hastanesi için muayene randevusu aldım. her ikisi de 500 küsur lira. ameliyata karar verilse ki verilecek sizce tahmini ne kadar öderiz? ona göre şimdiden bir şeyler
babama başlangıç bağırsak kanseri tanısı koyuldu maalesef. daha ilk evreleri olduğu için acele etmemiz gerekiyor. acıbadem ve amerikan hastanesi için muayene randevusu aldım. her ikisi de 500 küsur lira. ameliyata karar verilse ki verilecek sizce tahmini ne kadar öderiz? ona göre şimdiden bir şeyler düşünmem gerek. sgk anlaşmasını olan bi yer yok mudur devlet hastaneleri dışında? sorduğum tüm büyük özel hastaneler bu alanda sgk ile anlaşmaları olmadığını söyledi.
0
everythingok
(01.05.18)
Buyuk ozel hastaneye niye gidiyorsunuz ki? Siz once cerrahinizi/onkologunuzu secin, onun anlasmali oldugu hastaneye gidersiniz.
0
kuehles blondes
(01.05.18)
nasıl yani? devlet hastanesinden mi seçeceğiz? nerden yola çıkmamaız lazım?
0
🌸everythingok
(01.05.18)
Hayir. Ameliyat yapacak doktoru bulacaksiniz, sizi takip edecek doktoru. Sonra o doktor muhtemelen bir hastaneyle anlasmalidir ameliyati muayenehanesinde yapamayacagi icin. Oraya gidersiniz iste.

Yani hastane degil, doktor secilir diyorum:)
0
kuehles blondes
(01.05.18)
Çok geçmiş olsun,kanser hastasıyım,tümör L5 bölgesi,leğen kemiği civarında.Acıbadem'de bu konuda çokça tavsiye edilen bir prof,ocak ayında 75bin lira ameliyat ücreti istedi,hastane masrafları hariç.Medical Parkta yine ünlüce bir prof hastane masrafları dahil 100bin lira istedi.
0
arenas
(01.05.18)
çok geçmiş olsun
özel hastane eğer çok çok zengin değilseniz düşünmeyin derim. kanser bu, dünya kadar takibi, testi tetkiki olacak. şunu da unutmayın özellerde de doktorlar 3 ay duruyor gidiyor öbürüne, devlette de öyle. çok bir süreklilik olmuyor. mümkün mertebe üniversite hastanesi hastası olun, hocanın farkını verin. en azından bir sistemi olsun. zaten belli işlemleri ancak belli yerler yapıyor. Örnek: teyzem özel üniversitede, bilmem ne doktor tarafından takip edilen kanser hastası ankarada. ama ışın tedavisi alacak olunca ankarada ya hacettepeye yolluyorlar ya onkolojiye (bunarın ikisi de devlet hastanesi)...o kelli felli özeller size çok güzel otel hizmeti verir.
en fazla şunu yapın: iyi bir doktor bulun. adam derse ki ameliyatı x hastanesinde yapıyorum, tamam yapsın.
0
niye ama
(01.05.18)
doktor seçme olayı dediğin şey aynı değil mi? mesela doktor ali akyüz var, çok önerilen. adam acıbadem'de. şimdi biz zaten hastaneye başvurmadan nasıl bu adamdan randevu alacağız ki? hastane de sgk anlaşmamız yok diyor.
0
🌸everythingok
(01.05.18)
kurhles yanlış anlamış ya da anlatamamış.

amerikan acıbadem gibi hastanelerde dr lar sadece orada çalışıyorlar. yani siz doğru yol izlediniz. randevuya gideceksiniz dr güyük ihtimal bir çok test isteyecektir .amerikanda ki cerrah çok çok iyidir şöyleki tayyip erdoğanı kendisi ameliyat etmiştir düşünün.

ama çok çok pahalıdır. ameliyatla da bitmiyor olay, ameliyat sonrası kısmı var yatacak bir süre. yani acıbadem ya da amerikan için en en az 100 bin tl gözden çıkarın. bence amerikana gidin.

maddi durumunuzu bilmiyorum tabi ama amerikanda onkolog nil molinas mandeş vardır çok iyidir sonra da ona devam edebilirsiniz.

sgk anlşamalı hastaneler olarak medicalpark / medipol / acıbadem atakent şubesi var. ne kadar iyidir bilmiyorum.
0
oscar
(02.05.18)
(4)

Özel Ders Büro / Ofis / Danışmanlık şirketi hk.

therevo
Ankarada nufusu 20.000 civarı olan bir ilcede memurum, matematik mezunuyum.Burda hiç dershane vs yok. cocuklar dershane için 15-35 km yol gidiyorlar. Daha once 5-6 sene dershane neyimim var memuriyetten once.Bugun bir arkadasla konustum benim konumumda baska bir yerde hala ders vermeye devam ettiği
Ankarada nufusu 20.000 civarı olan bir ilcede memurum, matematik mezunuyum.
Burda hiç dershane vs yok. cocuklar dershane için 15-35 km yol gidiyorlar.
Daha once 5-6 sene dershane neyimim var memuriyetten once.
Bugun bir arkadasla konustum benim konumumda baska bir yerde hala ders vermeye devam ettiğini, hatta bir kuruma ortak oldugunu falan soyledi. Bana neden yapmadıgımı falan sorunca ben de kendime sordum neden yapmıyorum falan diye?
Özel ders falan arada oldukca gidiyorum ama oturaklı bir yer olursa en azından adresi belli olan daha guzel olur sanki.

Neyse yasal olarak memur oldugumdan dolayı benim bu isi resmi olarak yapmam yasak.

Esim su an calısmıyor, onun adına nasıl bir isimle bu sekilde bir yer acabiliriz?

Yani esim vergisel olarak isin resmiyetini yurutcek iste adı neyse ben de ders kısmını idare etcem. arkadasın dedigine gore bir ev kiralasan 3-4 ogrenci kirayı giderini karsılar geri kalanı da sana kalır deyince acıkcası bana da mantıklı geldi.

Hatta taslak olarak da kafamda su sekilde bir ön calısma bile olustu, yaz donemi icin reklam amaclı cok uygun fiyata hem cevre edinip hem de en azından ilk baslangıc icin giderleri kurtarsak normal egitim doneminde isin kar kısmı dusunlebilir. gibi gibi.

Bu konu hakkında bilgisi/gorusu olan varsa memnun olurum iyi aksamlar :)
0
therevo
(16.04.18)
eşinin üstüne açan çok memur etrafımda, açılır bir şey olmaz
da MEB'den onay almak için 3 dersten kurs veriyor olmak filan gerekiyor sanırım dersaneler kapatıldıktan sonra böyle bir şey getirmişlerdi, bir de aslında MEB onayı için binanın fiziksel şartları filan önemli -yani en azından kağıt üzerinde bin tane kural var ama kim nerede ne kadar bakıyor, bilmiyorum.
bir muhasebeciyle filan konuşup başınızı en az ağrıtacak şekilde bir şirket unvanıyla açarsanız olur.
0
niye ama
(16.04.18)
Meb olayı falan cok kapsamlı biz biraz daha ufak bir sey dusunuyoruz acıkcası. Yani matematik uzerine ozel ders merkezi gibi bisey. O diger bina sartları falan daha cok ozel kurs merkezleri icin gecerli bildigim kadarı ile.
0
🌸therevo
(16.04.18)
Cuzi miktarla baslamayin. Kucuk yermis, x in ogluna 5ten yapmisin bize niye 8den yapiysoun olur.
0
kuehles blondes
(17.04.18)
bir hizmetin fiyatını satıcısı belirler. sizin 20.000 nüfuslu bir ilçede bir dersi kaça sattığınız hemen meydana çıkar. bu durumda da bir sonraki müşteri aynı, hatta biraz altında bir fiyatla almak ister. 15 kilometre ilerideki kurum neye veriyorsa, siz de ona verin işte.

çok göze batmayın, izin almaya falan gerek yok. kimse takip etmiyor, etse de verir ruşvetini geçersiniz.
0
babilbaligi
(17.04.18)
(2)

hormon ve kanser testi

soulmate
merhaba arkadaşlar growth hormonu kullanacağım yalnız hormon ve kanser hücresi tespiti testlerini yaptırmam gerekiyor ve sanırım bu testler sadece çapa da yaptırılabiliyormuş(kesin bilgi değildir).Sigorta dahilinde bu testleri İstanbul'da çapa dışında da herhangi bir hastanede de yaptırabilirmiyim?
merhaba arkadaşlar growth hormonu kullanacağım yalnız hormon ve kanser hücresi tespiti testlerini yaptırmam gerekiyor ve sanırım bu testler sadece çapa da yaptırılabiliyormuş(kesin bilgi değildir).

Sigorta dahilinde bu testleri İstanbul'da çapa dışında da herhangi bir hastanede de yaptırabilirmiyim?

Sadece Çapa'da yapılıyorsa da nasıl yapacağız randevuyu fln nereden almamız gerekiyor zerre bilgim yok bilgisi olan arkadaşlar yardımcı olursa çok sevinirim tşk. saygılar.
0
soulmate
(15.04.18)
kanser hücresi tespiti testleri
dediğiniz nedir?
belirli kanser belirteçleri mi acaba?
size açık bir test adı verdiler mi?

bu aslında endokrinolojinin konusu diye biliyorum ama endo doğrudan gidilecek bir bölüm değil, dahiliyeye gitmeniz lazım. onlar yönlendirmesi lazım. yani normalde böyle.
0
niye ama
(15.04.18)
Kanser belirteçleri (CA125 vs...) diyorsanız, onu tüm devlet hastaneleri yapıyor. Dahiliye uzmanının yazması yeterli. Ancak, bu belirteçlerin normal sınırında olması, sizin vücudunuda kanser hücresi olmadığı anlamına gelmiyor.
0
agluna
(15.04.18)
(3)

Kaş otel veya pansiyon önerisi

nanelimonportakal
Başlıktan da anlaşılacağı üzere kısa bir tatil için kaputaş a ulaşımın kolay olacağı ve memnun kaldığınız otel veya pansiyon öneriniz olursa çok sevinirim. Şimdiden teşekkür.
Başlıktan da anlaşılacağı üzere kısa bir tatil için kaputaş a ulaşımın kolay olacağı ve memnun kaldığınız otel veya pansiyon öneriniz olursa çok sevinirim. Şimdiden teşekkür.
0
nanelimonportakal
(13.04.18)
phellos'ta kalmıştım merkezde zaten, masaj hamam filan da vardı ve kaliteliydi baya. ucuz bir otel ben memnun kalmıştım (odayı manzaralıdan alın)
0
bugisme
(13.04.18)
Ben hep Kaş Camping'de kalıyorum. Kaptan ya da Çakıl Pansiyon olabilir.

Kaputaş'a yakın derseniz otogar'a yakın bir yerlere bakabilirsiniz, oradan minibüse bineceksiniz.
0
kaset
(13.04.18)
yarımada haricinde her yer yürüme mesefesinde kaş'ta zaten
0
niye ama
(13.04.18)
(4)

duyurunun avukatlarına / işten ayrılma ve kıdem tazminatı

oscar
arkadaşım işten ayrılacak ve kıdem tazminatını almak istiyor. sgk ya gitmiş ve oradaki görevli kendi istifa etse dahi kıdem tazminatını alacağını söylemiş.bu doğru mu ? doğru ise dilekçeye özellikle belirtmesi gereken bir konu var mı ? sağlığı bozuldu bu süre içinde, işten ayrılmak isteme nedeni de
arkadaşım işten ayrılacak ve kıdem tazminatını almak istiyor. sgk ya gitmiş ve oradaki görevli kendi istifa etse dahi kıdem tazminatını alacağını söylemiş.

bu doğru mu ?

doğru ise dilekçeye özellikle belirtmesi gereken bir konu var mı ? sağlığı bozuldu bu süre içinde, işten ayrılmak isteme nedeni de bu.

nasıl bir istifa dilekçesi yazsın ki, kıdem ödememezlik yapmasınlar

edştlendi: 15 yıllık çalışan ve girişi 99 yılı
0
oscar
(12.04.18)
15 yıllık değilse
erkekse askere gitmiyorsa
kadınsa evlenmiyorsa
sağlığının bozulmasını filan işverenin bir kusuruna bağlayacak -bu kusuru sebep gösterip ayrılacak- ya da herhangi başka bir kusur bir şey yoksa
alamaz tazminat filan.
0
niye ama
(12.04.18)
cevap veren arkadaşlar avukat mı acaba ?
0
🌸oscar
(12.04.18)
yoo. ama kendi işim, iş kanununu bilmek durumundayım.
kadınsa boşanıp evlensin, gayet alabiliyorlar o zaman.

SGKdaki neye dayanarak söylemiş ben de merak ettim.
0
niye ama
(12.04.18)
edit sonrası
8 eylülden önce girişliyse
onun için zaten SGKdan kıdem taminatı alabilir diye bir yazı alması gerekiyor, onu alsın (gitmişken almadıysa). sonra versin dilekçesini.
0
niye ama
(12.04.18)
(24)

Arkadaşsızlıktan ölmek üzereyim

chillbabe
Gerçekten hiç ama hiç arkadaşım yok. Sosyal çevremi bir sebepten ötürü değiştirmek zorunda kaldığım için yaklaşık 2 senedir hiç arkadaşım yok. Var olan 1-2 arkadaşımla ise çok nadir görüşebiliyorum malum herkesin işi gücü var; herkes her zaman müsait olamıyor.Hali hazırda hobi amacıyla bir kursa gid
Gerçekten hiç ama hiç arkadaşım yok. Sosyal çevremi bir sebepten ötürü değiştirmek zorunda kaldığım için yaklaşık 2 senedir hiç arkadaşım yok. Var olan 1-2 arkadaşımla ise çok nadir görüşebiliyorum malum herkesin işi gücü var; herkes her zaman müsait olamıyor.

Hali hazırda hobi amacıyla bir kursa gidiyorum; işim nedeniyle de her gün onlarca insanla muhatap oluyorum ama delicesine yalnızım. Sinemaya gidelim, kahve içelim diye davet edebileceğim kimsem yok, kimseden de teklif almıyorum.

Bir kadın olarak şunu söyleyebilirim ki kadınlarla arkadaş olmak inanılmaz derecede zor. Kafamın uyuştuğu, kültürel olarak belli bir seviyenin üzerinde ve güçlü bir karaktere sahip bir kadın arkadaş bulmak çok düşük bir ihtimal. Ne yapacağımı şaşırdım. Yalnız arkadaşlar bu durumla nasıl baş ediyorlar acaba? Şahsen ben arada ağlayarak baş etmeye çalışıyorum.
0
chillbabe
(12.04.18)
ben de kadınım da genelde öyle sinemaya kahveye diye takıldığı arkadaşlar erkek -arkadaş bak, başka bir şey yok.
dediğin doğru zira ben de 35 yaşındayım benim yaşımda olup bekar olan arkadaşlarım y.dışında (y.dışında yaşarken zaten arkadaşlık sıkıntım yoktu, hem kafalar uyuyordu hem bekar çoktu) burada 35 yaşındaki çevrem 3. çocuğu düşünsem mi diyor..

insanlara bir şey diyemezsin. çalışıp 2 de çocuk büyüten kadın, bekar 30 küsür yaşında arkadaşlarıyla ne kadar görüşebilir? görüşemiyorlar. normal.

erkek arkadaş (sevgili olmayan) bul. vallahi bak.
bir de tur filan düşünebilirsin hem yalnız gezmek her zaman çok güzel olmuyor. o yolla da çok güzel çevre edinen arkadaşım var. birlikte geziyorlar şimdi.
0
niye ama
(12.04.18)
hangi şehirdesin bilmiyorum buradan edinmeyi dene. iletişim imkanları her geçen gün artarken modern insan yalnızlığa daha da gömülüyor.
0
biravekahve
(12.04.18)
Baş edemiyorum ve günlük hayatımı da ciddi anlamda etkiliyor. Daha da kötüsü artık öyle bir durumdayım ki benimle arkadaşlık kurmaya çalışanlarla bile sağlıklı ilişki kuramaz hale geldim. Hem arkadaşım olsun istiyorum, hem de kimseyi umursamıyorum. Arkadaşsızlık ve iletişim problemlerinden dolayı hayattan bıktım; hayattan bıktığım için arkadaş olmaya çalışanlarla uğraşasım gelmiyor. Kötü bir paradoksun içindeyim.

Liseden sonra hep yalnızdım zaten ama üniversite de bitince, son beş senedir çok kötü bir hale geldim. Artık dayanamıyorum ve nereye kadar böyle gidecek fikrim yok.
0
kakaolu kremali biskuvi
(12.04.18)
Hangi şehirdesin? Eskişehir’deysen takılabiliriz. Ben de seninle aynı durumdayım.
0
i m cool with that
(12.04.18)
Depresyonda olabilir misiniz? Yalnızlık-Depresyon-Yalnızlık-... gibi bir sarmal sonucu da olabilir.

Daha fazla farklı ortama girebilirsiniz, fazla seçici olmanızdan ya belki bir pattern halinde belirli davranışları tekrarlamanızdan dolayı insanları uzak tutuyor olabilirsiniz. Birim zamanda bulunduğunuz ortam sayısını/ çeşidini arttırın ;)

Öte yandan büyük şehir koşturmacasını da etkisi olabilir, özellikle haftaiçi çoğu insan sadece evinde olmak istiyor. Haftasonları ise ayrı konu.

Üzülüp kendinizi kapatmayın sadece, yaşla/cinsiyetle ise ilgisi olmadığını net olarak söyleyebilirim ;)

PS. Bazen yalnız kalmak da güzel, özellikle kendine vakit ayırabilmenin bir ayrıcalık olduğu düşünülürse..
0
hana bi
(12.04.18)
Couchsurfing ten anlık görüşme kovalayabilirsin,
Meetup tan takvime göre ve ilgini çeken konuya göre buluşmalara gidebilirsin,
İstediğin grup yoksa aylık 10 lira harcayıp kendi grubunu kurabilir ve dolusuyla insanla tanışma fırsatı yakalarsın.
0
filmlovepenguin
(12.04.18)
Ben de benzer durumdayım, yani az arkadaşım var ve iş güçten dolayı görüşmek çok zor oluyor. Farklı olarak internetten arkadaşlarım var (gerçi ne kadar arkadaşız bilmiyorum ama baya şey paylaşıyoruz birbirimizle) onlar da çok uzaktalar ya. Ben de çoğu zamanımı yalnız geçiriyorum o yüzden. Üzülüyorum bazen ama artık yapacak bir şey yok gibi. Öyle yani.
0
peki madem
(12.04.18)
Benzer bir soruyu bir yıl önce ben de sormuşum, bir yıldır hayatımda pek bir değişiklik olmadı açıkçası.

Kadınsan gerçekten arkadaş edinmek zor, hele bir de belli bir yaştan sonra arkadaş edinmek daha da zor. Bir de dışarıdan "soğuk" görünüyorsan o ihtimal sıfıra yakın oluyor işte.
Dert etmemeyi öğrenmelisin bu durumu, ve günlük aktivitelere yönelebilirsin. Biraz işe yarıyor sanki.
0
yaraticinick
(12.04.18)
hadi arkadaş olalım.
0
edgenabby
(12.04.18)
tek tabanca olmak iyidir, alışıyosun zamanla. benim çok eskiden kalan 3-5 kişi var ayda bir ararlarsa buluşur bir kaç saat sohbet ederiz, onlar aramazsa ben kimseyi aramıyorum zaten çünkü çok alıştım, sırf küsmesinler diye buluşuyorum yoksa öyle oturup 3-4 saat konuşmak zor geliyor,zaten çoğunlukla konuşmuyorum onlar konuşur ben dinlerim.

sevgili yap birlikte takılın. "@niye ama" iyi niyetli olarak sevgili olmayan erkek arkadaş demiş ama yok öyle bir dünya, olasılık çok çok düşük:)
0
zikardo
(12.04.18)
Bir anda degistirdigin sosyal cevren seni arayip bulmuyorsa seninle arkadasligi gozden cikarmislar demektir belli bir zamani asan arkadasliklar kirginliklara ragmen bitmez arkadaslarinin olmasinin yolu seninde arkadas olmandan gecer biraz sorunu kendinde arayabilirsin kafana gore arkadas es dost sevgili hicbirzaman bulamazsin insanlari oldugu gibi kabul ettikce seninle olucaklardir
0
allah yazdiysa bozsun
(12.04.18)
@zikardo
olasılığın düşük olduğunun farkındayım. ama olabiliyor.

belki karakterlerle de alakalıdır benim erkek arkadaşlarım benden fazla alışveriş yapıyor beni zorla alışverişe filan götürüyorlar. takıldıkları kızlarla benim eve geliyorlar :P filan. değişik biraz.
0
niye ama
(12.04.18)
@niye ama
mutlaka mümkün ama zaten bu arkadaşın çevresinde o potansiyelde insanlar olsa gelip duyuruda bu soruyu sormazdı zaten.

şimdi mesela benim eski çalıştığım işyerinden bir kadın var evli çocuklu, zamanında beraber çalışırken çok iyi anlaşıyorduk, 2 seneye yakın oldu işten ayrılalı ama haftada en az 3 defa arar telefonda konuşuruz. ben bu kadınla aynı ofiste çalışmamış olsam mümkün değildi bu, çünkü normalde çok farklı karakterleriz ama bir şekilde alışkanlık oldu.
0
zikardo
(12.04.18)
şehir belirtmemişsiniz, ama izmir'deyseniz görüşebiliriz. :')
0
nice tnetennba
(12.04.18)
Istanbul.

Görüşelim, takilalim bir gun arkadaşlar.

Okey oynayalim ya da tavla. Biseyler icelim filan.

Bugun izin gunumdu normalde. Cagirdilar yine. Haftaya iki gun izin yapacagim yine yalan olmazsa.
0
runagain
(12.04.18)
istanbul'da 5 ayım yapayalnız geçmişti. o günlerimi hatırlattın. para da yoktu cepte, kitap okurdum evde. yapı itibariyle sosyal bir insanım. sohbet edemezsem, bu dürtümü doyurmazsam depresyona giriyorum. sosyal çevrem olmaz korkusuyla 5 haneye yakın maaşlı işi bırakıp memleketime döndüm. daha az kazanayım ama bildiğim çevrem olsun dedim. senin derdini çok iyi anladım.

kız arkadaşlarım var samimi olduğum ama doyurucu sohbet edemiyorum. çoğu erkeklerden, alışverişten, diğer ortamlarındaki kişilerin hayat hikayelerinden bahsediyor, çok sıkılıyorum. yani elinde kız olsa bile, istediğin düzeydeki sohbet her zaman olmuyor.

ben şöyle baş ediyorum:
- kendime ev tuttum. film izlemeyi çok severim. bi kızın erkek arkadaşıyla sıkıntısını dinleyip, çocuk pışpışlayacağıma kaliteli bir film izlemeyi tercih ederim. yalnızlığın çok güzel yanları var.
- kız bulamıyosan erkek bul. yavşak olmayacak ama. fırsatını bulsa, nasıl sikerim ben bunu demeyecek. o tarzlardan değil, sana bir şey katacağını düşündüklerine yanaş.
- ağlayarak bi yere varılmaz. bu böyle gitmeyecek, hayatına illaki birileri girecek. entropi yasası. bu düzen başka düzene evrilecek. işte o güne kadar kendine bir şeyler kat, bolca kitap oku.

ben bi ara istanbul'da can sıkıntısından ölecektim. 3 hafta güneş görmeyen evin bi odasında geçirdim bahar günlerini. depresyondan ölecektim. sonra allah yüzüme mi baktı bilmiyorum, öylesine gireyim dediğim ales'e giderken kampüs'te bi kızla tanışmıştım. öğretmenmiş. sınav yerimiz de aynı fakulteymiş. beraber girdik çıktık. akşama kadar gezdik. bi hafta sonra da beni adalara davet etti. öğretmen arkadaşlarıyla vakit geçirmiştim. hayatın sunduğu en güzel hediyeydi o zamanlarda. bu tür karşılaşmalar olursa kaçırma fırsatı, değerlendir. eskileriyle görüşme aralığın nadirse eğer, onlarla yürümez gemi, yeni kan lazım sana.
0
aslan burcu kadini
(12.04.18)
Bana gore belli bir yastan sonra herkesin evlenmesi gerekiyor.
0
japon askeri
(13.04.18)
demogoji yapmissin acemi. benim kurdugum cunleyle senin kurdugun cumlede ortak bir nokta yok. sikmek istiyosa sikmek istiyorum desin, dost gozukup firsat kollamasin dedim ben. erkegi kopek et demedim. krndi kafandan gecenleri benimkiyle butunlestirmissen de olmamis.
0
aslan burcu kadini
(13.04.18)
Ağır iş hayatı gereği, veya insanlarda olan psikolojik sorunlar vs. yüzünden düzgün bir iletişim kurulmuyor maalesef.

Benim de arkadaşım yok denecek kadar az.

Seçicilikten kaynaklanıyor bir de. ama pek yapacak bir şey yok. girişken olup yeni çevre edinmeye bakmalısın
0
MaNOfTheYear
(13.04.18)
sana yalnızca +1 diyebiliyorum.
Arkadaşlık zor zanaat sanırım beni aşıyor.
0
alaimisema
(13.04.18)
"bir meriç bul, ilgisini sömür" diyenlerin tavsiyelerine kulak asma.
0
tabudeviren
(13.04.18)
Couchsurfing toplantılarına gidin bence. Bakarsınız aynı durumda olan biri daha vardır. Bir de o toplantılara gurbette olanlar çok katılıyor. Vardır mutlaka kafa dengi yalnız biri.
0
taktikmaktikyokbambambam
(13.04.18)
duyuruyu okduğumda kendimle yüzleştim aslında. yani acaba yalnızlığı ben mi seçtim, kurallarımı ve yaşananları yanlış mı yorumluyorum, yalnızlığı bıraktıracak insanlarla mı karşılaşmadım. ben seçiciyim, kuralcıyım arkadaş. bunları yazarken iç sesim "senin şeklini sikim lan" dese de öyle. neden böyle, çünkü ben bir insanla tanıştığımda belirli özellikleri sağlamasını bekliyorum. zeka belirtisi gösteriyor olmak, dürüst olmak, çok ve boş konuşmamak gibi bir sürü özellik. bunlarda psikolojik sorunlarımın veya olayları belki de yanlış yorumlamış olmamın tabi ki etkisi vardır. hele ki dünya görüşlerimin.

bence aklıbaşında bir insan ne kadar yalnızlaşırsa o kadar özgürleşir. çünkü kendini kimseye kanıtlama ihtiyacın yok, kendi dünyan var. senin kurallarına uymayan o dünyaya giremiyor. beni kendimle yüzleştiren tarafın da bu. dünyana kimse gelmiyor veya dünyana gelenleri kovdun. buraya kadar normal ama buna sızlanarak karşı çıkmanın hiçbir faydası yok.

bununla nasıl baş etme kısmına gelince.. rahat aslında. yani sohbet kafamda olsa da olur olmasa da, ama olmasa daha iyi kıvamında olduğu için sıkıntı yaşamıyorum. sadece sohbet de değil. zaten her işini kendi gören tescilli bir yalnız olarak kimseye ihtiyaç da duymuyorum. zaten path of exile ve csgo sağolsun vakit de geçiyor. onlar olmasa kitap, müzik, araştırma. müzik tabi ki o iş görüşmelerinde "hobileriniz nelerdir?" kısmında verilen sahte cevap değil. diskografileri dinlemek, bir şey yaparken veya yapmazken değil sadece dinlemek, bilinmeyen kişileri/grupları araştırmak. bunlar tabi bazıları. mesela fransızcaya gitmiştim bir ara ismek'te. güzel de devam ediyordum ama iş güç derken bıraktım. ukte kaldı, ona da gideceğim. durum bundan ibaret yazdım ama çay hastalığım var mesela. farklı çayları, farklı kombinasyonlarla (harman), farklı gramajlarda, farklı sıcaklıklarda demleyip tadımlıyorum. (bunu yazınca aklıma başka bir hobim geldi ama yeter yaw) yani en kısa şekilde kendime çalışıyorum. kendimi eğlendiriyor, bilgilendiriyorum. durum bundan ibaret.

yalnız insan ne yapar, ne düşünür konulu başlığa da ilk kez yorum yaptım. bu şeref sana ait..
0
arakaali
(14.04.18)
couchsurfing vs düşünüyorsan böbreği sar öyle git zorluk çıkarma insanlara.
0
Jimmy McNulty
(14.04.18)
(4)

Sedat Peker

rahip janick
Bu adam tekrar nasıl o kadar mürit topladı etrafına? Ben silinip gider diye düşünüyordum ama bayağı milletvekilleriyle falan da takılmaya başlamış, gittiği yerlerde kalabalıklarca karşılanıyor. Sakaryaspor adamı kulüp binasında falan ağırlamış. NASIL YA?!
Bu adam tekrar nasıl o kadar mürit topladı etrafına? Ben silinip gider diye düşünüyordum ama bayağı milletvekilleriyle falan da takılmaya başlamış, gittiği yerlerde kalabalıklarca karşılanıyor. Sakaryaspor adamı kulüp binasında falan ağırlamış. NASIL YA?!
0
rahip janick
(12.04.18)
ekonomi göçtükçe, hukuk bittikçe mafya prim yapar, hep böyle oldu şimdiye kadar. kabadayı da kalmadı, büyük mafyalık bu adama kaldı.
bir de adam karadenizin de sakaryanın da -sakaryayı küçümseme konyalıyım, konyadan daha yobaz bir yer- itinin çakalının toplanma merkezi.
0
niye ama
(12.04.18)
İşsizlik
0
franz kafka
(12.04.18)
Senelerce hapis yatmak bu camiada bir şey değiştirmiyor. Bir diğer örnek çakıcı. Kendisi içerde olmasına rağmen ekibi hala dışarda faaliyette.

Eğer arkanda emekli generallar, emniyet müdürleri vs varsa güç sende demektir.
0
Vse budet horosho
(12.04.18)
Cb davet etti onu sarayina. Polis korumasinda.

Daha ne desek gg olur.
0
runagain
(12.04.18)
(5)

Almanya'da Yüksek Lisans

ertesiyarin
merhaba arkadaşlar. ankara'da tiyatro bölümünde oyunculuk okuyorum. otuz yaşıma gireceğim. bu bölümden önce makine mühendisliği okuyup yarıda bıraktım. bu dönem mezun olacağım. lisans ortalamam üçün üzerinde olacak gibi. zorlarsam belki 3.50 tutturabilirim. istanbul'da yüksek lisans yapmayı düşünüyo
merhaba arkadaşlar. ankara'da tiyatro bölümünde oyunculuk okuyorum. otuz yaşıma gireceğim. bu bölümden önce makine mühendisliği okuyup yarıda bıraktım. bu dönem mezun olacağım. lisans ortalamam üçün üzerinde olacak gibi. zorlarsam belki 3.50 tutturabilirim. istanbul'da yüksek lisans yapmayı düşünüyordum fakat aklıma son bir haftadır yurt dışında yapma fikri düştü. almanya'daki devlet üniversitelerinin harç problemi pek olmadığı için ve tiyatro eğitiminin almanya'da bir ekol olmasından dolayı gözüme bir üniversiteyi kestirdim. Mainz Johannes Gutenberg Üniversitesi. köşede çok parası olan biri değilim. işçi çocuğuyum. eğer kabul alabilirsem orada yarı zamanlı çalışmayı düşünüyorum. tavsiyeleriniz nelerdir acaba ? nasıl kabul alabilirim sizce ? bölüm başkanı tavsiye mektubu yazmayı kabul etti faydası dokunur mu ? kendi bölümümde yüksek lisans alımı kapatıldığı için başvuramıyorum. almanca bilmiyorum fakat orada eğitimini seve seve alırım.
0
ertesiyarin
(10.04.18)
Bavuracagin programin sayfasina girip basvuru kosullarina baktin mi ne istiyorlar?
0
hot potato
(10.04.18)
Egitim dili Almanca mi? Dendigi gibi sitesine basvuru kosullarina bakmak lazim. EU disi ogrencilere olan ekstra yaklasimlarini ogrenmek lazim (EU ici odemeler farkli EU disi odemeler daha pahali oluyor genelde). Dil yeterlilik hangi dilde ne kadar istiyorlar? Yani once gireyim sonra ogrenirim seklinde olamiyor zaten, egitim dilini onceden ogrenip sinavini verip ispatlamak veriyor. Tiyatro oldugu icin giris sinavlari vardir muhtemelen? Nasildir, ne istiyorlar giris sinavlarinda? Sitelerinde falan yazmasi lazim hep.
0
robokot
(10.04.18)
tiyatro gerçekten çok spesifikmiş, ne isterler bilemiyorum.
kabul konusunda: tabi ki mektup iyi olur. ama burslu master bulmak çok zor. yine de tiyatro olduğu için belki daha başka vakıflardan filan sanat bursu oluyordur bakmak lazım.
normal master'a gidecek bir insan gibi düşünelim seni atıyorum işletme masterı gibi, esas konu şu:
sen gidince orada part çalşabilirsin, çalışsan da iyi olur. ama ilk vizeyi alırken ayda 600*12 ay gibi bir hesap yapıp senden 7-8 bin euro gibi bir parayı bankaya yatırmanı, bu parayı ödeyebilecek birini garantör göstrmeni filan isterler. bunu unutma.
dil: lisanslarda mesela şartlı kabul olabiliyor. 1 sene dil okuyorsun önce. ama tiyatroda programlar nece hiç bilmiyorum.
0
niye ama
(10.04.18)
Merhaba,

Bahsettiginiz üniversite, eger Almanca seviyeniz üst düzeyde degilse direkt kabul vermiyor. Ikincisi, cok uzun süren bir not esitleme süreci var(bkz: Anerkennung/ Bewertung ausländisches Volbildungsnachweise zum Studium an der Validation). Notlarinizi yolluyorsunuz ve onlar kendi sistemlerine gore sizin transkribinizi gozden geciriyor ve bitirme notunuzu hesapliyorlar. Bu islemi bazi universiteler normal basvuru sureci icinde halledebilirken, Mainz bahar aylarinin basinda Anerkennung icin basvuru yapilmasini istiyor. Sonra aldiginiz sonuc ile, normal basvuru surecine geciyorsunuz. Tavsiyem baska bir üniversiteden önkabul alip, dil ogrenirken bu surecte istediginiz üniversiteye basvurmaniz.

Yari zamanli calismaniz, ancak dil sinavini verip normal ogrenci statüsüne gectiginizde yasal olarak mümkün. Kolay gelsin.
0
buf-e kür
(10.04.18)
ben de durumun genelini özetleyeyim hocam;

-öncelikle denildiği gibi dil şartı. ingilizce ise ielts'den minimum 6 istiyorlar genelde, almanca ise c1 seviyesi isteniyor genelde ki sizinki tiyatro olduğu için aksan ve akıcılık çok önemli olduğu için c1 kesindir sanırım.
- bunlar yoksa bu seviyeleri belegeleyebilecek kadar dil okulu şartı isterler. "biz seni kabul ediyoruz okulunla ve notlarınlar ama önce dili hallet" deyip ön kabul/şartlı kabul verebilirler.

ön kabulu alırsan;

önce dil okulu buluyorsunuz(danışman firmalar da kullanabilirsiniz), sonra dil okulu ve ön kabul yazısı ile vize başvurusunda bulunuyorsunuz. vize şartlarından biri "bloke hesaptır". ortalama 8000-9000Euro arasındadır genelde. bu parayı önden yatırıp blokeletiyorsunuz. sonra kalacağınız ay başına taksitlendirip size geri ödeniyor bu para.(amaç her ay size düzenli gelir gelmesi)

dil okulunu geçip, istenilen dil seviyesine gelip sertifikayı alınca bu sertifikayla okula başvuruyorsunuz ve kesin kayıt kısmına geçiliyor. sonraki 1 sene için yeniden vizeye yada vize uzatmaya başvuruyorsunuz. "bloke hesap" olayı sonraki sene için de olacak tabi ne yazık ki. ama iyi tarafı kesin kayıt yaptıktan sonra kısa süreli çalışma izni de almış olacaksınız.

dil okuluna gerek duymazsanız; üst paragraftaki şeyler direkt geçerli. önce kabul alıyorsunuz, o kabul ve dil belgelerinizle konsolosluğa başvuruyorsunuz, bloke hesap açıyorsunuz. vizeniz geliyor ve gidiyorsunuz.

evet okulların harçları ucuz ama dışarıdan gelen öğrenciler için bloke hesap, dil okulu, kalma, yeme içme derken yine baya masraf çıkıyor.

okula kesin kayıttan sonra masrafınız azalıyor ama. en azından okulun yurdunda kalabilir, oranın yemekhanesini kullanabilir ve ücretsiz toplu taşımadan yararlanabilirsiniz. ama dil okulu için gittiğinizde bunlar olmuyor ve çalışamıyorsunuz da.

bu arada lütfen soruyu sonra silmeyin, baya yazdım başka okuyan da olursa onlar da kendilerinde bir şey bulabilirler bu yazıda :)
0
c1b2k3
(10.04.18)
(21)

Yılda kaç kez başınız ağrıyor

owaki
Not yutan olduğunu sanmıyorum ama tutarlı sayı verebilecek var mıdır?5 nisan 2017den beri not ediyordum yılda 12 benim.
Not yutan olduğunu sanmıyorum ama tutarlı sayı verebilecek var mıdır?
5 nisan 2017den beri not ediyordum yılda 12 benim.
0
owaki
(08.04.18)
ayda 3-4 ortalama yilda 35-40 diyelim.
0
robokot
(08.04.18)
Haftada en az 1 ki bu da en iyi ihtimalle. Totalde 52 yapıyor.
0
Amaranta ursula
(08.04.18)
yılda 5-6
0
unifeel
(08.04.18)
Haftada en az 3-4 gün senelerdir.
0
ms brownstone
(08.04.18)
çook uykusuz kalır, çok az su içer, migreni tetiklersem filan ağrıyor (aşırı stres, yorgunluk, regl öncesi, ıslak saçla üşütme vb.). niye ağrıyor ki şimdi dediğim pek olmaz.
yılda 10-15 filan olabilir.
0
niye ama
(08.04.18)
en fazla 1-2
0
olutaklidi
(08.04.18)
alkol ertesi değilse veya grip vs geçirmiyorsam sıfır.
0
orpheus
(08.04.18)
Az uyuduğum zaman oluyor genelde, yılda 10-15 vardır.
0
hayirsiz
(08.04.18)
ayda bir
0
sttc
(08.04.18)
Migren azdırıcı şeyler yaparsam her gün ağrır. Eskiden neyin migrenimi azdırdigini bilmediğim için ergenlik ve ilk gençliğim baş ağrısı ile geçti. Sonra hastalığı tanıyınca dikkat eder oldum. Hep dikkat edersem ayda 1 ağrır. O da nazar boncuğu olsun diye herhalde.
0
masmeleddin erdogan
(08.04.18)
yılda 2-3 belki.
0
henry gale
(08.04.18)
50-60
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(08.04.18)
6 kere net ortalamam benimde başım nadir ağrıdı için sayabiliyordum fakat benden daha iyileri varmış 1-2 yazan var
0
Aşk Adamı
(08.04.18)
Yılda 10’u geçmez. İlaç almıyorum aşırı şiddetli değilse. 24 saat ağrıyla geçirdiğim oldu.
0
mor oje
(08.04.18)
Haftada en az 3-4 kez.
0
i m cool with that
(08.04.18)
10-12 arasidir herhalde. Cok sik basim agrimaz ama agridiginda da oldurur beni. Cok yanlis zamanlarda yakalamisligi var.
0
voyager 1
(08.04.18)
Uykusuzluk sebebiyle cok agrir. Haftada 3-4 belki.
0
trejemu
(08.04.18)
ayda 1 belki. yılda ortalama 10.
0
theseachange
(08.04.18)
neredeyse her gun diyebilirim. migren+agri tetikleyen farkli bir rahatsizligim daha var. ne sansli insanlarsiniz
0
theworldismine
(09.04.18)
neredeyse hiç. 5-6 maksimum.
0
nice tnetennba
(09.04.18)
haftada 2
0
idonthaveatvset
(09.04.18)
(5)

milletvekili falan görünce napıyoruz?

passion rules the game
bazen meclise gidiyorum, veya hocalar sürüklüyor ve bürokratlara denk geliyoruz. bugün de veterinerde biriyle denk geldik, köpeğimi sevdi falan. gereksiz yere heyecanlanıyorum o neyse de, bir konuşmaya başlasam hangi parti olsa gömeceğim.kibarca el sıkıştık falan ama şimdi hayıflanıyorum neden böyle
bazen meclise gidiyorum, veya hocalar sürüklüyor ve bürokratlara denk geliyoruz. bugün de veterinerde biriyle denk geldik, köpeğimi sevdi falan. gereksiz yere heyecanlanıyorum o neyse de, bir konuşmaya başlasam hangi parti olsa gömeceğim.

kibarca el sıkıştık falan ama şimdi hayıflanıyorum neden böyle böyle yapmıyorsunuz demedim diye. her yüksek bürokrat gördüğümde oluyor bu. adamlar sanki ülkede olan bitenden bihaber gibi geliyorlar. ya da takmıyorlar.

siz napıyorsunuz, heyecanlanıyor musunuz? kafa mı atmak istiyorsunuz kollarınızı açıp sarılmak mı?

danke.
0
passion rules the game
(08.04.18)
seninle aynı. baya yardırıp sövmek istiyorum. bindikleri arabalar, aldıkları hizmet, paralar pullar. çoğu orantısız bir şekilde zenginleşiyor vekillikten sonra ve ben bunun farkındayım.

sadece 2-3 kelam ediyorum o kadar.
0
giovanne
(08.04.18)
bu dediğini yapmak için, kendini gerçekten güzel ifade edebilen ve yetiştirmiş, olaylara çok hakim, sakinlikle tabiri caizse 'ders verebilecek' bir kapasite lazım. yoksa çok salak bir durumda kalabilir insan.

ben kendime bir konu dışında (kendi profesyonel oldugum alan) böyle bir şekilde konuşma yapmak için güvenmem. çünkü adamın vereceği cevaplar olacaktır o cevabın etkilerini bilip sonrasında bir şekilde adamı alt etmek gerekir, siyasi gelişmeleri takip bile etmiyorum mesela nasıl cevap vericem şunu yaptık bunu yaptık dese (ki diyecektir siyaset dediğimiz şey palavra dünyası)

bence böyle bir altyapın yoksa bu işe girişme. karşındaki adamlar çok kaliteli oldukları için falan değil, çoğu tırt tipler ama bu gibi konuşmaları iyi savuştururlar ve dediğim gibi amacın adamları 'ülkede olan bitenden haberdar etmek'se bu büyük bir iddia
0
hopp
(08.04.18)
hopp+1

o adam senin gibi binlercesine cevap yetiştirdiği için inanılmaz hazırlıklı ve pişkindir.
0
orpheus
(08.04.18)
ya milletvekilini bırak benim bir kuzenim kaymakam, bir iki de müsteşar filan tanıyorum.

bunları, hatta ailesini görsem kaçmaya çalışırım ortamdan. öyle uyuz insanlar.
zaten son yıllarda belli görüşte olmayan bir koltuk sahibi olmuyor, malum. ben de muhalifim. bunların muhabbetini duymak bile istemezsiniz. istemem yani. konuşsak katil olurum, ne gerek var?

muhalefet partilerinden biri ile denk gelirsek normal konuşuyoruz. o da zaten ben tanıdığım için denk gelmiyorz tanıyan başka kişilerin ortamı olduğu için oluyor, haliyle sınırlı oluyor.
0
niye ama
(08.04.18)
İzmir'den iki tane kalbur üstü ailenin çocuklarının düğününe gitmiştim. Birisi babamın bilmem kaç yıl önceki müdürüydü. Babam da git yemek falan yersin diye gönderdi.
adamlar izmirli ama düğün ankara'da da yapıldı. Ne alaka anlamadım tabi ama amacım öğrencilikte aç karnımı doyurmak yoksa adamlar da düğün de umrumda değil.
Karşı masada çankaya belediye başkanı oturuyor. Hatta koruması masam boş diye yanıma oturmuştu. Selam verdim neyse oturdum tıkınıyorum. Neyse bi ara kalktım lavaboya gideceğim. Önümden zamanın meclis başkanı cemil çiçek geçti. Hamınsı.. oldum. Konuşmadım tabi. Başım önüme eğil yürüyorum karşımda birisi ile sağa git sola git olduk aynı anda. Kafamı kaldırıp "geç abi işte" dememle hüseyin çelik olduğunu farketmem bir oldu. Adam sağol der gibi bakış attı. buyrun sayın bakanım demek durumunda kaldım.
Neyse "oğlum skt.r git yerine otur gebercen t.sklı adamlar arasında" derken vecdi gönülle ali babacan mescit yönüne gitti. Hatta bu ikiliyle konuşmak isterdim de tırstım tersler vs diye. Açıkçası hepsi kendi aleminde takılıyordu o gece. Kasılma vs yoktu. Tek kasılan sanırım bizim düğün sahipleriydi.
0
ismira007
(09.04.18)
(3)

Evlilik dışı çocuğun yurtdışına çıkışı

ufoozgur
Şimdi şöyle bir durum var. Gidilecek yer Ukrayna. Yani pasaportsuz bir çıkış olacak.Evlilik dışı bir çocuk var 13 yaşında ve annesi ile Ukrayna'ya gidecek. Okuduğum kadarıyla medenin kanuna göre velayet otomatikman anneye ait. Ancak daha öncesinde babalık davası açılmış (nafaka almak amaçlı) ve çocu
Şimdi şöyle bir durum var. Gidilecek yer Ukrayna. Yani pasaportsuz bir çıkış olacak.

Evlilik dışı bir çocuk var 13 yaşında ve annesi ile Ukrayna'ya gidecek. Okuduğum kadarıyla medenin kanuna göre velayet otomatikman anneye ait. Ancak daha öncesinde babalık davası açılmış (nafaka almak amaçlı) ve çocuk babanın soyadını almış. Herhangi bir velayet davası yok.

Anne ile çocuğun soyadları farklı olduğu için yurtdışı çıkışında herhangi bir sorun olur mu?

Özellikle avukat arkadaşlardan bir cevap bekliyorum :)

Teşekkürler.
0
ufoozgur
(04.04.18)
İş yerimden bir öğretmen arkadaşım eşinden henüz ayrıldı. İstanbul'a uçakla gidecekken annesi ile soyadları farklı olduğundan uçağa alınmamışlar. Velayet belgesi istemişler. Sanırım çocuğu kaçırma (babadan) ihtimaline vs. karşı.
0
oxyden
(04.04.18)
Arkadaşım her giriş cikista doğum raporlarını bile göstermek zorunda kalıyor.anne baba birlikte seyahat ettiklerindede.

Sizin iş daha zor,bence iimkansız.bir belge sunmak zorunda,çocuğu kacirmadigina dair.
0
brnbrs
(04.04.18)
want2'nun dediği gibi
farklı soyisim varsa okula bile kaydetmiyorlar kadın tarafından kaldı ki y.dışına çıkaracak
0
niye ama
(04.04.18)
(5)

yalnız ölecek olmak

binder dandet
bu durumdaki arkadaşların hisleri nedir?uc kuluvalla okuyanımız olmayacak be.
bu durumdaki arkadaşların hisleri nedir?

uc kuluvalla okuyanımız olmayacak be.
0
binder dandet
(03.04.18)
herhalde bi bakım merkezinde filan ölürüm diye düşünüyorum
"uc kuluvalla okuyanımız " meselesini tam anlamadım
hasta yatagında yatan kişi için uc kuluvalla okuyan olmaz, hastanın başında yasin veya inşirah filan okunur. ya da hatim okunur uzun uzun yatacaksa.
uc kuluvalla mezardaki ölüye okunur.. köyde mezara koyulursam sülalemin arkadan gelenleri okur, yok şehirde yaşayan yiğenlerin filan bu şehre gömülsün derlerse onlar okur. ben nasıl gidip dayıma, dedeme okuyorsam onlar da okur diye düşünüyorum.
0
niye ama
(03.04.18)
jrr+1
her türlü yalnız öleceğiz. arkandan okuyanın olsa ne olur olmasa ne olur. bu tür şeylere kafayı takmaktansa anın tadını yaşamaya bak hocam.
0
MtKrt
(03.04.18)
ben öldükten sonra arkamdan küfür mü edilmiş, kuluvallah mı okunmuş, pek umursayabileceğim bir noktada olmayacağım. ivan ilyiç'in ölümü'nü okuduktan sonra ölüm anksiyetem tavan yaptı, sonra uçtu gitti. iyi ki okumuşum.
0
nice tnetennba
(03.04.18)
valla ben nerede bir mezarlık önünden/yanından geçsem, selam vermeden ve dua etmeden geçemiyorum. anacığım istanbul'a geldiğinde mecidiyeköy'deki rum/ermeni mezarlıklarının önünden geçerken dahi dua okuyordu :) kadıncağız haçları filan görmüyor bile, ne bilsin...

etrafında insanlar olsa bile yalnız öleceksin! ölümü yaşayan sensin. ve illa ki birileri çıkar üç kulvalla okuyacak, bir de elham eklerler hatta.
0
runagain
(04.04.18)
Yalnız ölmek çok umrumda olmaz, eğer birazcık korkacaksam evde kaza geçirip hareketsiz kalmak, kimseye ulaşamamak ve yavaş yavaş acı içerisinde ölmekten korkabilirdim ama şunu yazarken bile çok korkunç gelmedi.

Öteki taraftan sıkı bir transhumanistim ve insanlığın ölümü eninde sonunda tamamen yeneceğini düşünüyorum. O zamanı görebilmek için sağlığıma dikkat edip para biriktiriyorum.
0
cleric
(04.04.18)
(26)

Adet olucam diyen kız arkadaş

valarmurgulis
1 kaç gün önceden başlıyor söylemeye yok adet olucam, oluyorum, oldum, Karnım şişiyor, karnım ağrıyor vs. hiç sevmiyorum bu konuşmaları. Daha önce hiç bi kız arkadaşım böyle şeyler söylemiyordu. Normal mi bu tarz konuşmalar, nasıl cevap verilir hiç bilmiyorum. Yardım edin
1 kaç gün önceden başlıyor söylemeye yok adet olucam, oluyorum, oldum, Karnım şişiyor, karnım ağrıyor vs. hiç sevmiyorum bu konuşmaları. Daha önce hiç bi kız arkadaşım böyle şeyler söylemiyordu. Normal mi bu tarz konuşmalar, nasıl cevap verilir hiç bilmiyorum. Yardım edin
0
valarmurgulis
(02.04.18)
Ona gore yaklas diyor yani.
0
Deathrow
(02.04.18)
kızın genel huyu nasıl?
normalde herşeyini anlatan biri midir? -saçının tonunu tutturamayan kuaförün adını filan biliyor musun?
bunun dışındaki konularda şımarık mıdır?

o dönemi ağır yaşıyor, ağrı çekiyor ve kız ilgi şefkat filan bekliyor belki, artık kızlar böyle şeylerden de utanıp çekinmiyor pek, normal geliyordur erkek arkadaşıyla paylaşmak, kadınların bu konularda rahat olduğu bir ortamda yetişmiş olabilir...ona sıcak çikolatalar yap, sinirini alttan al filan istiyordur? ya da belki biraz attention whore'luk yapıyor, ayrımı biz yapamayız.
0
niye ama
(02.04.18)
Doğal bir durum söyler tabi. Başım ağrıyor demekten bir farkı yok yanda spora gittim baldırlarım sızlıyor vs.
Bana ne de diyebilirsin. Dinlemek istemiyorsan dinlemek zorunda değilsin.
Sinir harbi vs yapıyorsa regli döneminde ondan söylüyordur ya da sevişme talebiyle gelme bana diyor da olabilir.
Ama normal ya. Yani bana tampon al, tatlı krizim tuttu vs de diyebilir.
İlişki içerisindeki yakınlıkla alakalı bence.
0
sipsi
(02.04.18)
romantik bir anda kızın kulağına doğru eğil ve şunları söyle fısıldayarak:

"bana bir daha adet günlerinden bahsetmeni istemiyorum, bana ne amına koyiim, tam bir hayvansın bahsedilir mi böyle şeylerden devamlı..."

daha sonra kızın suratına bak, gülümse, hiçbirşey olmamış gibi sohbet muhabbete devam et.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(02.04.18)
@sipsi senin dediğin gibi oldu. Ped al bize getir dedi. Yok artık imkansız dedim. tartıştık, ayrıldık. Teşekkürler
0
🌸valarmurgulis
(02.04.18)
Naz yapıyor. Onunla ilgilen istiyor.
Bir kadın olarak kız arkadaşına uyuz oldum. Mızmız insanlardan hiç hoşlanmam çünkü. Aynı mızmızlığı bir erkek yapsa, cinsiyetinden bağımsız olarak ona da uyuz olurum. Ben de regl oluyorum, ben de karın ağrısı çekiyorum. Benzer şekilde başım da çok ağrır benim regl olsam da olmasam da, efendime söyleyeyim çok yürürüm bacaklarım ağrır, yine reglden bağımsız olarak; ancak ben ağrım sızım konusunda kimseye yayın yapma ihtiyacı hissetmem. Ha, madalya takın diye söylemiyorum bunu. Yalnızca bana tuhaf geliyor bu tip söylemler. Ben mızmızlanmadığım için mızmızlanan, naz yapan insanlar bana antipatik görünüyor.

Peki sen ne yapacaksın bu konuda? Seviyorsan devam edeceksin bu muhabbeti çekmeye.

Edit: Sevmiyormuşsun demek ki, ayrılmışsın. Bu olay bahane olmuş.
0
i m cool with that
(02.04.18)
Uzerine bir yuk yuklenmiyor bro. Kiz sana bunu soylediginde yapmak zorunda oldugun bir 'gorev' yok. O konuda rahatlayabilirsin. Dinle biraz, yaninda ol. Standard hayat paylasimi. Bazen cok cok kotu gectigi olabilir o zaman agri kesici icmediyse agri kesici, ictiyse de acil.
0
mewthree
(02.04.18)
tamamen kezbanlık. türk kızlarının genelinde bu var. sürekli bi dikkat çekme, bak ben böyleyim, böyle oluyorum deme huyu.

sadece koz arkadaş değil, normal iş, arkadaş ortamında da çok var bunlardan. sürekli ‘bizim hallerimiz var’ goygoyu.

takma, himm ok falan de geç aga.
0
everythingok
(02.04.18)
naz +1
benim iş arkadaşım sürekli diyor bunu bana beni düşünsene bir de.
0
damla sakızlı dondurma
(02.04.18)
aslında güzel bir şey, bırak söylesin. söylemeyip, senden anlamanı ve ona göre davranmanı beklemesinden daha iyi :) çok sıkıntılı öbür türlü.
0
air
(02.04.18)
ilgi çekmek istiyor. prenseslik halleri. hiç oram ağrıyo buram ağrıyo insanı olmadım ama sevgilin gibi prenseslik yapanlar el üstünde tutuluyor, ilgi görüyor işte. o da bundan faydalanıyor.
0
pinkpeony
(02.04.18)
Ben şöyle yapardım, o adet döneminden bahsediyor mesela, gerekirse lafını bölüp alakasız bi konu açardım. Gözünün içine bakarak. Senin söylediğine cevap verip tekrar o konuya dönerse, yine aynısını yap.

Boş boş susar cevap vermeyip sessiz kalırsan öküz olursun. Ama bu dediğimi yaparsan ilgilenen fakat o konudan bahsetmek istemeyen kişi olursun.

Ama şu var, karnı ağrır senden yardım ister, yataktan çıkacak gücü olmaz ve öylece yatarken seni ararsa yardımına ihtiyacı var demektir, biraz olsun değer veriyosan böyle anlarda mutlaka yanında ol.
0
megalomaniac
(02.04.18)
Bir kadın olarak kız arkadaşına uyuz oldum +1.

regl oldugunu bildimesinde bir sorun yok, son derece normal. agrisi/sizisi olabilir, gergin olabilir, gelecek birkac gun normalin disina cikabilir ve bunlari bilmeni isteyebilir ama dakika dakika durum bildirmesi biraz gereksiz bence de. fakat isin ayriliga gelmesi de sacma olmus. regl donemi bitince bu muhabbetten rahatsiz oldugunu belirtsen bir cozum bulabilirdiniz meseleye.
0
cocuklugundan optum seni
(02.04.18)
Söyleyiş tarzını bilemem. sonuçta olan değişiklikleri hissediyor da söylüyor. Hemen yok nazlı bilmem ne diye etiketlemişler. Ağrı çekmeyi de sevmiyordur bir de pms denen mevzu var. Konuşacaksan bile bu konuyu adetinden sonra konuş. Bana sorarsan alış, böyle kabullen.
0
bass solo take one
(02.04.18)
@bass solo take one +1, ne gereksiz uyuz olunmuş. Partner lan o, standarda uyacak diye bir şey mi var.
0
Adramelekhh
(02.04.18)
Yahu bu kadar normal bişeyi niye dert ediyorsunuz ki? Bunun yorgunumdan bacağım ağrıyordan ne farkı var? Kadınlık utanılacak bir şey değil ki siz niye rahatsızsınız bu regl konusundan?

Sizin başınız ağrıdığında ne yapıyorsanız nasıl söylüyorsanız öyle yapın. Reglden de bu kadar korkmayın.
0
mor oje
(02.04.18)
yanında olduğunu hissettir çok mantıklı ahhaha. Sonra gidip iyi erkek vs başlıklarında ağlıyorsunuz.
0
catch the arrow
(03.04.18)
Adet korkunç bişi. Ruh halin bile değişiyo ağrıları tahmin bile edemezsin seni öldürüp buzluğa koymadığına şükret
0
photo85
(03.04.18)
pms günüm geldiğinde özellikle belirtiyorum. hatta "istersen birkaç gün konuşmayalım, gereksiz şeylere sinirlenebilirim." diyorum. ne var canım burada? herkes farklı geçiriyor pms ve regl dönemlerini. her şeye de uyuz olmayın, uyuz olasınız tutmuş sizin.

normal veya değil, her ilişki farklı. öncekilerle kıyaslamanız normal değil asıl, bu kız arkadaşınız farklı bir insan çünkü. gün içinde "kendini nasıl hissediyorsun, iyi misin, bir şeye ihtiyacın var mı, çok tatlısın bbşm" gibi ilgilendiğinizi gösteren şeyler söyleyebilirsiniz.
0
nice tnetennba
(03.04.18)
Troll müsün acaba?

Soru yeteri kadar ilginç zaten de ped istedi diye ayrıldıysan cidden sorunlu birisin.

İsabet olmuş ayrıldığınız ama kimi ayrılıklar kurtuluş oluyor neticede.
0
chicha
(04.04.18)
Sevgilim acısını sıkıntısı benimle paylaşmayacak da kiminle paylaşacak? Gidip elin mericine mi dert yansın? Elbette normal. Azıcık pışpışla işte. Kadın oğlum bu, ilgi göster biraz. Asker arkadaşın değil.
0
yirmisantim
(04.04.18)
kadın oğlum.
her biri farklı.

tamam de, söyle birşeyler.
0
lonelyman
(04.04.18)
ay evet her ay 10 gün boyunca rel olucam, olmak üzereyim, oluyorum diye vızıldanıp durmak çok feministçe, kadın olduğumuz için hakkımız var. ne alakası var ya? grip olduğumda da, dişim ağrıdğında da ayyy gribim ay şuram şöyle buram böyle ya öhüü diye vızıldanmıyorum.

kadınsan ve regl oluyorsan bunu insanların gözüne sokmalısıncılara da ayrı uyuzum. kimsenin utandığı çekindiği yok. karnım ağrıyo, karnım şişti, göğüslerim acıyo gibi mızmızlanmaktan bahsediliyor burada.
0
pinkpeony
(05.04.18)
@pinkpeony ortada ped istediği için terk edilen bir kadın var? şu hayatta sevgilimizden kocamızdan ped isteyemeyeceksek bilmiyorum nerelere gidelim?

ben gözüne soksun demiyorum + ben de çok mızmızlanmam regl konusunda. 2-3 ayda bir falan ağır olur benim anca o zaman "ay olamadım da ama vakti geldi aslında" vs. derim. ya da ağrım varsa onu derim. ayrıca reglden yakınmak feministlik değil, sadece bundan bahsetmemesi gerektiğini düşünmek aptallık. he sen genel olarak vücudun çektiği sıkıntıdan bahsetmeyi saçma buluyorsan o ayrı ama durumla ilgisi yok bence çünkü bu beye başka şeyler rahatsız edici gelmiş.

kanıyorum, rahatsızsam da sevgilime söylüyorum. kalkıp da iş yerinde yanımdaki amcayı dürtüp "ay amcaaa rahmim bana bir rahatsızlık veriyor anlatamam" demiyorum. ulan sevgilim be, hayat arkadaşım aq. o da bana yakınsın dinlerim, elimden gelen bir şey varsa yaparım, akıl veririm hiç olmadı "tüh tüüüh :(" derim. bu ya bu kadar.
0
dedi ayca
(05.04.18)
Evet bir şey daha öğrendik ki adet ağrımız varsa ya da orkide ihtiyacımız varsa erkek arkadaşımıza söyleyelim ki kim gönül eğlendirmek istiyor kim zor zamanımızda yanımızda duracak görülsün. Neyse yol yakınken ayrılmışsınız zaten...
0
SiyamkedisiZorro
(05.04.18)
ulan şu an en çok duymak istediğim şey regl oldum demesi.
0
lonelyman
(05.04.18)
(12)

kısır döngü

arale
28 yaşlarında kız kişi ile 35 yaşında erkek kişisi kız erkekten toplumca daha üst mevkide çalışmakta kız doktor erkek polis bunlar evlenmeyi düşünmektedir,ama erkek kişisinin hiçbir birikimi yoktur ailesi tarafından güvenceside yoktur ama kızla en kısa zamanda evlenmek ister ve bir buçuk yılda sad
28 yaşlarında kız kişi ile 35 yaşında erkek kişisi kız erkekten toplumca daha üst mevkide çalışmakta kız doktor erkek polis bunlar evlenmeyi düşünmektedir,ama erkek kişisinin hiçbir birikimi yoktur ailesi tarafından güvenceside yoktur ama kızla en kısa zamanda evlenmek ister ve bir buçuk yılda sadece 1.500 tl biriktirmiştir hali hazırda kredi borçlarını ödemektedir..kızın kızıp hesap sorması üzerine erkek kişisi ayrılmak istemiştir, tavırları çirkinlemiştir 1. si erkek kişisi evlilik masrafları için kıza mı güvenmekte ama dilinde hep kendi payına düşeni yapacağını söylemekte bir yıl içinde nişan düğün isteyen biri için ne kafar gerçekçi 2. si kızın hesap sormaya hakkı yok mudur ? neden bu kadar aşırı tavır( kız düğün nişan için herşeyin en bazalini istemekte karşı tarafı kesinlikle zor durumda bırakmak istemiyor ve kız evlilik için yapması gerekenden daha fazlasını yapmakta kendi açısından) 3. sü kız çok sevmekte ama erkeğin bu düşüncesizliğinede kızmakta kabullememekte ne yar dan geçiliyor ne serden kız nasıl çözecek bunu aklı şaşmış durumda sizce ne yapmalı?
0
arale
(02.04.18)
www.nkfu.com

sevgi evlenmek için tek başına yeterli değil, hele ki sizin gibi bir çift için hiç değil. o iş olmaz, çözülmez; tatlı canlarınızı boşuna yormayın.
0
Bruce
(02.04.18)
Kız zaten bu para durumuna takılıyorsa baştan bu evliliği yapmamalı. Zira evlilik denen şey ekonomik ortaklıktan geçiyor. Ortaklık eşit olmak zorunda değil ama belli ki, 28yaşındaki bu "kız" kişi bu durumla baş edemeyecek. Zira polis kişisi ilerde emniyet müdürü filan olmayacaksa hep artık evlenince sanıyorum kadın olacak kız kişisinden az kazanacak. Haliyle ev alırken, araba alırken, çocukları okuşa yazdırırken, tatillere giderken vs hep aynı sorunlar yaşanacak. Zaten aileler de belli ki istekli değil. En iyisi bitirmek.
0
red g
(02.04.18)
ben yanlış hatırlamıyorsam bu doktor kız- polis erkek ilişkisi bir tane daha vardı duyuruda, yoksa siz o musunuz?

kadının fazla erkeğin az kazanmasını normalde sorun etmem (kadınım) ama "polis" zaten benim için direkt kaçma sebebidir -çünkü ideolojilerimiz uymaz. Doktorlar da süper yüksek ücretler almıyor zaten belli branşlarda değillerse, polisler de öyle çok düşük almıyor ki alsalar ne olur. dediğim gibi sorun o değil 35 yaşında adam ne kredisi ödüyor? KYK değil herhalde. ev araba da değil anladığım kadarıyla? ne o zaman? bütçe yapmayı bilmeyen bir erkek çocuğu mu kendisi acaba? korkarım, kendisi 35 yaşında, mangalda kül bırakmayan, lafa geldi mi "ben şöyle yaparım böyle uçarım kaçarım" diyen ama icraatte fıııssss bir abimiz. Genel yurdum polisi. Genel yurdum "ağır abi"si.

Babanızdan filan şefkat mi görmediniz, silah mı çekici geliyor, ilk ciddi ilişkim emek verdim ayrılamam mı, derdiniz ne Allah aşkına?
0
niye ama
(02.04.18)
@red g kızın para durumuna takıldığı yok,sadece evlilik konusunda üzerine düşeni yapmadığını düşünüyor kızdan daha çok hevesli evlenmeye ama kız kadar ortada çabası yok; evliliğe ,yeni yaşam kurmaya dair birikim yapma konusunda..
0
🌸arale
(02.04.18)
@niye ama daha önceki duyurulardaki kişi ben değilim, polis olmasının hiçbir cazip yönü yok ama insan olarak kıza şimdiye kadar destek olmuş mesleki anlamda bir adım öteye gitmesinde manevi destekle cesaretlendirmiş manevi yönden kızı güçlendirmiş yeri gelmiş abi si yeri gelmiş en yakın arkadaşı olmuş. Gelgelelim dediğiniz gibi bütçe yapmayı bilmeyen geçmişte yaptığı savurganlıkların kredileri daha kyk borcu da sırada
0
🌸arale
(02.04.18)
Kız arkasına bakmadan kaçsın
0
pastörizesüt
(02.04.18)
kaç +1
0
i m cool with that
(02.04.18)
Kız kazığın allahını yemek üzere. Anında kaçması lazım. Borçlı olmak sorun değil ama bu tavırlar çok büyük sorun. 35 yaşında biri o saate kadar bir baltaya sap olamadıysa ondan sonra siksen olamaz.
0
roket adam
(03.04.18)
Kıź ya kendi düğün içın ödemeleri yapmakta ya bir süre daha beklemekte, bir zaman vermekte, hemen ayrılmamakta, stres ortaya cıkmakta. Başka ne olmakta?!
0
velvetmorning
(03.04.18)
Sorun adamın az kazanması ya da kızın ondan görece fazla kazanması değil anladığım kadarı ile. Madem evlenmeyi istiyorsun planın ne diyor kız adama, adam ayrılayım ben yaparak kızın kendine olan sevgisini ölçüyor aklınca.
Valla kardeş bence de kaç. Kızın elbette (hesap sormaya değil ama) planları bilmeye hakkı vardır. Bu yaşta hala plansızlıktan kredi çekip ödüyorsa (sırada KYK var demişsin) evlilik senin için bir kölelik haline gelecek demektir. Çocuk, ev, araba, bunların hepsi bir kişiye yüklenmemli. Bir de evlendikten sonra bunun ailesi var. Kaç...
0
SiyamkedisiZorro
(05.04.18)
@siyamkedisizorro kı kişisinin sorunu aynen bu ama gel gör ki sonucu mantığı uygulamak istemektese de kalbi yanaşmamakta.:(
0
🌸arale
(05.04.18)
kötü insan olmak istemezdim ama gerçekci bir yorum yapmak gerekirse yürütmesi zor bir ilişki
0
wishboneash
(05.04.18)
(5)

Aksam yemegi yemeden hayatta kalan insanlar

stavro
Var mi aranızda? Bizim evde insanlar aksam yemegi yemeden yasiyorlar ve ben buna yillardir alisamadim:)Aksam yemegi yemeyen insanlara soruyorum, acikmiyor musunuz yahu? Ben aksam oldu mu kivraniyorum resmem. Saat 8-9'a kadar hala yemediysem ayalta duramiyorum artik olmek uzere oldugumu hissediyorum
Var mi aranızda? Bizim evde insanlar aksam yemegi yemeden yasiyorlar ve ben buna yillardir alisamadim:)
Aksam yemegi yemeyen insanlara soruyorum, acikmiyor musunuz yahu? Ben aksam oldu mu kivraniyorum resmem. Saat 8-9'a kadar hala yemediysem ayalta duramiyorum artik olmek uzere oldugumu hissediyorum o derece yani.
Nasil yemiyorsunuz aksam yemegi siz? Gunduz bol bol yiyip depoluyor musunuz mesela nasil oluyor? Benim bunye mi anormal? Aksam yemegi olmamasi kabus gibi bir sey benim icim yahu, dusuncesi bile kotu. Aksam bir sebepten yemek yiyemezsem asiri derecede sinirlerim de ayni zamanda.
0
stavro
(30.03.18)
bizde kahvaltı ve akşam yemeği var ama saat 7'ye mutlaka yenmiş olur. öğle yemeği yok.
0
niye ama
(30.03.18)
Kahvaltı hafif, öğlen sağlam, akşam hafif yiyoruz sorun yok. Gece acıkırsam bi muz yerim geçer. Öyle hayvan gibi yenmez akşam yatmadan evvel. 26-27 yaşından sonra kilo yapar.
0
bos gezenin bos ustasi
(30.03.18)
kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeği şeklinde düzenimiz. bazen öğle yemeği yememiş olsam bile, akşam yemeğinde çok bir şey yiyemiyorum. belki çayın yanında bisküvi filan yerim diye düşünüyorum. bu sefer de kendimi çok tok hissediyorum.
0
booty hunter
(30.03.18)
Öğle yemeğini geç ve çok yemişsem ,akşam acıkmıyorum.
0
iki yüzlük
(31.03.18)
Benim aksam yememeye alismak gibi bir cabam yok, sadece insanlarin nasil dayandigini merak ediyorum yemeden.

@bos gezenin
30 yasindayim, sisman degilim hala. O herkeste ayni degil.
0
🌸stavro
(01.04.18)
(8)

yeni alınacak müstakil ev ve havlayan köpekler

hobolo
herkese merhaba.geniş bahçeli ve müstakil bir ev için anlaşmak üzereyiz. evin her özelliği kriterlerimize fazlasıyla uyuyor ve aksilik olmazsa alıp hemen taşınmayı düşünüyoruz.başlıktan da görebileceğiniz gibi tek çekincemiz komşunun havlayan köpekleri. evi görmek üzere farklı zamanlarda 2 kere ziya
herkese merhaba.

geniş bahçeli ve müstakil bir ev için anlaşmak üzereyiz. evin her özelliği kriterlerimize fazlasıyla uyuyor ve aksilik olmazsa alıp hemen taşınmayı düşünüyoruz.

başlıktan da görebileceğiniz gibi tek çekincemiz komşunun havlayan köpekleri. evi görmek üzere farklı zamanlarda 2 kere ziyaret ettik ve ikisinde de görüş mesafelerine girdiğimiz anda kafeslerini yıkarcasına havlamaya başladılar.

kedi köpeklerle bir sorunumuz yok. ancak bu köpeklerin durumu bize yan komşu hakkında kötü bilgiler veriyor. bu komşu kocaman bir bahçeye sahip olmasına rağmen ufacık bir kafese(2 kolumu açtığımdaki kadar en ve boyda) 4 tane köpek hapsetmiş. tam emin olamamakla birlikte köpekler benzer yaşlarda, 1 yaşından küçük ve av köpeğine benzeyen ırklardaydı.

ilk önce bizi tanımadıkları için havlamaya başladıklarını düşündük. ama sonra farkettik ki sokaktan geçen kediye, arabaya, hatta evin penceresini açıp kapamamıza bile havlıyorlar. bir tanesi havlamaya başlayınca diğerleri de gaza geliyor ve birkaç dakika durmaksızın bir kargaşa oluyor. köpeklerin sahibini henüz göremedik ama duyduğumuza göre bir astsubaymış. köpeklerle ne derecede ilgileniyor, ya da bu havlama işi ne kadar süredir var bilmiyoruz henüz.

fiyat ve ev tam istediğimiz gibiyken vazgeçmek zor geliyor. ancak bu şekilde de huzur bulamayacağız sanki. haziran ayında bir bebeğimiz olacak ve ben de homeofis çalışıyorum. sessizlik bize sürekli gerekecek :( havlama dışında sıfır gürültülü bir yer. evler müstakil olduğu için neredeyse her evde bir köpek var ama gördüğümüz kadarıyla tek havlayan bunlar.

adamı gördüğümde bir konuşacağım ama eldeki bilgilere göre duyarlı bir cevap alamayacağımı düşünüyorum. aklıma gelen tek çözüm umudu kendisinin başka bir yere tayin olması. biz bu işten vazgeçelim, değil mi?
0
hobolo
(30.03.18)
adamla konusup boyle boyle demek ben evde calisacagim bir çözüm dusunebilir miyiz diye sormak lazim hem komsun olacak adami tanimis olursun bu sayede. belki de kopek sorunundan daha buyuk komsu sorunu var ve bunu ogrenmek lazim bu sayede.
0
000000
(30.03.18)
nasıl bilmiyorum ama bunun bir yolu var.

benim annemin kuzenlerinin de müstakil, bahçeli bir evi var. evlerinde de bir tane köpek vardı, hani şu çok tüylü, kafasının tepesine kurdele takılan minik köpeklerden. yorkshire terrier galiba cinsi. bunu çiftleştirdiler, 4 tane yavrusu oldu. sonra yavruların da ikisi çiftleşti, 2-3 tane de ondan oldu. evde aynı model, sürekli cav cav cav diye havlayan 8-9 köpek. hatta misafirliğe giderken köpeklerin sesini takip ederek evi bulduk (misafirlikte hem beni, hem eşimi ısırdı en anne olan ilk köpek).

her neyse komşular şikayet etmiş, süreç nasıl işledi bilmiyorum ama anne dışındaki bütün yavruları sahiplendirmek zorunda kaldılar. yani öyle komşu şikayet ediyor diye güzellikle vermediler. zorunda kaldılar. kendileri de üzüldü ama yapacak da bir şey yoktu. hayvansever olmanın da bir sınırı var.

köpek havlıyor diye vazgeçmeyin yani. sahibi ile çözemezseniz yasal yolu var.
0
kibritsuyu
(30.03.18)
kibritsuyu
anayi evladindan (cogul) ayirmak yazik degil mi?
0
000000
(30.03.18)
@000000
Anayi evladindan ayirmayalim diye kopek ciftligi mi kuralim? Komsu ile konusun olmadi sikayet edilir. Ancak bi sure hayvanlara musade etseniz. O sizi tanisin. Siz onlari taniyin. Bence iki taraf icin de daha iyi olacaktir.
0
allah yazdiysa bozsun
(30.03.18)
yani ne desem ki...
ben de bahçeli bir evde yaşadım bir süre ama müstakil değil tam, bitişik nizam
komşum çingene bir aileydi :) sağolsunlar arsızlık, gürültü diz boyuydu, 1 dakika susmuyorlardı
köpekleri de susmuyordu
şöyle ki bol köpekli (köpeğiyle meşhur) bir kıyı kasabası, bir bunların köpeği vardı 1 dakika susmayan.
ama cidden aileyle alakalı bir şey bu. bunlara gelen misafir olsun mesela kadını adı ayşe olsun sokağın başından başlıyorlardı ayşeeeeee diye ünlemeye en az 10 dakika kesintisiz
köpeğin adı biber olsun her gün 6 kişi en az 15er dakika ünlüyordu (güya sevmek beslemek gibi amaçlarla) bibeeeeer diye.
ve ben de home office çalışıyorum :( ben geçici kaldığım için sabrettim ama uzun kalacak olsam kalamazdım
kasaba sakinleri orayı çingene bölgesi olarak kabul etmişler karışmıyorlar ama ev de almıyorlar mesela. çünkü adamlarla uzlaşılmıyor. - içip içip gece yarıları bangır bangır arabada arabesk dinlemek, kadınlarına ağza alınmayacak küfürler etmek gibi bin tane huyları var, 1 köpekten nereye geldin diye şey etmeyin.

neyse çok uzattım. bu komşu beyefendi ne kadar asabi ve ne derecede komşuluk edilir birisi, tüm mesele burada yatıyor.
0
niye ama
(30.03.18)
Belki de komşunuz arıza bir tip diye evin fiyatı uygundur? Şüpheli yaklaşmak lazım, satın almadan önce komşunuzla gidip konuşun, hatta diğer komşularla da konuşun, belki söyleyecekleri vardır. Köpeklerin sahibi anlayışlı biridir belki, gerçi anlayışlı olsa küçük kafese dört köpek koymazdı.
0
Tutkun
(30.03.18)
cevap veren herkese teşekkür ederim. mahalle genel olarak sessiz sakin ve kendi halinde insanların olduğu bir yer. son kararı vermeden bir şekilde komşuyla tanışmak lazım kesinlikle.

köpeklerin de bu şekilde tutulması onlara eziyet. iki günlük gözlemim bu şekilde. komşuyla tanışmak son fikri verecek herhalde. umuyorum ki bu geçici bir durumdur.
0
🌸hobolo
(30.03.18)
hocam önemsiz gibi geliyordur belki size ama bunlar önemli ayrıntılar.huzur getiriyor.
0
birdposing
(30.03.18)
(2)

yurtdışında geçilen dersleri üniversitede saydırmak (master)

antikadimag
a bölümünde yüksek lisans yaparken b bölümünden free elective bazı dersler aldık. sonra a bölümünden master diplomasını aldık. akabinde türkiye'ye dönüp b bölümünden amerika'da aldığımız b bölümü electivelerini saydırıp ikinci master'ı yapabiliyor muyuz? dersleri sayarlar mı? okul sağlam. akredite s
a bölümünde yüksek lisans yaparken b bölümünden free elective bazı dersler aldık. sonra a bölümünden master diplomasını aldık. akabinde türkiye'ye dönüp b bölümünden amerika'da aldığımız b bölümü electivelerini saydırıp ikinci master'ı yapabiliyor muyuz? dersleri sayarlar mı?

okul sağlam. akredite sorunu falan yok.
0
antikadimag
(30.03.18)
o dersler master için gerekli ders yükünüzden fazla olan dersler miydi? zorunlu kredi kadar olan dersleri saymazlar, fazlası varsa sayabilirler- tabi okulun keyfine kalmış.
0
niye ama
(30.03.18)
Aynı üniversite başka enstitüde aynı hocadan alınmış dersimi ya da yüksek lisanslardaki zorunlu araştırma dersimi bile saymadılar daha önce sadece ingilizce aldığım için bi de türkçesini aldırdılar. Belli olmuyor. Biraz keyfe bağlı bu işler.
Ama lisanstayken ortalama bir özel üniversiteden ilk üçteki bir devlet üniversitesine pek çok ders saydırmıştım ama benden somra bölümüm yatay geçiş bile almayı reddetti. Yani şans ne yazık ki standartı yok.
0
kullanıcıadımbuolsun
(30.03.18)
(20)

Kadın arkadaşlara bi soru

noluyo yaa
Kaç kızla birlikte olduysam hepsi tipe önem vermediklerini söyledi bana. Gerçekten böyle bi olay var mı? Mümkün mü yani yoksa sığ gözükmemek için mi söylüyosunuz dürüst olun?
Kaç kızla birlikte olduysam hepsi tipe önem vermediklerini söyledi bana.

Gerçekten böyle bi olay var mı? Mümkün mü yani yoksa sığ gözükmemek için mi söylüyosunuz dürüst olun?
0
noluyo yaa
(29.03.18)
yalan söylüyorlar.
0
paudi
(29.03.18)
Valla genelde tanıdikça ortak zevkler/ yönler olduğunu gördükce ve iyi anlaştıkça karşındakinin tipi çok da göze batmıyor. Tabii çok aşırı kötü bir tip olmadigini varsayiyorum.
0
Amaranta ursula
(29.03.18)
O tipe önem vermeme konusu belli bir barajın üstünde geçerli. İnsandan insana değişen bir hilkat garibesi barajı, bir "sümük atmam" barajı var.
Kimi kadın da o barajın üstünde kalan, karşısına alıp koyabileceği seviyede gördüğü insanlarda tip 1. plana koymayabilir.

edit: Ben atladım ama soru baya sadece kadınlaraymış. "Tabii canım önemli olan insanın iç güzelliği" mesajları atmayın beyler rica ediyorum.
0
cay koy geliyorum
(29.03.18)
yalan
0
damla sakızlı dondurma
(29.03.18)
Tinderda hep asiri yakisiklilari begeniyorum, sevgililerimin hepsi ortalama ya da vasatti ama.

Yani aslinda bi iliskide tipe bakmiyorum, genel gecer seyler yasarken tip onemli oluyor.
0
kuehles blondes
(29.03.18)
Evet böyle bir şey var. Yoksa bu kadar yamuk yumuk herifin sevgilisi olur muydu?

Gerçi ben bir istisnayım. Bir erkekte en önem verdiğim şey tip.
0
i m cool with that
(29.03.18)
Bir kız arkadaşım bana böyle bir şey diyeceğine küfür etse daha iyi. Hazmetmesi zor bir laf.
0
idexo
(29.03.18)
Türkiye'de irilik daha önemli. Tipim iyi boyum da iyi (benden uzun kız senede iki tane belki görüyorum) ama iri bir insan değilim. Şöyle kemiklerim doğuştan kalın olsaydı ya da kas yapsaydım ohoohoo.
0
i was made for you
(29.03.18)
gayet de tipe önem vermeyen bi dolu kız var. açık açık da "x marka arabası olsun isterse ayı olsun" veya "devlet memuru olsun evi kira olmasın ne olursa olsun" diyen var
yahut unutmayın FETÖ binlerce insan evlendirdi bu memlekette, kızların da hiçbiri tipe bakmadı emin olun (bu çaprazlamalarda erkekler kız güzel olsun, beyaz tenli, ince belli, genç olsun derken erkekler için sadece doğulu olmasın, çok kardeş olmasın gibi kriterler vardı.) öğretmen, avukat, mühendis bu kızlar.
akademisyen arkadaşlar var, sadece diplomasına bakan.
var da var.
0
niye ama
(29.03.18)
hem yalan hem gerçek bu, duruma göre değişiyor.

ayrıca neden sığ gözükmek olsun ki tipe önem verdiğini ifade etmek, ülkemizdeki milyonlarca erkek sığ mı oldu şimdi?
0
yaraticinick
(29.03.18)
Hem olabilir, hem olmayabilir.

Notre Dame’ın kamburu gibi bir şekil bozukluğu ya da Ağır Yaşamlar’da bir sezonu geçirtebilir olmadığı sürece ya da tam tersi, görünce dağın taşın yerinden oynayacağı bir yakışıklılığı veya deli gibi bir şeytan tüyü yoksa insanların tipini çok da anlamıyorum. İnsanları siluet olarak görüyorum, ki zaten 4-5 kere görmeden de tanıyamam pek kimseyi. Hatta, ortam kalabalık olduğunda abimi de tanıyamadım. Milleti t-shirt’ten, monttan tanıyorum. Herkes birbirine benziyor bence ve tanımadığım herkes bir silüet sadece. İki ağız, iki kulak, bir burun, vb. İnsanlar konuştuklarıyla, söyledikleriyle yavaş yavaş tiplerini dolduruyor.

Yaşımdan dolayı böyledir diyecektim ama 20-22 yaşlarındayken Azra Akın dünya güzeli olmuştu ve o zamanlar Kıvanç Tatlıtuğ’la sevgililermiş. Tanımıyordum Kıvanç Tatlıtuğ’u. Beyaz Show’a çıkmıştı ve bir şeyler söylemeye çalışıyor, cümle kuramıyor; konuşması cok sıkıntılıydı. Oda arkadaşım “Dünyanın en yakışıklı adamı yeaaa” gbi bir şey dedi; adama baktım baktım “Konuşamıyor, bu mu yakışıklı” dedim. Meğer adam Best Model, vb. imiş o sıralar. Eskiden de varmış demek ki. Ha, Dean Winchester için iki bölüm içinde “Bu çok yakışıklı” dedim, öyle birkaç istisna oldu.

Hani sevgiliye “Sen Brad Pitt’ten daha yakışıklısın” dersin ve inanmaz ya, ama öyle görünüyor gözüme. Brad Pitt çevresinde haleyle dolaşmıyor ki benim gözümde. Sevgili ise parıl parıl parlıyor.

cay koy geliyorum’un dediği gibi bir baraj var. Barajdan sonrası çok bir şey fark etmiyor.
0
aychovsky
(30.03.18)
kadınların iki farklı tarzı var.ilki yakışıklı yüksek testosteron barındıran çekici adama karşı duydukları ilgi. bu ilgi aslında anlık ve genelde sadece çok genç kızlar bu tip adamlara aşık, olur aklından çıkaramaz. ya da o gece eğlenmeyi kafasına koymuş fırlama bir kadına iyi av olurlar. tabi bu adamı sadece şekil olarak analiz ettim yoksak kültürlü zeki biri ise o zaman ölümcül kombo.

ikinci tarzları ise daha derin ve kalıcı duygusal arkadaşlık-yakınlık-güven ilişkisi. bu ilişki öyle çok hızlı kurulmuyor ama kurulduğunda da oldukça kalıcı oluyor. işte kadınlar genelde ilk modlarını görmezden gelip bu ikinciyi hatırladıkları için tip önemli değil diyorlar. gerçi tip önemli değil deseler bile hepsinin bir tarzı var. bir kız arkadaşım için sakalsız bir erkek ile beraber olmak düşünülemezdi bir diğeri ise her daim chubby tipleri beğenirdi. çok nadir olarak tipleri birbirine pek benzemeyen erkeklerle çıkan kızlar da gördüm.

son olarak dış görünüşü sadece tip olarak değerlendirmemek lazım, dış görünüş aynı zamanda ait olduğun kültürün ve düşünme biçiminin de bi yansımasıdır. iyi spor giydirdğinde gayet yakışıklı olacak bir adam. cemaat abisi gibi mavi pantolon beyaz gömlek ve metal gözlükle bir de uygun şivede konuluyorsa brad pitt olsa dönüp bakmazlar. bir de bunun üstüne özgüven ve bunun beden diline yansımasını eklersen konu iyice karmaşıklaşıyor.
0
orpheus
(30.03.18)
Ben tüm samimiyetimle söylüyorum hiç öyle sığ bilmem ne derdim yok. Benim için tipten önce zekası, kişilik özellikleri geliyor bunlar bende ok ise tipi zaten aşırı ama aşırı (yukarıda bir üst duyuruda söz edilen di Maria gibi mesela) çirkin değilse sevgili olma engeli kalmıyor.
0
eksi sozlugun tatli insani
(30.03.18)
tipten cok sempatik olup olmamasi onemli sanirim. benim begendigim erkeklerin cogu arkadaslarim tarafindan yakisikli bulunmuyordu mesela ama bana asiri sempatik geliyorlardi. askin gozu kor dedikleri olayi da tecrube etmis olabilirim, bilemedim simdi :P
0
cocuklugundan optum seni
(30.03.18)
aychovsky +1
0
harekatamiri
(30.03.18)
tipe önem vermek, geri kalan hiçbir şeyi iyi olmasa da olur yeter ki yakışıklı olsun demek mi ? ya da tipe önem vermiyorum diyenler her baktıklarında çirkin buldukları insanlarla mı beraber oluyor ? hiç sanmıyorum. birçok kadın için ilk kriter tip olmayabilir ama mutlaka bir fiziksel çekim, beğeni vardır. aksi bana mümkün gelmiyor. bu beğeninin ölçütleri de herkese göre değişir.
0
aquarium
(30.03.18)
Sallamışlar bence.
0
Angelismeee
(30.03.18)
kablelvuku
(30.03.18)
@idexo, hahah iyi güldüm valla. Tipimle barışığım ama çok şükür :)
0
🌸noluyo yaa
(30.03.18)
tanıdığım bir kız arkadaş var, birkaç aya evlenecek ama sürekli erkek arkadaşının çirkin olduğundan ama onu sevdiğinden bahsediyordu. "çirkin ama ben seviyorum" diyordu. niye sürekli çirkin olduğunu vurgulamak istediğini ben anlayamadım ve özellikle soran olmadı ama bu kadar vurguladığına göre bir sıkıntı olduğunu veya ileride olacağını düşünüyorum.

bu durumda tip önemli olmasa da fiziksel olarak onu ona çeken bir şeylerin olması lazım.
0
dedimmidemedimmi
(30.03.18)
(4)

property wars

niye ama
TLC'de olan program bunun olayını bilen var mı?konsept şu: evin içini görmeden fiyat veriyorlar, açık arttırma oluyor, alıp renove edip satıyorlar. al-satçı abiler var. ne kadar iyi öngörüp kar edebilirse o kadar iyi.bu olay nedir? neden içini göremiyorlar. kim satıyor bu evleri? (örn. belediye mi b
TLC'de olan program bunun olayını bilen var mı?
konsept şu: evin içini görmeden fiyat veriyorlar, açık arttırma oluyor, alıp renove edip satıyorlar. al-satçı abiler var. ne kadar iyi öngörüp kar edebilirse o kadar iyi.
bu olay nedir? neden içini göremiyorlar. kim satıyor bu evleri? (örn. belediye mi banka mı?)
0
niye ama
(27.03.18)
Basit: adı üzerinde açık arttırma, mümkün olan en yüksek fiyata satmak amaç. O alıcılar da dediğiniz gibi kar etmeye çalışıyor. Adamlar evi görürse kafalarında aşağı yukarı bir rakam oluşur evin değeri ve maliyetlere dair, o yüzden göremezler. Açık arttırmayla evin içini göstermeden gerçek değerinden daha fazlaya satabilirler. O alıcılar da bunu telafi etmek için bir boya badana, 2-3 tamiratla makyajlanmış evi maksimum karla satmaya çalışıyorlar. yani herkes kendinden bir sonrakini kazıklamaya çalışıyor:)

O evlerin bir kısmı haczedilmiş evler bildiğim kadarıyla. (Aslında haczedilen malların satışı Türkiye'de de vardı, gene açık arttırmayla satılıyordu bildiğim - beyaz eşya vs. Ederi 100 lira olan bir eşya misal 30 lirayla açık arttırmaya giriyor, en yüksek rakamı veren alıyor; haczedilen eşya değerinin çok altında satılır).

Benzer şekilde Storage Wars var aynı kanalda ve gene görmeden açık arttırmayla depolardaki eşyalar satılıyor.
0
cymbelina
(28.03.18)
teşekkürler ama bu ekipler yarışmıyor ki
yani işte bu hafta en iyi teklif verip en iyi karı yapan şu oldu 1. oldu bu kadar para ödülü var, filan gibi bir şey yok
niye yapıyorlar o zaman bunu?

ayrıca anlamadığım bi kısım şu: bu -görmeden fiyat verilen- açık arttırma sistemi mi böyle (ABD'de) yoksa programa özgü mü böyle? ayrıca ilk fiyatı kim oluştuyor? zira pograma özgü olsa program paso bunlara ev mi buluyor?

haczedilen malların satışı Türkiye'de de var ama görmeden almak zorunda değilsiniz.
0
🌸niye ama
(28.03.18)
Görmeden almak, riske girmek işin rengi, tadı tuzu - sanırım çünkü sonuçta bir tv şovu.

Birinci oldu, ödül aldı vs yok ama o bölümde en yüksek karı şu contractor yaptı, şu zarar etti gibi sonuç açıklanıyor diye hatırlıyorum.

Görmeden alma kısmı programa özgü sanırım, diğer türlü saçma olur zaten. Diğer sorularınızın yanıtlarını bilemiyorum:)
0
cymbelina
(28.03.18)
Evleri banka satıyor, büyük ihtimalle haczedilen evler. Açık artırmaya çıkıyor ev fiyatları o semtteki ortalama fiyatlara göre belirleyip aşağıda bir fiyat yazıyorlar. Zaten evler kredisi ödenmeyen evler olduğundan banka zarar etmeyeceği fiyatı yazıyordur. Adamlara evi göstermek için bir sürü eleman lazım sürekli uğraştıracak ve evin içi kötü durumda ise satabileceğinden çok düşük fiyata gidip banka zarar edebilir. Bu sayede banka da maksimum karı en zahmetsiz biçimde elde ediyor.

adamların bu evleri alma sebebi ise tadilat yaptırıp satıp kar ediyorlar. adamların işi bu. zaten fiyatın kurtarmayacağını düşünenler artırmadan çekiliyor.
0
tantunizade murat efendi
(01.04.18)
(3)

Almanya - Aile Birleşimi Başvurusu hakkında bilgi alınacak yer

harmonikhakaret
Eyy Alamancılar,Eşim aile birleşimine başvurdu, bende blue kart var. Geçen hafta Almanya'daki Ausländeramt onayı Embassy'ye gönderdiklerini söyledi. Burada henüz bir hareket yok. Durumu sorabileceğimiz bir iletişim adresi (telefon, mail gibi) var mıdır?Teşekkürler
Eyy Alamancılar,

Eşim aile birleşimine başvurdu, bende blue kart var. Geçen hafta Almanya'daki Ausländeramt onayı Embassy'ye gönderdiklerini söyledi. Burada henüz bir hareket yok. Durumu sorabileceğimiz bir iletişim adresi (telefon, mail gibi) var mıdır?

Teşekkürler
0
harmonikhakaret
(27.03.18)
yanlış bilmiyorsam 1 haftada henüz bir yere soramazsınız ancak üzerinden uzun süre geçmişse bilgi veriyorlar.
cuma ve pazartesi de paskalyadan dolayı kapalı olurlar zaten umarım cumaya kadar bir cevap alırsınız.
şunu da unutmayın: sistem son 2-3 senede değişmediyse, almanya'da sistem hala fiziki belgeyle yürüyor: herşey kağıt. o kağıtlar ciddi ciddi taşınıyor bu ülkeden oraya oradan tekrar buraya vs.
0
niye ama
(27.03.18)
youtu.be Bugün böyle bir video gördüm, belki yardımı olur. (Videoyu izlemedim.)
0
austra
(27.03.18)
Cuma gunu onaylanmisti, bugun buyukelcilik kargoya verdi. (Soruyu dun sormustum)

Belki baskasi da benzer seyler ararlar
0
🌸harmonikhakaret
(28.03.18)
(1)

paypal üzerinden para alma

altin yumurtlayan lavuk
ben şimdi enpara kartımla yunanistan üzerinden sahte adres ve telefonla paypal hesabı açmıştım. sorunsuz bi şekilde ödeme yapabiliyorum paypal aracılığıyla. para alırken sorun çıkar mı peki?
ben şimdi enpara kartımla yunanistan üzerinden sahte adres ve telefonla paypal hesabı açmıştım. sorunsuz bi şekilde ödeme yapabiliyorum paypal aracılığıyla. para alırken sorun çıkar mı peki?
0
altin yumurtlayan lavuk
(23.03.18)
çıkar. türkiyedeki bir hesaba alamazsınız
ama yabancı banka hesabına alabilirsiniz.
0
niye ama
(23.03.18)
(7)

Filtre Kahve Makinesi

dostlarorkestrasi
Merhaba. Kahve konusunda çok tecrübeli değilim ama filtre kahve içmeyi seviyorum, eve bir makine almak istiyorum, bana işimi görecek bir makine önerebilecek kahve gurusu var mıdır? :)
Merhaba. Kahve konusunda çok tecrübeli değilim ama filtre kahve içmeyi seviyorum, eve bir makine almak istiyorum, bana işimi görecek bir makine önerebilecek kahve gurusu var mıdır? :)
0
dostlarorkestrasi
(21.03.18)
çekirdeği de kendin çekeceksen en iyisi delonghi'dir. latte sütünü de kendi hazırlayan bir modelini geçen ay aldım oldukça memnunum. fiyatı 3000 lira. yok ben latte sütünü kendim ayrı kaynatır köpürtür hallederim dersen 2000 lira civarına güzel makineleri var.

yok ben çekirdekle leblebiyle uğraşamam hem bayatlar hem de vakit nakittir düşüncesindeysen tchibo'nun kartuşlu makinelerini öneririm. latte köpüğünü kendisi yapan makine için 550 lira fiyat vermişlerdi geçen ay. kartuşları da oldukça ucuz. not: tchibo dünyanın en büyük üçüncü kahve üreticisi olduğu için gönül rahatlığıyla alabilirsin. ayrıca makine üreticisi de sadece kahve makinesi üreten bir firma ve bu konuda uzman. latte köpürtüsüz modelleri 300-400 civarında.
0
kjswbdlkjfdlkj
(21.03.18)
guru değilim
bir filtre bir ekspresso makinem var
saat ayarlı, değirmenli vs. makineler var, profesyonele yakın benimki daha normal kendi halinde bir makine :)
şunun gibi bir şey: www.hepsiburada.com

ben memnunum.
0
niye ama
(21.03.18)
ha evet bir de kapsüllü olanlar var- o zaman çeşitlilik de artıyor. ama ben onların sıkıştırılması işleminden hoşlanmıyorum.
çekirdeği öğütülmüş alıyorum şimdilik çünkü göçebe hayatı yaşıyorum
daha sonra ayrı bir değirmen alıp kendim çekebilirim diye düşünüyorum.
0
niye ama
(21.03.18)
Filtre kahveyi seviyorsan ve ağırlıklı olarak onu içeceksin git bir tane french press al veya basit bir kahve demleme cihazı. 300 liraya falan maksimum halledersin (tefal filan 200 lira civarı), evde baristalık mı yapıcanız anlamıyorum ki. ama diyorsan ki bütçe sıkıntım yok şu makineyi öneririm (git: urun.n11.com )
0
re noreno
(21.03.18)
French press ve Tchibo'dan cekilmis kahve diyorum ben ;)
0
chitosan
(21.03.18)
Sanırım duyuruda ki en gariban benim. Ben şundan aldım, yok plastiği kokuyor, yok camı çatlıyor yok boku püsürü diyeceklerdir bunun için sakın inanma. Ben çatır çatır kulanıyorum.

urun.n11.com
0
ugrcn
(21.03.18)
Buyrun kaynak

mokapota.com
0
ehu
(10.04.18)
(6)

koyunun olmadığı yerde keçiye abdurrahman çelebi derler

yazar yazmaz yazan yazar
tam olarak ne anlama geliyor? keçi neden koyundan daha verimsiz bir hayvan? ayrıca a.çelebi'nin konuyla alakası nedir?
tam olarak ne anlama geliyor? keçi neden koyundan daha verimsiz bir hayvan? ayrıca a.çelebi'nin konuyla alakası nedir?
0
yazar yazmaz yazan yazar
(21.03.18)
koyunun eti keçiden çok daha tatlı ve yenilebilirdir. keçi eti hiç yedin mi ya da yiyen birini duydun mu? düşük bir ihtimal.

ayrıca koyunun bir bakıma küçük ve kısa süreli bir yün fabrikası görevi görmesinin de etkisi büyüktür diye düşünüyorum. keçinin yine yün konusunda da bir iddiası yok.
0
no frost
(21.03.18)
koyun keçiden daha pahalı bir hayvan, onun için birbiri ile kıyaslanıyor.

@no frost:
-koyun eti keçi etinden daha makbul değil,
-keçi etini bütün akdeniz bölgesi afiyetle yiyor
-keçinin yün konusunda iddiası yok mu? tiftik ne türü kuzum?
0
babilbaligi
(21.03.18)
aslında daha verimsiz değil
keçi daha çok süt verir. keçiler dağ köylerinde tek alternatiftir koyunlar yarlardan uçar vb.
ama keçi etini ve sütünü herkes yemez içmez (insanlar koyun eti bile yiyemiyor) pazarı dardır, istisnai dağ köyleri /sarıkeçilli yörükler filan hariç olmak üzere anadolu koyunu keçiye üstün tutar.
a. çelebi denilen zatın konuyla ilgisini bilmiyorum muhtemelen ya saray çevresinden filandır bu adam ya da kadı madı birşeydir. bu özlü sözler onlardan türüyor hep.
0
niye ama
(21.03.18)
@bab

evet söylediklerimin hepsini akıl yürütme yoluyla söyledim, yani araştırmadan. hepsinde yanılıyorum olabilirim :D
0
no frost
(21.03.18)
@ babil
-daha makbul değil diyemeyiz bence. menteşe'nin yörükleri ile antalyanın tahtacı türkmenleri keçi yetiştiriyor ve yiyor, eyvallah. eskiden akdeniz/egeye doğru olan sahil bölgesi zaten (turizm filan yokken)çok matah bir yer değilmiş- zengin olan da keçiden üretimden değil kaçaktan denizcilikten ticaretten zenginmiş. adanada muğlada insanlar sıtmadan kırılıyormuş (muğlada yaşıyorum, memleketim adana tarafına yakın). aydın gibi ova yerler tutuluyormuş. verimsiz sahillerin kız çocuklara verilip onlardan damatlara geçtiğini herkes bilir. dağlarda kaç yörük çadırı varsa olan keçi o kadar. onlar da kendi kendini çeviriyor-muş.dediğim gibi keçiyi koyuna yeğleyen yörükler zaten var. ama sınırlı. hatta mesela köyceğizin filan yörükleri bilmiyor bile.

ben kendim yörüğüm. keçiyi koyunu bilirim. bizde de keçi sütü katılmaz koyun sütüne çünkü yoğurdun kıvamını değiştirir. ya yoksa keser yeriz. yenmez değil. ama tarla, bağ ekim dikimi yapılan bölgelerde keçi yetiştirmek büyük sorun. koyun gibi uysal bir hayvan değil. ama sürüye keçi koyarlar çünkü başı o çeker :P akıllı hayvan -kendi çıkarları doğrultusunda.

tiftik keçi yünü evet. sorun şu ama: tiftik keçisi çok nazlı bir hayvan. yün koyunu olan (karaman gibi) türleri tüm iç anadoluda yetiştirirsin ama öyle tiftik keçisini aldım kafama göre yetiştirdim olmuyor. ayrıca o dağda tepede hop hop zıplayan hayvanda öyle kilo kilo yün filan kalmıyor. yolunuyor. bizim keçilerimiz tiftik değil (her yerde olmuyor dediğim gibi) ama şöyle anlatayım: koyun yünüyle halı dokursun, kazak örersin. keçi yünüyle ancak çorap.

mersinden daha doğuda olan kesimi bilmiyorum. birebir görmedim yani. adıyaman hatay filan. bilen anlatsın.
0
niye ama
(21.03.18)
herhangi bi konuda iyi/olması gerektiği gibi standartlarda/işinin ehli/iyi insan veya şeylerin olmadığı yer ve durumlarda vasat/kötü alternatiflerinin baş üstünde tutulması mevzuuna deniyor diye biliyorum. daha çok kişiler için kullanılıyor.

hayvancılık ile bi ilgisi var mı bilmiyorum lafın.
0
yuto
(21.03.18)
(11)

pasaportun bitimine 2 ay kala Almanya

a man alone
yeşil pasaportu olan arkadaşım bugün Almanya'ya gelecek fakat pasaportunun bitimine 2 ay kalmış. gelebilir mi? sizce sorun olur mu? avantaj olur mu bilmiyorum ama kendisi doktor.
yeşil pasaportu olan arkadaşım bugün Almanya'ya gelecek fakat pasaportunun bitimine 2 ay kalmış.

gelebilir mi? sizce sorun olur mu? avantaj olur mu bilmiyorum ama kendisi doktor.
0
a man alone
(21.03.18)
türkiye'den çıkarmazlar onu.
0
nrmnm
(21.03.18)
türkiye'deki görevliler sorun çıkarmamış sanırım. ama bir görevli "Almanya'nın sizi alacağına inanıyor musunuz?" demiş.
0
🌸a man alone
(21.03.18)
en az 3 ay olması lazım. öyle değilse de doktor olmanın konuyla uzaktan yakından bir ilgisi yok :))))
0
kenarortay
(21.03.18)
sorun olmaz. vize verirken uzun süreli pasaport istiyorlar.
0
charlotte blanc
(21.03.18)
sorun çıkarmamış derken arkadaşınız şu an yolda mı? öyleyse bir kaç saate öğrenirsiniz zaten.

arkadaşımı daha kontuardan çevirip uçağa almamışlardı yeşil pasaportu 3 aydan daha kısa sürede bitiyor diye.
0
nrmnm
(21.03.18)
@nrmnm şu an havaalanında. henüz uçakta değil ama kontuardan geçmiş.
0
🌸a man alone
(21.03.18)
Kontuarda degil de pasaport kontrolden cevirme ihtimalleri cok yuksek.
Almanya cevirir tr cevirmezse zaten.

Doktor olmasi nasi bi avantaj saglayabilir ki? Bence daha bile kotu, doktor ama pasaportunu bile takip edemeyecek
Kisileri doktor yapmislar diye dusunurum ben.
0
kuehles blondes
(21.03.18)
Muhtemelen ya uçak kapısında yada Almanya'da geri çevirecekler.
0
tss
(21.03.18)
pasaport süresi hakkında bir bilgi göremedim ama kalacağı günden daha fazla pasaport süresinin olması iyi olur.

www.mfa.gov.tr

bence gene de risk almaya değmez, en azından 1 yıllık pasaport süresi olması iyi olur.
0
booty hunter
(21.03.18)
devlette çalışan kişilerin öğrencilikten ya da vb işlere göre farkı vardır diye düşünmüştüm. zaten geri dönecek olması açısından...

ama uçağa binerken gate'te sivil güvenlik kontrol etmiş ve Türkiye'den çıkamadı.
0
🌸a man alone
(21.03.18)
kontuar bakmıyor genelde pasaport süresine zaten
kapıdakiler bakıyor ve 3 ay sınırı var, aşağısını almazlar görevi ne olursa olsun. pasaportun süresi 3 aydan aşağı ise gidemezsin avrupaya bunu atlayan görevli görmedim ben şimdiye kadar - istisna gören olmuştur illa ki
kapıdakiler ayrıca vizene oturumuna da bakıyor. bilmedikleri türde oturumu olup göndermedikleri insanlara denk geldim :)
0
niye ama
(21.03.18)
(8)

İşverenler neden genellikle tecrübeli eleman ararken asgari ücret verir?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Uzun zamandan beri işsizim ve şimdiye kadar 4 aylık bir iş tecrübem oldu. 2016' da mezun oldum. Bu kadar uzun zamandan beri iş aradığım için piyasayı da gittikçe daha iyi çözmeye başladım. Burada dikkatimi çeken şeylerden birisi de neredeyse bütün ilanlarda en az 2-3 yıllık tecrüb
Merhaba arkadaşlar,

Uzun zamandan beri işsizim ve şimdiye kadar 4 aylık bir iş tecrübem oldu. 2016' da mezun oldum. Bu kadar uzun zamandan beri iş aradığım için piyasayı da gittikçe daha iyi çözmeye başladım. Burada dikkatimi çeken şeylerden birisi de neredeyse bütün ilanlarda en az 2-3 yıllık tecrübeli eleman aranması. Bu ister Kariyer.net olsun ister elemanonline olsun bütün kariyer sitelerinde geçerli.

Şimdi Kariyer.net' deki firmaların biraz daha kurumsal ve profesyonel olduğunu bildiğim için ücret bandı da asgari ücretin üzerinde. Bir de başka yerlerdeki ilanlara bakıyorum ki bunlar daha çok kobiler en az 2-3 yıllık tecrübeye -ki ortalama birisi bana göre o sürede "kurt" seviyesine gelir , asgari ücret yazıyor. Ve aranan niteliklerde üniversite mezunu, esnek çalışma saatlerine uyumlu, haftasonu çalışabilecek rerörö gibi akla mantığa sığmayacak şeyler var. Çok büyük kısmı yol vermiyor zaten.

Şimdi bunlar utanmadan ve hangi cüretle, hangi akla hizmet tecrübeli bir elemana bunları nasıl layık görür? Aklım almıyor bir türlü. Hiç biri de kalkıp "Biz bu b.ktan şartları sunuyoruz ama sana bunun eğitimini vereceğiz, seni yetiştireceğiz. Eğer istediğimiz seviyeye gelirsen hak ettiğin şartlarda çalışacaksın." demiyor. Bunu diyen çok az firma var. Kurumsallardan başka herkes asgari ücret veriyor ama tecrübeli istiyor. Ama olmayan şeyi istiyolar, her taraf tecrübesiz adam kaynıyor. Ellerinde böyle bir hazine dururken neden akla mantığa aykırı bir şey istiyorlar? Bu resmen " Hem karnım doysun hem pastam dursun." demek. Anlamıyor ben. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz peki?
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.03.18)
(bkz: arz)
(bkz: talep)
0
rentts
(19.03.18)
Sektor nedir?
0
ykyt
(19.03.18)
piyasa kötü azizim,hükümet politikaları,gelişmişlik,disiplin,düzenleme denetleme hiç biri tam değil.Tüm etkenlere karşın en rahat ülkeyiz.
0
kayranca-konarga
(19.03.18)
bunun sebebi tez konusu olur. işe alım sürecinde herkes binbir türlü yalanla kendinde olmayan nitelikleri sayıyor, ingilizcesi ingiliççe seviyesinde olan insanlar genelde "orta" diye yazıp geçiyor. veya xxx bir konuda niteliksiz ama fikri olan insanlar "işe bi gireyim de pratik yapa yapa öğrenirim" mantığıyla o konuda cidden bilgi sahibiymiş gibi cv dolduruyor ve/veya işverenle konuşuyor.

işveren tarafından baktığımızda ise "hiç" tanımadığı bir adama 3 4 k maaş vermek çok mantıksız. işe bir girsin "çalışan at yemini arttırır" kafası hakim. asgari ücret kötü bir para değil. çalıştığım şirkette yazılımcıları 2 bin maaşla işe alıp ilk 6 ay içinde maaşlarını 2 katına çıkarıyoruz. çünkü ilk 6 ayda belli oluyor ak göt kara göt. yoksa her gelene 4 5 k verseler adamın nitelikli olup olmadığını anlayana kadar 30k para gitmiş oluyor. ben şirket sahibi olsam ben de asgari ücretle işe alım yapardım, veya şu anki durum göz önüne alınırsa 2k ile. ilk 6 ayda maaş zaten olması gereken seviyeye gelir, gelmiyorsa sıkıntı büyük oranda çalışandadır. eğer hala o maaşa orada duruyorsa çalışan da aslında çalışmadığını ve niteliksiz olduğunu biliyordur :)
0
Tears of Devil
(19.03.18)
Tears'ın dediği doğru
sadece beyaz yaka da değil mavi yaka da öyle
elektrik ustası alıyorsun, bak usta bu güya, onu biliyor musun "biliyorum", bunu yapabilir misin, "yaparım".
Adamı 1 işe gönderecek oluyorsun "abi yapamam" neden koçum? "abi ben o işten anlamam".
işe girene kadar herkes her şeyi bildiğini iddia ediyor.
ben freelance çalışıyorum o yüzden sürekli bir iş alma/yapma yaptırma durumu var
öyle şeyler görüyorum ki
adam iş istiyor CV'si yok, CV'ye baksan kraliçe Elisabeth halt etmiş öyle İnglizce biliyor, 2 satır yazısını okuyunca görüyorsun ki anadolu lisesi terk.
Tabi ücretler düşük, üniversite mezunu insanların asgari ücrete çalışması acı ama insan kalitesi de düşük, çok kalifiye insan çalıştıracak yaratıcı/üretici bir iş piyasası da yok.
0
niye ama
(19.03.18)
istanbulun avrupa yakası bak anadolu bile değil avrupa yakası. 5 yıllık deneyim sahibi mühendise 2000-3000 lira arası teklif ediyorlar.. ailenle yaşamıyorsan, kira falan vermeye kalkarsan yaşayamazsın ölürsün.

bak mühendislik bitirmiş adam öküz olsa 5 yıllık bir deneyimi varsa işi öğrenir ama aç gözlü patron ya da ik her kimse 2000 lirayı teklif ediyor utanmadan sonra iş arayanlar çok rörörö.
0
blue eyes white dragon
(19.03.18)
@rentts İktisattan hiç bu kadar nefret etmemiştim.

@j rr tolkien hayranı Amaçları oysa bile biraz göstermeden sömürmeliler. Bunlar resmen göstere göstere sömürüyolar.

@ykyt Genel olarak sordum, sektör fark etmiyor. Çünkü her sektörde var.

@kayranca-konarga Şirketlerle devlet arasındaki bu boş beleş ilişkiye "Tam dayanışma" deniyor sanırım.

@tears of devil Görüşünüzde yer yer haklı olduğunuz noktalar olmasına rağmen tam bir "şirket yetkilisi" görüşünü aktarmışsınız. Adayların olmadıkları halde kendilerini daha üstün göstermeleri, "hele bi kapağı atayım da sonra bakarız" kafaları falan bilinen bir gerçek ama burada biraz ciddi oranda genelleme mevcut bana göre. Mesela "İlk 6 ayda ücret artışı olmadıysa sıkıntı büyük oranda çalışandadır." demişsiniz ama ülkemizde esnaf kafasındaki işverenlerin çoğunlukta olduğunu da unutmayalım.Çoğu "Bu eleman üzerinden nasıl daha çok kazanç elde ederim?" kafasında oluyor.Diğer görüşünüze gelirsek "Bir süre geçtikten sonra hala düşük ücretle çalışmaya devam eden eleman niteliksiz olduğunu kabul ediyordur." demişsiniz ama ya iş bulamamaktan korkup kalıyorsa? Asgari ücret konusuna gelirsek 1600 TL nedir ki? Temel şeyleri hesapladıktan sonra geriye kalan para kalıyor mu? Kalsa da ne kalıyor?

Tecrübeli aday kısmına gelirsek de bence bazı uygulamalı test geçirilmeli adaylar.

@niye ama Bence Tears of Devil' a dediğim gibi bol keseden atan adaylar çok ama bence bunun önüne uygulamalı testlerden geçirilmeli adaylar.

@blue eyes white dragon Adamların tek amacı karın doyasıya adam çalıştırmak. İş etiği denen bir şey yok. O kadar sene okuyorsun, o kadar yıl çalışıyorsun, adamın teklif ettiği ücret küfür gibi. Bunu yapmaktaki motivasyonları ne çok merak ediyorum.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.03.18)
tahminimce:
-akıllı bir patron iyi elemanını kaybetmek istemez, şartlarını piyasa üstünde tutar.
-asgari ücret ve bi tık üzeri çalışan adam zaten belli bir know how gerektiren kritik bir iş yapmıyordur, yani o gitse bi başkası aynı fiyata çalışacaktır ( ofis işleri, hizmet sektörü , veri girişi vs.)

eğer düşük ücretle girdiğinizde piyasa ortalamasının altındaysanız konuşun artış isteyin verilmiyorsa siz artık tecrübe kazandınız, daha iyi bir yere geçebilirsiniz demektir.

unutmayın 2 bin net alıyorsanız, patrona maliyeti ( yol ve yemeği de ayrıca veriyorsa) aylık kabaca 3500 civarıdır.
0
technicalte
(19.03.18)
(3)

Sevgili çevirmenler CAT tool'lar hakkında bilginiz var mı?

binder dandet
hala pen paper ya da word mu yapıyorsunuz? amelelik gelmiyor mu?hangi cat tool kullanıyorsunuz?
hala pen paper ya da word mu yapıyorsunuz? amelelik gelmiyor mu?

hangi cat tool kullanıyorsunuz?
0
binder dandet
(19.03.18)
Trados kullanıyordum bana kullanışlı gelmedi. Word ile yola devam.
0
bad boy for life
(19.03.18)
şu anda kullanmıyorum ama memsource kullandım en son, bulut tabanlı. biraz ağır ama ortak kullanım açısından kolay, tarayıcıda açıp kullanabilmek kullanışlı.
0
Bruce
(19.03.18)
SDL/trados (2006dan 2014'e kadar versiyonları)
memoq
bu ikisi %90a karşılık gelir
accross
Almanya isityor bunu genelde
XTM
kullanan 1-2 müşterim var
idiom worldserver
google translator toolkit
projeye göre.
ve tabi bazen tek projelik kullandığım tool'lar olabiliyor.
0
niye ama
(19.03.18)
(4)

kiracisi olup kirada oturmak

brnbrs
ben kirada oturuyorum ama şimdi küçük bir ev alıp kiraya verdik,ordan aldığımız kiranın üzerine ekleyip oturduğum eve vericez.Ben bunu devlete nasıl birdiricem ve vergi vermem gerekiyor mu ?
ben kirada oturuyorum ama şimdi küçük bir ev alıp kiraya verdik,ordan aldığımız kiranın üzerine ekleyip oturduğum eve vericez.

Ben bunu devlete nasıl birdiricem ve vergi vermem gerekiyor mu ?
0
brnbrs
(15.03.18)
beyanname vereceksin (internetten yapılıyor)
orayı gerektiği gibi dolduracaksın
atıyorum 10 bin lira kira geliri aldım
ama 15 bin lira ben kira verdim şeklinde
herşeyi doldurduktan sonra vergi belli oluyor, senin durumunda vergi çıkmaz.
0
niye ama
(15.03.18)
Şimdi anlamadığım diğer konu 2017 kira geliri diyor ben daha yeni kiraya verdim nasıl olacak?
0
🌸brnbrs
(15.03.18)
2018 gelirini 2019'da beyan edeceksin.
0
niye ama
(15.03.18)
Her sene bir önceki yılın kira geliri beyan edilip vergisi ödenir. Bu sene yapılacak birşey yok.
0
mikro patlama
(15.03.18)
(1)

Yurtdışı Doktora Sigorta

kizil sakalli sari
Avrupa'da yapılan doktoralar sigortalı çalışmaya sayılıyor mu? Daha önemlisi yurtdışındakilere uygulanan bedelliye sayılıyor mu, bilen var mıdır?Örneğin Almanya'da TV-L 13, 75% skalasında çalışınca ya da İsviçre'de "doctoral assistant" olarak maaş alınca ya da Hollanda'da "PhD Candidate salary" alır
Avrupa'da yapılan doktoralar sigortalı çalışmaya sayılıyor mu? Daha önemlisi yurtdışındakilere uygulanan bedelliye sayılıyor mu, bilen var mıdır?

Örneğin Almanya'da TV-L 13, 75% skalasında çalışınca ya da İsviçre'de "doctoral assistant" olarak maaş alınca ya da Hollanda'da "PhD Candidate salary" alırken ["in accordance with the collective labour agreement for Dutch universities (CAO- NU)" diyor] ...
0
kizil sakalli sari
(13.03.18)
Almanya için vizeniz öğrenci değilse arbeitsvertrag varsa sayilir 3 yila
Önemli olan maaş değil önemli olan oturumu çalışma izniyle alıyor olmanız
0
niye ama
(13.03.18)
(5)

bilgisayar mühendisliği diploması

tchuck
28 yaşındayım ve bu seneki öss'ye giremeyecek olsam da seneye mutlaka girip en azından barajı geçmeyi düşünüyorum. burada ihtiyacım olan tek şey bir bilgisayar mühendisliği diploması. o yüzden işin niceliğinin bir önemi yok benim için. bunu sağlamak için;1. istanbul içinde özel üniversitelerin ortal
28 yaşındayım ve bu seneki öss'ye giremeyecek olsam da seneye mutlaka girip en azından barajı geçmeyi düşünüyorum.

burada ihtiyacım olan tek şey bir bilgisayar mühendisliği diploması. o yüzden işin niceliğinin bir önemi yok benim için. bunu sağlamak için;

1. istanbul içinde özel üniversitelerin ortalama fiyatları ne oluyor?
2. uzaktan eğitim, açıköğretim vb. gibi durumlar var mı, varsa hangi üniversitelerde genelde ne tür şartlarda oluyor?
0
tchuck
(03.03.18)
Ahmet yesevi üniversitesinde vardı sanırım bi bak istersen.
0
bayc
(03.03.18)
sen takıntı yaptın bu diplomayı
şunu dene (en işini gücünü engellemeden olabilecek) 2 yıllık programlar var- muhtemelen eşek bağlasan mezun oluyordur- belki açıktan da olanı vardır
sonra bunların dikey geçisi oluyor bilgisayar mühendisliğine
0
niye ama
(03.03.18)
ahmet yeseviden para basıp yapabilirsin. istanbuldaki apartman üniversitelernde de çok uğraştıracaklarını sanmam pratikte parayı basıp diploma alırsın.
0
kveldulv
(03.03.18)
@bayc +1
0
cursor
(03.03.18)
rhan
(03.03.18)
(3)

YTÜ Yüksek Lisans İlişiğim Kesilmiş

ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
Bütün dersleri tek seferde vermiştim ama bazı nedenlerden dolayı bitirme ödevimi yapamadım. Vaktim yoktu maalesef.Şimdi ilişiğimi kestiklerine dair senato kararını mailime göndermişler. Bu kadar emekten sonra biraz acıttı doğrusu.Şimdi ne yapabilirim, bir af mı bekleyeceğim? Ya da yeniden kaydolmayı
Bütün dersleri tek seferde vermiştim ama bazı nedenlerden dolayı bitirme ödevimi yapamadım. Vaktim yoktu maalesef.

Şimdi ilişiğimi kestiklerine dair senato kararını mailime göndermişler. Bu kadar emekten sonra biraz acıttı doğrusu.

Şimdi ne yapabilirim, bir af mı bekleyeceğim? Ya da yeniden kaydolmayı başarıp tüm dersleri saydırıp sadece ödevi mi tamamlayacaüım?
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(16.02.18)
Yüksek lisansta tüm dersi verdikten sonra daha ne ödevi onu anlamadım. Ders bitince teze geçmenizi lazım. Sanat filan mı alan?
0
niye ama
(17.02.18)
Tezsiz yüksek lisanstı, işletme yönetimi. Sonunda bitirme ödevi oluyor bir tane. Kredisiz bir ders, sadece geçtin kaldın notu veriliyor.
0
🌸ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(17.02.18)
bir daha başvurun aynı bölüme, aldığınız dersleri saydırın.
0
blue eyes white dragon
(17.02.18)
(4)

soy bilgisi

in vino veritas
tabloda anlayamadigim bir konu var, merak ettim cok. diyelim ki buyuk buyuk dedemiz atiyorum sirbistan dogumlu gorunuyor, anne babasinin cocuklarinin vs. hepsinin dogum yeri sirbistan. ama kutuk sivas yaziyor. o kisi orada dogmus belli ki orada yasamis, muhtemelen orada ölmüş. kutugu nasil sivas olu
tabloda anlayamadigim bir konu var, merak ettim cok. diyelim ki buyuk buyuk dedemiz atiyorum sirbistan dogumlu gorunuyor, anne babasinin cocuklarinin vs. hepsinin dogum yeri sirbistan. ama kutuk sivas yaziyor. o kisi orada dogmus belli ki orada yasamis, muhtemelen orada ölmüş. kutugu nasil sivas oluyor ben nereyi anlayamadim acaba?

baska birinde de anne babasinin, esinin ve cocuklarinin hepsinin dogum yeri sivas olan buyuk ninenin dogum yeri sirbistan, o nasil oluyor? anne babasi sivasta dogmus, buyumus, evlenmis, bu kadini gidip sirbistanda dogurup geri sivasa mi getirmis?

bu arada laf sokmaya kalkisacaklar icin ön edit: bunlar benim listemde degil internette paylasilan listelerde gordum merak ettim nasil oluyor diye.
0
in vino veritas
(16.02.18)
Bildiğim kadarıyla o zamanlar devlet belirli şehirlere gönderiyordu göçmenleri. Örnek vereyim benim ilk 4 sıra kafkasya. 1864 ten sonra geldik anadoluya. Kayseriye gönderdikleri için kayseriye kayıtlıyız hala daha kayseri. Bi de muhtemelen hemen ilk gelindiğinde kaydedilmemiştir. Daha sonradan muhtelen kayıtlara sivas olarak geçmiştir. Benimki öyle en azından.
0
vivalaaj
(16.02.18)
orada doğmuştur sadece. muhtemelen burada ölmüştür. buraya göçtükten sonra kayıtlara girmiştir.
0
iddaaci
(16.02.18)
Doğum yeri Sırbistan görünüp kütük Sivas olan kayıt Sırbistan'dan kütük taşıma şeklinde sivas'a getirilen kayıt.
Kütüğü tümden taşıtabiliyorsun. yani eskiden taşıtılıyordu hala devam ediyor mu bilmiyorum.
Atıyorum kütüğün Aydın'da sen Muğla'ya yerleşmeye karar verdin. Nüfüs memurluğuna gidip kütüğü Muğla'ya taşıtıyordun. Bi işlem için o kadar yol gitmen gerekmiyordu.

İkinci soruda gidip çocuk orada doğmuş da olabilir kayıt hatası da olabilir. Nüfus kayıtlarında hatalar olabiliyor, gidip düzeltebilirsiniz gerekliyse. Benim babaannemim ölüm tarihi 5 sene hatayla yazılmış mesela.
Düzeltilmesini istediğiniz kayıt için dilekçe vereceksiniz, arşive yönlendirecekler, arşivden doğrusunu bulup hatalı kayıdı düzeltiyorlar.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(16.02.18)
Birincisi kütük taşıma gibi. Eskiden başka nüfus dairesinde işlemlerin çoğu yapılmıyordu.
İkincisi muhtemel büyük nineler tr ye gelirken nüfus cüzdanları yokmuş veya o eski cüzdanları göre değil tr de çıkann cüzdana göre doğum yerini kafalarından yazmışlar. Benim doğum yerim de nüfus cüzdanı mda yanlış yaziyor neden çünkü sonradan çıkarmışlar. Sonradan çıkan cüzdanlarda doğum yeri kütük neredeyse orası oluyor.
0
niye ama
(17.02.18)
(3)

Kolsuz agop haberinden sonra aklıma geldi

theconqueror
Geçtiğimiz günlerde haberi çıkan yine ünlü Rum bir doktor vardı, kalp cerrahı mıydı ölmüş müydü tam hatırmayamadım bi hatırlatabilir misiniz?Eskiden ülkemizin kültürel olarak bu kadar çeşitli olduğunu okudukça şaşırıyorum.
Geçtiğimiz günlerde haberi çıkan yine ünlü Rum bir doktor vardı, kalp cerrahı mıydı ölmüş müydü tam hatırmayamadım bi hatırlatabilir misiniz?
Eskiden ülkemizin kültürel olarak bu kadar çeşitli olduğunu okudukça şaşırıyorum.
0
theconqueror
(13.02.18)
buldum: Prof. Dr. Afksendiyos Kalangos
0
🌸theconqueror
(13.02.18)
cilt doktoru
0
try again fail again fail better
(13.02.18)
Ereğlinin bütün eski, düzgün doktorları Ermeni. (bilmeyene not: konya ereğli tarih boyunca pek türkmen yerleşkesi olmamış, türkler çooook sonradan gelmiş)

Türkler at üstünde ok atarken yahut o beyin bu beyin emri altında kılıç sallarken bu adamlar yerleşik yaşıyormuş, avukat, doktor oluyormuş.

Benim hiç dedesi doktor olan türkmen/yörük arkadaşım yok. dahası dedesinin/nenesinin nüfus cüzdanı olmayan var :P ama anadolunun eski yerleşik sakinlerinde bu tür sorunlar yok. Onlar bizden bin sene filan daha eski kentsoylu.
0
niye ama
(13.02.18)
(13)

nevşin mengü'nün süt yorumu

demirr
aşağıdaki linkte uzun uzun anlatıyor. özetle tam vegan olmadan önce süt ve süt ürünlerini tüketiyormuş. sonra yaptığı araştırmada memelilerin her zaman süt üretmediğini, sadece hamile kaldığında yavrusuna vermek için süt ürettiğini öğrenmiş. diyor ki; "o hayvanlara zorla tecavüz ediliyor,hamile bıra
aşağıdaki linkte uzun uzun anlatıyor. özetle tam vegan olmadan önce süt ve süt ürünlerini tüketiyormuş. sonra yaptığı araştırmada memelilerin her zaman süt üretmediğini, sadece hamile kaldığında yavrusuna vermek için süt ürettiğini öğrenmiş. diyor ki; "o hayvanlara zorla tecavüz ediliyor,hamile bırakılıyor ve yavrusundan ayırılıyor. ürettiği sütü de insanlar içiyor" bu gerçeği öğrendikten sonra süt ürünü tüketememiş ve tam vegan olmuş. soruya gelirsek;

inekler her zaman süt üretmez mi yahu? yanlış mı biliyoruz? 2-3 yıl doğum yapmayan inek de sağılıp sütü alınıyor diye biliyorum.

ne diyorsunuz?

video: www.youtube.com
0
demirr
(09.02.18)
Hayvanın doğum yapması lazım süt vermesi için. Nasıl ki insanlar da doğumdan 2-3 yıl sonra dahi süt veriyorsa aynı şey inekler için de geçerli. Düzenli ve sistematik olarak inekler tecavüze uğruyor ve bebekleri kendilerinden uzaklaştırılıp sütleri insanlar için sağılıyor. Bu doğru.
0
bos gezenin bos ustasi
(09.02.18)
yanlış biliyorsunuz
bebeği olmayınca sütleri olmuyor
yalnız "tecavüze" uğramak da biraz fazla değil mi? kedi köpek nasıl kızışıyorsa inekler de kızışıyor, bizim tabirimizle "boğasıyor".
0
niye ama
(09.02.18)
bu veganlar bir garip. hayatlarında hiç inek görmedikleri ortada.

Boğalar normalde birbirlerine bile hallenecek kadar azgın hayvanlar. İnekler sanki bir çocuk yapıp kariyer kasacakmış da insanlar onları hamile bırakacakmış gibi hikayeler uydurmuşlar kendi küçük dünyalarında.
0
catch the arrow
(10.02.18)
teknik olarak tecavüz sayılabilir çünkü, büyük tesislerde bu birleşme işini ineklerin ve boğaların keyfine bırakmıyorlar. belli bir takvim içerisinde, spermi boğadan (zorla) alıp ineğe (zorla) enjekte ediyorlar diye biliyorum. inekler, ellerine boğa eli değmeden hamile bıraktırılıyorlar. bunlar için özel cihazlar da var.

hayvancılığı çok bilen arkadaşlara duyurulur :)
0
herhaltibiliyoring
(10.02.18)
/Mermize
Sanırım çiftlik hayvanlarının dışarıda otlayan çok mutlu inekler olduğunu düşünüyorsun. Neyse bir üstteki yazar cevaplamış.

Hayvancılık endüstrisinde çalışmış, sonunda vegan olmuş biri olarak tavuk, koyun, inek farketmez bir entegre tesis görmeni tavsiye ederim intansif üretim neymiş görürsün. İmkanın yoksa buyur burdan bak; m.youtube.com

Bizim köyde bu yok yaklaşımı doğru değil eğer öyle bir düşünce içindeysen çünkü 80 milyon insanı ekstansif(seyrek doğala yakın üretim) hayvancılık ile beslemek imkansız. Türkiye'nin tamamı mera olsa bile zor ki zaten değil.

Görüntüleri izleyin, kapatmayın. İzledikten sonra gidin süt et yumurta gömün. Ama izleyin önce.
0
bos gezenin bos ustasi
(10.02.18)
Yemek düzenim ve alışkanlıklarım sebebiyle vegan olmaya ne çabaladım ne de öyle bir umudum var. Ama şu "hayvancılıktan anlayan" arkadaşlar ne kadar "zeki". Hiç mi endüstriyel hayvancılıktan haberiniz yok, hiç mi kapitalist üretim/nisbi artı değer üretimi üzerine bir şeyle karşılaşmadınız, hiç mi üst düzey endüstriyel fabrikadan, sabit sermayeden bir bilginiz yok? Evet zaten kar içinde yüzen endüstriyel hayvancılık sektörü senin anneannenin yöntemlerini izliyor. Anneannenin ahırından insanlığın süt ihtiyacı karşılanıyor. Millet veganlığa duyduğu nefreti saçmak için göz göre göre aptallaşıyor.
0
protector
(10.02.18)
tecavüz videosu izlemek isteyenler tık tık: www.youtube.com
0
nugre tias
(10.02.18)
Doğada kendi halinde yetişmesi gereken bitkileri endüstriyel üretim tesislerinde istekleri dışında, sıkış tıkış ve mevsimine uygun olmadan üretmek de tecavüzdür. Bitkilerin yaşama haklarına saygılı olmalıyız. Veganların bitkilere tecavüzü artık son bulmalı.
0
catch the arrow
(10.02.18)
Komik tezlere devam mı yani? Evet, endüstriyel tarım üretiminin de tatlı su kaynaklarını, tropik ormanları, tarım yapılabilir arazileri ve sonuçta bütün ekosistemi nasıl bozduğu da ortada. Ben yalnız herhangi bir veganın endüstriyel tarıma önem verilsin dediğini görmedim.

Muhteşem bir "tez", 10/10. Başarılarının devamını dilerim. Bayılıyorum reaksiyoner tepki verirken salaklaşmayı izlemeye.
0
protector
(10.02.18)
Bunun için sütü tamamen reddetmek mi gerekiyor? Eski usül çiftlikler var, oradan getirtebilir. Yeni doğan dana bir süre zaten anne sütü emiyor, o ineğin sütü sağılmıyor. Dana ek gıdaya geçince de sütünü insan almaya başlıyor. Bu şekilde elde edilen süte de mi karşı veganlık?
0
uepuey
(10.02.18)
/Uepuey
Veganlık bir din veya sabit bir düşünce değil. Kimi veganlar bal yer kimisi reddeder. Kimi veganlar köy tavuğu yumurtasını yer kimisi yemez. Mesele şudur genellikle; ben doğaya ve hayvanlara zarar vermeden veya en az zararla nasıl yaşarım?

Ayrıca vegan olmanın farklı motivasyonları da var. Etik kaygılar umrunda olmadan sırf sağlıklı olduğunu düşündüğü için vegan olanlar da var. Ki buna vegan diyet diyorlar. Kimisi tamamen çevresel kaygılarla vegan olur(karbon ayak izi, küresel ısınma, kaynakların yanlış kullanımı vb) kimisi de hayvan sömürüsüne karşı olduğu için vegan olur. Veya birkaç nedenden ötürü.
0
bos gezenin bos ustasi
(10.02.18)
Konuyu ta vegan olacaksiniz ya da hayvanlar olsun diye anlayan embesiller olmasa keske! Konu endustriyel hayvanciligin hayvanlara yaptigi iskenceler. Insanlar da buna tepki gosterip vegan oluyor.

Sizden bir sey istenmiyor! Insanlar protesto ediyor ve bunda haklilik paylari cok yuksek.

Eger protesto eden haklarini arayan insanlar olmasaydi birakin vegan sutu icecek inek sutunu bile bulamazdiniz.
0
Traveller
(10.02.18)
Dolabınızdaki süt, fabrikadan geliyor ve büyük ihtimalle tecavüzün sonucu www.youtube.com

buna kayıp gönderge deniyor. İçtiğiniz sütün aslında o boy boy reklamlarda gösterilen mutlu ineklerle dolu çiftlikten -hatta ineğin iyiliği için süt sağılıyor , sağılmasa hasta olacak- geldiğini düşünüyorsunuz. Ama öyle değil.

www.youtube.com

böyle küçücük kutulara hapsediliyor inekler.

O ineğin orda olmasının sebebi zaten sizin sürekli süt alıp o sisteme destek olmanız. Ben süt almasm, ineğin sütleri sağılmayacak hasta olacak diye bir şey yok. Almasan o inek orda olmayacak belki.

Kırsal yaşamındaki gibi elle sağım da olsa özgürce de dolaşsa, inek bir eşya olarak kaynak olarak görüldüğünden, biz bunu etik bulmuyoruz. İneğin vücut bütünlüğüne bir müdahale, onun malını çalmak olarak görüyoruz.
0
Cursed Chico
(12.03.18)
(10)

Şehit olan dedeler, dedelerimiz...

efreet sultan
Ailede yıllardır bi "dedenin dedesi çanakkale, diğeri sarıkamış'ta şehit oldu" muhabbeti vardı. sarıkamış'taki için ya dondu ya da hastalıktan öldü denirdi. şimdi e-devlet'ten bakınca harbi doğruymuş bu olay.babasının babasının babasının babası (dedemin dedesi) 8 nisan 1916 olarak yazıyor ölüm tari
Ailede yıllardır bi "dedenin dedesi çanakkale, diğeri sarıkamış'ta şehit oldu" muhabbeti vardı. sarıkamış'taki için ya dondu ya da hastalıktan öldü denirdi. şimdi e-devlet'ten bakınca harbi doğruymuş bu olay.

babasının babasının babasının babası (dedemin dedesi) 8 nisan 1916 olarak yazıyor ölüm tarihi. 23 yaşında ölmüş. sarıkamış harekatında değildi o zaman. büyük ihtimalle hastalıktan, erzurum taraflarında öldü. Erzurum Taarruzu 10 Ocak - 16 Şubat 1916 tarihleri arasında olmuş. Bu adam acaba Ruslar'a tutsak düşüp hastalanıp mı öldü? Kaydı, mezarı filan yoktur heralde?

bir tane de babasının babasının annesinin babası var. bunda sadece 1915 yazıyor. bu kesin çanakkale'de gitmiştir. 32 yaşında şehit olmuş. ayı yazsaydı hangi muharebede gittiğine de bakacaktım.

Giden gitti, fazla deşmeye gerek yok ama yine de bi değişik oldum. özellikle 23 yaşındaki dedeme. onun tek oğlu varmış. ordan devam etmiş soyumuz.

sizin var mı böyle bilmeyip de bu sonuçlardan sonra öğrendiğiniz şehitleriniz?
0
efreet sultan
(09.02.18)
baba tarafından dedemin babası ve amcası için de aynı şeyler söyleniyordu ailenin yaşlıları tarafından. çanakkale'ye gitmişler ve bir daha dönmemişler. henüz bebek filan olan dedem, annesinin ailesinin memleketi olan şu anki köyümüze gelmiş falan.

giremedik ki siteye. kaldırmışlar zaten.
0
runagain
(09.02.18)
büyük dedem yemen'de şehit oldu derdi hep babam. dün baktığımda ölen herkes için en azından yılları yazıyordu. o dedem için sadece öldüğü yazılıydı.

zaten anlatırken de hep "yemene gitti bir daha da gelmedi" derlerdi.
0
akatreil
(09.02.18)
ben de duyuruyu görünce baktım

01.07.1885 - 00.00.1912 bu 00 sanırım onu ima ediyor biraz.

eşinde de dul yazıyor.

ayrıca bunlar da var

01.07.1890 - 2.05.1919

01.07.1877 - ölüm tarihi yok ölüm yazıyo sadece, bu da muallak, belki savaşta kaybolmuştur.
0
Photographer
(09.02.18)
@Photographer

balkan savaşları'dır o zaman.
0
🌸efreet sultan
(09.02.18)
özellikle sarıkamış gibi binlerce kişinin öldüğü yerde öldüğü gün kaydını girdiler mi acaba?

tarihçiler bilir belki acaba ne zaman kimliklere bakıldı, ne zaman rapor tutuldu?
0
niye ama
(09.02.18)
efreet sultan, balkan savaşı olabilir trakyalıyız. öteki ikisi ne

ayrıca yazmadım ama çok genç yaşta ölen kadınlar da var, artık savaştan hasar aldıkları için mi, yoksa savaşa katıldıkları için mi bilmiyorum, 5 kişi gitmiş bizden özetle.
0
Photographer
(09.02.18)
@Photographer

valla yine savaşla alakalıdır. ülke zaten 10 yıldır savaş halinde. hastalık, yokluk sebeblidir yani yine.
0
🌸efreet sultan
(09.02.18)
arkadaşım tsk nın sitesinde şehit sorgulama sayfası var ona bakın dedi.

ekşi de dün birisi paylaşıp görmüş.

www.msb.gov.tr

ayrıca

uyg.tsk.tr
0
Photographer
(09.02.18)
Ben kayıtlara bakmadım. Anneanne tarafından dedelerimin savaşıp gazilikle döndüklerini biliyorum. Annemin baba tarafından dedelerim üst düzey subay, onlar da savaşa katılmış ve sağ olarak dönmüşler. Annemin babaannesine Atatürk tarafından verilmiş teşekkür mektubu var, orduya maddi katkılarından ötürü.
Sizin durumunuza gelince; düzenli ordu ile askere giden herkesin TSK'da kaydının olması gerekiyor. Bu kayıtları ne derecede paylaşırlar bilemiyorum. TSK dedim ama buna Osmanlı ordusu kayıtları da dahildir. Bahsettiğiniz Çanakkale ve Sarıkamış savaşları Osmanlı Ordusu savaşları olduğu için buraya katılan bütün askerlerin yazılı kaydı vardır. Kurtuluş savaşı için aynı hüküm geçerli mi bilemeyeceğim.
0
SiyamkedisiZorro
(09.02.18)
8 nisan kesin olarak öldüğü günü ifade etmiyor olabilir. Savaş zamanı sonuçta. Belki misal kasım ayında komutanının elindeki listeye ölümü işlenmiştir ama bunun nüfus defterine kaydedildiği tarihtir 8 nisan. O dedeyle aynı zamanlarda ölenlerin hepsinin tarihi 8 nisan olarak görünüyor da olabilir. Nüfus kayıtları şurada kaç senedir adam gibi tutuluyor sanki?
0
lazor
(09.02.18)
(10)

ben bir şeytanım ifşası ☺️

Northern Mariner
eğlencelik koydum yüzümü herkes ezberledi diye umuyorum :)))https://i.hizliresim.com/G0LroN.pngedit : ahanda yüzümhttps://i.hizliresim.com/W7kBvq.jpg
eğlencelik koydum yüzümü herkes ezberledi diye umuyorum :)))

i.hizliresim.com

edit : ahanda yüzüm
i.hizliresim.com
0
Northern Mariner
(02.02.18)
parçaları birleştirin diyosun yani...

yüz de geldiğine göre geriye tek bir parça kalıyor popeye!
0
Bruce
(02.02.18)
ooo hocam iyi çalışmışsın,helal.
0
red hot chili
(02.02.18)
bunlar hep protein tozu :)
0
powerpufgirl
(02.02.18)
hiç kaçırma sen ifşaları.
denizin ortasında nasıl başarıyorsun?
0
niye ama
(02.02.18)
@Bruce aynen :)

@red hot chili amele kası :))

@powerpufgirl yok değil 1 kümes yiyorum :))

@niye ama işim yok vaktim bol 7/24 buraya bakıyorum internetten ;)
0
🌸Northern Mariner
(02.02.18)
protein tozu da içmelik değil, gece yatmadan önce kola göğüse tozu sürüp streçliyosun böyle oluyo, emiyo hep deri proteini. bana da böyle bir yarma arkadaşım dayanamayıp itiraf etmişti.. (yarma dedim ama kusuruma bakmayın artık, olumlu manada. /:)
0
treamorg
(02.02.18)
@treamorg öyle içmelik değil tüpte krem gibi olandan bu sürmelik :)
0
🌸Northern Mariner
(02.02.18)
@Northern, kremi boşuna para kaybı araştırdım ben, sen tozu sür aynı etkiyi göreceksin bak güven bana. işte bunlar hep para tuzağı...
0
treamorg
(02.02.18)
@treamorg sütle mi karıştırıcam çeşme suyu olur mu
0
🌸Northern Mariner
(02.02.18)
evet kaslar on numara. bakışlar da sert :)
0
runagain
(02.02.18)
(2)

Bu kadınlarla kimler evleniyor ?

mete kudur
Olmadı böyle, başlık çok kışkırtıcı oldu. Tercih ettiğim bir söylem değildi. Durumu böyle ifade edebildim sadece, neyse. bu miss bombom ya da adı neyse , twitch karşısında biryerlerini açan kadınlar. Mesela bounda okuyan birisini tanıyorum, 1,50 bilemedin 1,53 boyunda bunun da 30 cm'i popo. yazın ''
Olmadı böyle, başlık çok kışkırtıcı oldu. Tercih ettiğim bir söylem değildi. Durumu böyle ifade edebildim sadece, neyse.

bu miss bombom ya da adı neyse , twitch karşısında biryerlerini açan kadınlar. Mesela bounda okuyan birisini tanıyorum, 1,50 bilemedin 1,53 boyunda bunun da 30 cm'i popo. yazın ''basenleri''ni açıkta bırakan kot, kışınsa taytsız dolaşmıyor.

1 tane de odtü'de okuyan var, 'file' delisi(kadın). Ankarada benden çok gezebilen ender kişilerden, keza bir öğrencinin bu kadar parayı bulmasını da ilginç buluyorum. Ailesi alt-alt orta sınıf ama kendisi otellerden-eğlence mekanlarından çıkmıyor. Hem de öyle eski yeni yerler de değil, ayrancı parkının da yukarılarında. Nedense ankaranın o tarafı hep bi' pahalı olur. Herneyse.

Pink sparkes'ın yerli versiyonları mesela. Gecekondunun ''güzel'' gülleri mi oluyor bunlar tam bilmiyorum ama ''bunlarla'' kimler evleniyor ? gayrimenkul zenginleri mi ?
0
mete kudur
(02.02.18)
gösteriş meraklısı kodamanlar evlenir, sırf şeklim olsun hesabı, yoksa kim ne yapıcak gold digger, para delisi tipsiz tipsiz, cahil insanları?
0
Photographer
(02.02.18)
"yoksa kim ne yapıcak gold digger, para delisi tipsiz tipsiz, cahil insanları?"
ahaha
tabi canım. hepsi böyle kıt akıllı godamanlarla evleniyor.
valla ODTÜlü mühendislerle evlenen de bol bol tanıyorum ben. genelde aileden zengin, sessiz sakin tipler bu adamlar.
sayısal zekalı adam eşit değildir çok gezen frapan giyinen kızla evlenmeyen adam.
0
niye ama
(02.02.18)
(11)

Ingilizceyi cok hizli konusmak

anarsika
Bugun iki farkli kisiden ayar yedim. Daha once de soylenmisti bana. Pesimden atli kosturuyomus gibi konusuyorum. Turkce'de ise tamamen normal ve hic kimseden duymadim bu konuda bir sikayet. Amacim hep ingilizceyi akici ve rahat konusmakti yillarca, simdi ise cidden ipin ucunu kacirdim ve duzeltemiyo
Bugun iki farkli kisiden ayar yedim. Daha once de soylenmisti bana. Pesimden atli kosturuyomus gibi konusuyorum. Turkce'de ise tamamen normal ve hic kimseden duymadim bu konuda bir sikayet. Amacim hep ingilizceyi akici ve rahat konusmakti yillarca, simdi ise cidden ipin ucunu kacirdim ve duzeltemiyorum. Aksan farkliligindan ve hizli konusmaktan dolayi bazen anlasilmaz oluyormusum.
0
anarsika
(26.01.18)
soru?
0
niye ama
(26.01.18)
paylaşım için teşekkürler.
0
AlsterWasser
(26.01.18)
Soru: nasil duzelecek bu olay?
0
🌸anarsika
(26.01.18)
düzelmez, dikkat ederek normal(yavaş) konuşabilirsin ama buna dikkat etmeyi unuttuğun anda yine normale dönecektir.

bu gün bi videoda korece konuşan bir adamın benzer sorununu gördüm.

adama diyolar ki, sen ingilizce gayet normal bir erkek gibi konuşuyorsun ama korece konuşmaya başladığın zaman karşımızda sanki bir kadın varmış gibi oluyor, kadın gibi konuşuyorsun, ne iş falan dediler.

adam dedi ki , koreceyi ben kadın öğretmenden öğrendim, o yüzden onun yumuşak tarzı , vurguları bana geçti ve bu hiç düzelmedi.

adam amerikalı, soruyu soranlar koreli
0
Photographer
(26.01.18)
Kendine düzgün konuşan birini örnek al. O kişinin videolarını izle hep YouTube'da. Bir süre sonra onun gibi konuşmaya başlarsın. Ben bir ara J.K. Rowling'in röportajlarını izliyordum. Sonradan fark ettim ki, bazı kelimeleri onun gibi telaffuz etmeye başlamışım, onun tonunda konuşmaya çalışmışım.
0
dissendium
(26.01.18)
@photographer pek ic acici olmadi ama tesekkur ederim. Gercekten sebebi boyle bir sey olabilir cunku her gun dinledigim ve konustugum kisi de benden daha da beter
@dissendium yutup videolarinda agir konusanlari dinlemek bile istemiyordum cogu zaman sanki anlamasi cok kolaymis ve bana bir yardimi dokunmuyormus gibi geliyordu. Belki bu da baska bir sebebidir. Rowling'e bakicam ama kesin
0
🌸anarsika
(26.01.18)
Onların zihnen anlayış ve tahlil - hızını - geçmeyerek..
0
1adam
(26.01.18)
Native speaker'lar da cok hizli konusur. Onlardan hizli konustugunu sanmiyorum ama onlarin konusmasi gayet anlasilir. Anlasilmaman aksan ya da teleffuzdan oturu olabilir.
0
neumann
(26.01.18)
bu sorun galiba bende de var. genel ingilizce'yi bilen türklerde olduğunu düşünüyorum hatta. aslında akıcı konuşmak hızlı konuşmak değil. ama burada bir sıkıntımız var bizim. başka birilerinden daha duydum çünkü bu durumu. hatta yabancı biri türkler çok hızlı ingilizce konuşuyro anlaşılmıyor demişti. (tabii iyi seviye bilenleri kast ediyorum)

düşünmeden konuştuğunu varsayıyorum.. burada kendine biraz nefes alacak bir pay bırak konuşurken ve arka planda hep sakin olma kısmını düşün. yavaş yavaş kur cümleleri.
çok zor bu arada alışkanlığı yıkmak ben de yapamıyorum malesef..
0
kaputt
(26.01.18)
Tek tek konuş takıntı yapma o dil senin ana dilin değil.
0
bos gezenin bos ustasi
(26.01.18)
Hızli konusmanin akici konusmak oldugunu düsünmek gibi yanlis bir anlayisa sahipsin. Ama bu sadece sende yok, baska Türklerde de siklikla karsilasilan bir sorun bu.
Sakin sakin konusmaya calis, anlasilir olmaya gayret et.
0
chitosan
(26.01.18)
(20)

Ev almak ve kirada oturmak arasında bir fark olmaması

gölgede aynı
400 bin tl lik bir ev düşünelim. Kredi çeksek ayda 2 binden 20 yılda ödemesi bitiyor.Peşinat 100 bin varsa 15 yıl. 20 sene kirada otursak para çöpe gidiyor. Bu durumda kirada oturmanın avantajı nedir ?
400 bin tl lik bir ev düşünelim. Kredi çeksek ayda 2 binden 20 yılda ödemesi bitiyor.

Peşinat 100 bin varsa 15 yıl. 20 sene kirada otursak para çöpe gidiyor. Bu durumda kirada oturmanın avantajı nedir ?
0
gölgede aynı
(26.01.18)
Eğer dar gelirli isen bir avantajı yok. Yaşlanınca sokakta kalmamak. Çocuklara bir ev bırakmak. İstediğin tadilatı yapabilmek. Bir felaket durumunda satıp nakti kullanabilmek. Ev almak mutlak avantaj.

Yok zaten 5 tane evin varsa git istediğin yerde kirada otur. Onun da o avantajı var. Eskidikçe ev değiştir.
0
Batuhanolabilir
(26.01.18)
400 bine 20 yıl'da 2bin lira kredi veren bankayı bilmiyorum ama; zamanında ev kredilendirdiğimiz için o işler anlattığınız gibi değil de şöyle oluyor.

Misal evin fiyatı 10 para olsun ve siz bu evi kredi ile alırsanız eğer evin fiyatı size 15 paraya geliyor.
Yine bu 10 paraya kredili aldığınız evin kirası 0,05 para olsun ödeyeceğiniz kredi bedeli 0,1paradan biraz daha fazla olacaktır.(10yıllık ödemelerde- 20 yi o yüzden bilmiyorum dedim)

keza artık kirası 0,05 paralık bir evi 10 paraya alabiliyorsanız da bu karlı bir yatırım olarak görünüyor. Çünkü ev fiyatlarında arazi/rant bedelinin yüksekliğinden dolayı kira oranları düştü.

Yani mantık daha doğrusu seçme şeması şöyle kuruluyor, daha kötü bir semtte ev aldığınız paraya daha iyi bir semtte kirada oturabilirsiniz. İşte burası tamamen sizin tercihiniz oluyor.
0
mete kudur
(26.01.18)
ev almak iyidir, ev bir yatırım aracı değildir(kendi fikirlerim ekonomi yatırım kaldırım falan anlamam), çünkü eskir, kiraya verirsin, yok emlak vergisi, yok kiraya verdiğin vergi, yok çatısı akar, asansörü bozulur, kombisi bozulur, kiracı 5 6 sene oturur, içi iyice yıpranır yeniden kiraya vermen için yaptırman gerekir.

ne zaman ev almak gerekir? eğer oturacaksan, işine okuluna, ıvırına zıvırına yakınsa almak iyidir, yoksa kiraya vereyim mantığı pek sağlıklı değil.
0
Photographer
(26.01.18)
Sansliysan 80 yil surecek omrun var. Yani aslinda hep kiracisin. Mulk sahibi olma durtusu insanin daha hayvandan kendini ayiramadigini gosteriyor.
0
tezek
(26.01.18)
"400 bin tl lik bir ev düşünelim. Kredi çeksek ayda 2 binden 20 yılda ödemesi bitiyor."

oturup hesaplamadım güncel faizleri ama, dediğin gibi olsa herkes bugün kredi çeker ev alır. yılda yaklaşık 25 bin 20 yılda 500 bin ödeyerek 400 bin lira kredi kullanabilsek, keşke. zira enflasyon %10dan fazla zaten. 20 sene sonra 2bin lira, biraz abartırsak, simit parası olur.

Öyle bir dünya yok. 400 bini 800 olarak filan öderiz, sanıyorum. hadi 700 olsun.

ki 100 bin peşin zaten veriyorsun. %20yi filan vermen gerekiyor, onun üstüne 300-400 neyse çekmen lazım. buna göre hesaplaman lazım.

kısaca 100 peşin verip 400 kredi çekersek ve 500 bin liralık ev alırsak, evet o ev, kirası 2bin lira civarında edecek bir ev olur -ankara için başka şehirlerde oranlar değişebilir. Ama ödediğimiz kredi 2bin olmaz 4bin olur :P insanlar genelde 10 seneden fazla kredi pek çekmiyor zaten. burası ABD almanya filan değil mortgage yok aslında bizde öyle 30 sene minik minik ödemek söz konusu değil. yani ev sahibi olmak kötüdür demiyoruz iyi tabi de öyle kira öder gibi olmuyor bizde o işler.

20 seneye göre düşünme 7-8 yılda bitirdi benim etrafımda herkes krediyi ben de 3 yılık kullandım. öyle 20 senelik hesap yapabilen bir millet değiliz biz, ekonomi de müsait değil. 3-5 sene sıkıp ödüyoruz genelde.

"Bu durumda kirada oturmanın avantajı nedir ?"
bence en büyük avantajı mobilite. çocuğunu okula yazdıracaksın mesela x mahallesinin okulu daha iyi, çat diye gidebiliyorsun çünkü artık sistem onu gerektiriyor. iş değiştirmeyi vb. şeyleri daha esnek düşünebiliyorsun.

çok zengin insanların başka dünyası var. ben ortalama insana göre şey ettim.

edit: ben 400 bine 800 ödersin derken az bile demişim. 700 zaten olmuyormuş. adam 440 için 950 ödendiğini yazmış. faizler baya oynamış.
0
niye ama
(26.01.18)
Ayda 2bin 500 kiraya oturdugun evi krediyle almaya kalkarsan aylik odemelerin 6-7bin olur.

Kira odeme gucunu sabit kabul edersek, ya iyi evde kirada oturacaksin, ya da lukslerinden feragat edip daha kotu bi evi satin alacaksin.
0
brkylmz
(26.01.18)
brkylmz +1, kredi için ödediğin parayla daha konforlu evde ya da semtte oturabilirsin. kendinden sonraki nesle mal mülk bırakma derdi olmayan için daha mantıklı, mesela ben sırf evim olmuş olsun diye tüm hayatımı "sefalet" içinde geçirmeyi tercih etmem, etmiyorum zaten.
0
Bruce
(26.01.18)
Özet geçiyorum, kira öder gibi bir mantık kredinin ilk yıllarında yok.

Kredi çekip aldığınız evin ilk 6 yıla kadar ki aylık ödemeleri kiradan fazla tutuyor, insanları korkutan da bu.

Ama bu 5-6 yılı atlabileceğine inanan ve başka harcmalarını kısıp kredi borcuna giren insanlar ileride rahtlıyorlar. Çünkü hem ödedikleri taksitler güncel kira bedeli kadar oluyor, hem de ödemenin biteceği günü bilmek iyi bir şey.

Kira ömür boyu bitmeyen taksittir, Allah her kiracıya ev sahibi olmayı nasip etsin.

Oturmalık ev için hesaplar başka, yatırımlık ev için hesaplar başkadır.

Dur üşenmeyeyim güncel bildiğim fiyattan yakın örnek vereyim;

200 bin liraya satılan ve kirası 900 TL olan bir daire örneği hesaplayayım size, fiyat sallama değil gerçektir.

%25 peşin vererek kredi çekelim, yani 50 bin ğeşin 150 bin kredi çekelim. Hemen güncel kredi hesaplarına bakalım.

120 ay (10 sene) aylık taksit tutarı 2.310 TL imiş (vakıfbank)

Kiraya bakalım;

1. yıl : 900 TL
2. yıl : 990 TL
3. yıl : 1090 TL
4. yıl : 1200 TL
5. yıl : 1320 TL
6. yıl : 1450 TL
7. yıl : 1600 TL
8. yıl : 1760 TL
9. yıl : 1935 TL
10. yıl : 2130 TL

Kira artışını her sene %10 hesapladım, bu orandan aşşağı düşmez en iyimser zam oranı bu.

10 sene boyunca aynı evde kiracı olduğunuzu varsaydım, ev değiştirdiğinizde kira rakamlarının daha fazla güncellendiğini her kes bilir.

Bu 10 yılda kiraya toplam 172.500 TL ödediniz, ve asla geri dönüşü yok.

200 bine aldığınız evin 10 sene sonra ne kadar değerde olacağı da ayrı bir hesap.
0
John Bloor
(26.01.18)
Benim yaşadığım şehirde ev fiyatları aşırı yüksek, kiralar uygun. Bu yüzden cesaret edemiyorum tam olarak.

Şuan oturduğum daire 2 yıllık, içerisi gayet yeni, iç dış yalıtımı olan bir daire. 2 yıl önce 180 bin liraya satılmış. Şuan aynı bölgede yeni yapılan muadili daireler, yalıtımsız olarak 220-250 bin lira arasına satılıyor.

kiralar ise 500-700 lira arası ki ben 600 lira kira veriyorum. farazi bir hesapla 10 yıl boyunca vereceğim toplam kira 100 - 110 bin lira arası bir şey.

Birikmiş bir param olsa koşarak ev alırdım ama. kendi evinde, kendi istediğim gibi evin tasarımını yapma özgürlüğü bile ayrı bir zevk sonuçta. eve şuanda çivi bile çakarken 2 defa düşünüyorum.

ama tamamen kredi ile benim bahsettiğim şartlarda ev almak çok sağlıklı gelmiyor bana.
0
akatreil
(26.01.18)
Herkes ödeme planlarından bahsetmiş. Ben de farklı bir tarafını söyleyeyim;

20 yıllık kredi ödemeleri, ekonomisi istikrarlı olan, alım gücünün yıllar içerisinde kendini koruduğu, çalışan haklarının gözetildiği ülkelerde mantıklı olabilir ancak bizimki gibi orman kanunları ile yönetilen ve yarın ne olacağını bilemediğiniz, ön göremediğiniz ülkelerde bence çılgınlık.

Böyle bir borç yükünün altına, mevcut şartlarınız önümüzdeki 20 sene boyunca iyileşerek devam edecek ön kabülü ile giriyorsunuz ama hatırlatırım ki burası Türkiye. Bu borç size, patronunuz tarafından "bu sene sana zam yok" dendiğinde küçük emrah gibi boynunuzu eğip söyleyeceklerinizi yutkunma olarak geri döner. iş yerinde çıkarılma durumunda boğazınızdaki yutkunamadığınız yumru olarak geri döner. tüm hayatınızı bu borca göre kurgulamanız gerekir.

Bu sistemi döndüren ana çarklardan biri de budur zaten. Boşuna bankalar bol keseden kredi dağıtmıyor, boşuna ev almanız, çocuk yapmanız özendirilmiyor.Bu çarkın içine bir kez girdiğinizde artık siz de başkalarının kararlarına tabisiniz. Sesiniz tamamen kısılmış olacak. Bu asla ev almak çok saçma, sakın ev almayın demek değil. Sadece arkasında böyle şeylerin de olduğunu hatırlatmak için söylüyorum. İnsanların bu denli ev almak isteme sebeplerinden biri de zaten kendilerini garantiye alma istekleri. Çünkü gelecekleri belirsiz. En azından kafalarını sokacakları bir yer bulunsun istiyorlar. Bu bile içinde bulunduğumuz şartların ne denli istikrarsız olduğunun göstergesi.
0
sarap dumani
(26.01.18)
Ben bunun için ayrıntılı bi excel tablosu hazırlamıştım. Kira götürüsü, paranın enflasyon ve faiz değerleri falan ve belli bir başa başa noktası çıkıyor. İsteyen olursa atarım.
0
[GODDARD]
(26.01.18)
2000 lira aylık taksit + hayvan peşinat vereceğime 1200 1300 aylık kira veririm peşinatı da başka bir şeye kullanırım.

Ev saçma geliyor bana.
0
bos gezenin bos ustasi
(26.01.18)
tek avantajı kafanın daha rahat olması. yani borç yok, stres yok.
genel olarak rahat bir insansan, düzenli gelirin varsa ve kolay risk alabiliyorsan hiçbir avantajı yok.
sonuçta maliyet başabaş çıksa, hatta konut kredisi %10 daha maliyetli olsa bile 10-15 yıl sonra ev senin oluyor. ev sahibinin ağız kokusunu çekmiyorsun. ulan eve bi şey yaptırıcaz ev sahibi ne der, bu sene ne kadar zam dayayacak diye düşünmüyorsun. zırt pırt taşınma derdi yok vs.
ayrıca aldığın evi kiraya verip, farkını vererek yine istediğin evde kiracı olarak yaşabilirsin.
0
merhum
(26.01.18)
Ben de gerçek rakamlarla ornek vereyim. Ucuz bir evi (200 bin lira değerinde bir ev örneğin) satın almak mantıklı olabilir ama doğru durust bir ev almak isterseniz iş değişiyor.

Ornegin benim oturduğum ev 550.000 liraya satılıyor. Kirası ise 1800 lira. Bu evi satın almak için önce 110 bin lira peşinat veriyorsunuz, sonra da 120 ay boyunca yaklaşık 7000 lira ödüyorsunuz.

Yıllık kira artışını kabaca %10 alsak 10 yılda toplam 355 bin lira kira ödüyorsunuz. Mortgage ise toplam 950 bin lira oluyor.

10 yıl sonunda 550 bin liralık ev 950 bin lira eder mi? Kiralayan aradaki farkı biriktirdi ise elinde faiz getirisi hariç 595 bin lirası oldu, bu parayla aynısı olmasa da ev alabilir mi (peşin)? Gibi çeşitli soruları kendinize sorun. 10 yil boyunca kredinin yaratacağı stres falan bunlara hiç girmiyorum bile. Ev alanın odeyecegi vergi, tadilat masrafı gibi kalemleri de hesaba katmadım. Kiralayan gerekirse daha ucuz bir eve geçip tasarrufunu da arttırabilir.
0
orient blue
(26.01.18)
aylık faiz %1 civarında şu anda. bir kaç yıla önce 0,65-0,7 olduğu dönemler oldu. faiz maliyeti hesapları değişir o nedenle. bir de evin 550.000 bine satılık ilanı olması satılacağı anlamına gelmez. bence 1800 kira için 550 çok mesela. burda da evin kira çarpanına bakmak lazım.
0
merhum
(26.01.18)
Kooperatiften alır iseniz müthiş kazançlısınız.
0
photo85
(26.01.18)
@merhum aslında aylık kira 2500 civarında, ben eski kiracı olduğum için az ödürüyorum. Aynı evi konumuna göre 600e satan da var. Bu fiyatlara çok rahat satılıyor, o yüzden yazdım.

Satış fiyatı ve kira ücreti arasındaki oran çok bozuldu birkaç senedir.
0
orient blue
(27.01.18)
Zamanın ötesinden geliyorum.

@orientblue’nun hesabında yapılan evin kirası 25000 ev 5000000 lira oldu. Daha beş yıl taksit ödemeniz var, ve şuan hala 7000 lira taksit ödemesi yapıyorsunuz.
0
hayaletimsi
(29.09.23)
o dönem gözü karartıp alanlar kendi evlerine ayda 2bin 3bin kredi ödüyor. kredi köleliktir diyenler elalemin evine 15bin kira ödüyor.

bu ülkede romantik fikirlere yer yok, alıp geçeceksin.
0
brkylmz
(30.09.23)
yav kardeşim bu nasıl matematik?

30bin kirada oturuyorum. oturduğum ev 10 milyon tl.

3 milon peşinat versem, 10 yıl boyunca ayda 100bin liraya yakın para ödemem gerek. ne 3 milon peşinatım var, ne aylık 100bin tl param var.

ev almak her türlü mantıklı, ama çoğu kişinin kendi oturmak isteyeceği alabilecek parası/peşinatı yok.
0
tchuck
(30.09.23)
(23)

evli olup da mutlu olabileniniz var mı?

sarper361
Etrafımdaki herkes pişman. Ama sorunca da "Nerden biliyorsun mutsuz olacağını" diyorlar. Etrafında evlenip mutlu olabilen var mı diye sorduğumda da çok normal bir cevapmış gibi "yoooo hiç duymadım" diyorlar. Burada var mıdır evlenip pişman olmayan?
Etrafımdaki herkes pişman. Ama sorunca da "Nerden biliyorsun mutsuz olacağını" diyorlar. Etrafında evlenip mutlu olabilen var mı diye sorduğumda da çok normal bir cevapmış gibi "yoooo hiç duymadım" diyorlar. Burada var mıdır evlenip pişman olmayan?
0
sarper361
(20.01.18)
Var.
0
mavibalık
(20.01.18)
Evliyim, 2 de çocuğum var. Hanım tarafından şanslıyım, bu yüzden mutluyum.

Ama zamanı geri alabilsem evlenmez, çocuk sahibi olmazdım. Bekarlık cidden büyük bir lüks.

Evlenip mutsuz olma ihtimali çok korkutucu bekarlar için, hele ki boşanma evresi aman aman.

Bekaralara benim tavsiyem amerikan filmlerimden öğrendiğim şey olur, bir kaç yıl berbaer yaşayın. Ha baktın hayatının kalanını devam ettirebileceğin bir eş bu, o zaman nikahlanın.
0
John Bloor
(20.01.18)
ben evli değilim (bkz: https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1255865/kac-yasinda-evlendiniz )

çevremdeki evli insanların hepsi mutlu. mutsuz bir evlilik yok benim etrafımda...
0
peace.on
(20.01.18)
Ben evli değilim ama evli olup mutlu olan çook kişi var
Neden evliliğe öcü gibi bakılıyor anlamıyorum
Tabi 100 evliden ikisi öküzler gibi kavga edip ayrılınca aaa evlilik ne kötü algısı oluşuyor... ama sevgililer kavga edip ayrılınca kimse aaa sevgililik ne kötü demiyor...
Yani kendimizi evlilik kötü diye kandırmayalım. Güzel bir şey; ;)
0
benaslindayohum
(20.01.18)
Ayrıca çevremizde mutlu sandığımız evlilerin mutlu olduğuna nasıl karar verdiğimiz de önemli.

Sosyal medya paylaşımlarına bakarak mı?

3.bp.blogspot.com
0
John Bloor
(20.01.18)
var
0
horizon
(20.01.18)
Kardeşim iki buçuk senedir evli. Sevgiliyken nasillarsa şimdi de aşağı yukarı öyleler. Tabii aile, yakın çevre, örf ve adetler yüzünden hareket alanları kisitlaniyor. Bunun gerginliğini de birbirlerinden çıkardıkları oluyor ama orta yolu buluyorlar. Beraber bir hayat, bir düzen kurmaktan, birbirlerine daha yakın olmaktan mutlular (bence).
0
femme vitale
(20.01.18)
sosyal medyada paylaşılanlara bakarsan herkes çok mutlu. benim arkadaşlarım da öyle.
ama konuşup evliliği sorduğumda... bir dokun, bin ah işit.
0
tabudeviren
(20.01.18)
evlenip mutlu olamıyorsan kendine uygun olmayan birini bulmuşsundur büyük ihtimal.
0
mikahakkinen
(20.01.18)
100 kisiden 2 kisi kavga etmiyo haci 40-45 tanesi kavga ediyo. Bosanma olanlarin bi bak istersen
0
baldur2
(20.01.18)
Bekar olup mutlu olabilen var mı?
Mutluluk kişiye bağlı bi kavram. Çok genel, ortak bi tanım bulmak gerekirse; istediklerini bulduğun, istemediklerinden kaçındığın oranda mutlu oluyorsun.
Evlilikte beklentilerin karşılık bulması olarak tanımlıyrum ben bu durumu.

Ben şimdilerde 36 yıllık evliliğimi sonlandırıyorum. Şimdiki aklımla, deneyimlerimle geriye dönsem evlenir miydim? Evet, ama aynı kişiyle değil.

Annemle babam mutluydular. Şimdi geriye bakıp değerlendirince de mutlu olduklarını görüyorum. Onların birbirlerine bakarken gözlerindeki ışıltı hiç eksilmemiş.

Edit: Diyelim aynı kişiyle evlendim bu kez de ne kendi hatalarımı tekrar yapar ne de onun yapmasına göz yumar/izin verir/sessiz kalırdım.
Biz başka türlü davranabilseydik belki sürdürülebilir bi evliliğimiz olabilirdi.
Suçu kabahati evlilikte aramak çok doğru değil. Kendimize bakmamız lazım öncelikle. Nasıl karar verdik, birbirimize ne kadar emek harcadık, neler bekledik, beklediğimizi buldacağımızı umarak mı yoksa bilerek mi başladık, en başından ve sürekli birbirimize karşılıkı olarak dürüst ve açık mıydık...
Bu ve benzeri unsurların olmadığı hiç bir ilişki sürdürülebilir olmaz. evlilik ise ilişkinin sürdürülebilir olmasını beklediğimizbi aşama/ hal.
Yürümeyen evliliklerde sorun evlilikte değildir bizde ve/ya bizim davranışlarımızdadır. Evliliğin tek sakıncası "sahiplendim", "elde" düşüncelerine zemin olabilmesi. İmzayı attık geri dönemeyiz, zor olur vb düşünceleri getirmesi. Başkaca bi değişik işlevi yok, ilişki yönünden tabii.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(20.01.18)
mutluyum diyenlerin çoğu mutlu değil. çok yakın bi arkadaşım her gün isyan ediyo. ama dışarıdan bakınca mutlu gibi gözükmeye çalışıyo. rol yapıyo yani insanlar.
0
spirit crusher
(20.01.18)
Konuya dair bir yorumum yok aslında, ben 28de evlendim, 30a gelmeden boşandım. Yanlış kişiyle evlilik çekilecek dert değil.

Ana Seth Davidowitz’in Everybody Lies kitabına bakarsanız, Facebook ve birkaç başka sosyal medya mecrasında yapılan bir araştırmaya göre kadınların “status” kısmında eşleri hakkında husband kelimesi ile sık sık “best friend, amazing, the best” gibi tabirler kullanırken, Google aramalarında “husband” kelimesi ile en çok “jerk, gay, stupid” vs gibi olumsuz ifadeler sorguluyorlarmış. Bu bile tek bir anekdot olmasına rağmen, dışarıdan görünenle için bir olmadığının bariz bir kanıtı.

Evlilik, net ve kırıcı olmadan iletişim kurmak hiçbir yerde doğru düzgün öğretilmediğinden, insanların birbirlerinin eşiğini çok kolay aşabildikleri bir ortaklık. Öyle olunca da, Türkçede ne deniyor bilemiyorum da, bir “resentment” oluşuyor, içten içten sinir olmaya başlıyor yani taraflar birbirine. Zor iş. Düzeltmek için bir sürü şeyin baştan öğrenilmesi gerek.
0
sopiro
(20.01.18)
Mobilde edit edemedim: yukarıda yazdığım mesaj yanlış anlaşılmasın lütfen. “Gay”in olumsuz bir kelime olduğunu düşünmüyorum. Bir kadının kocası hakkında “acaba kocam gay mi?” diye düşünmesi ilişki adına bariz bir olumsuzluk demek istedim.

Basın açıklamam bitti.
0
sopiro
(20.01.18)
Mesela @spirit curusher'in örneklediği çift neden geri dönmüyor? Madem sürekli yakınıyor, hergün isyan ediyor neden bekarlığa geri dönmüyor?
Boşanan neden tekrar evleniyor?

Demek ki; ona göre bekarlığın artıları evliliğin artılarından fazla değil vea evliliğin eksileri bekarlığın eksilerinden az.

Yazdıklarımdan evlilik taraftarı olduğum anlaşılmasın. Evlilik güzel bişey eğer uygun eşi bulabilirsen. Benim görüşüm bu.
Biliyorsunuz ben üç kız evlat yetiştirdim. Birgünden birgüne hiç birine "evlenin" temalı fikir beyan etmedim. Evlenmiş olmak için evlenmemelerini, hayat arkadaşlığı yapabilecekleri kişiyle karşılaşana dek beklemelerini öğütledim. Evlat sahibi olma kararlarından önce de evlendikleri kişinin ömür boyu evladının babası kalacağını bilerek karar vermelerini öğütledim.
İnsan evlenmek zorunda değil, çocuk sahibi olmak zorunda da değil. Tabii her yönden ideal olan; anlaşabileceği biriyle hayatını birleştirip sevgiyi yaşayarak yaşlanması.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(20.01.18)
biiiiizzzzz. martta 10 yıl bitecek.

zerre pişman değilim. milyon kere dünyaya gelsem gene onla evlenirim.

etrafta bu kadar mutsuz evli-sevgili olması sebebi tvlerde, filmlerde, dizilerde gördüğünüz prototipler. ben bağırayım o bağırsın, ben trip atayım o peşimden koşsun, ben köpek çekeyim bana kul köle olsun. kızayım surat asayım ama söylemeyeyim o anlasın. hayır arkadaşım evlilik böyle bir şey değil. derdin mi var, neyse söyle anlat o da bilsin sen de içini dök. biriktirme. ama insan gibi anlat, bağırmadan küfür etmeden, de ki sen böyle yaptığında ben şöyle hissediyorum. o da insansa anlar yapmaz. ya da de ki ben öyle trip mrip anlamam kardeşim, insanlar konuşmayı icat kaç milyon yıl oldu. insan gibi anlat neyse canını sıkan. ama bizde öyle değil. işte mi sinirlendin, 5 karış suratla gel eve bir de evde terör estir. durduk yerde ortam gerilsin sonra bağır çağır olmaz işte. bi kere kırıldın mı bi kere biriktirmeye başladın mı sonra baraj gibi olur bi yerden sonra tutamazsın hoop bitti gitti.

sonracıma hemen 20-25 yaşında evlenmeyin kardeşim. önce bi sen olgunlaş, büyü. kendini tanı. ben nasıl bir insanım, ilişkiden hayattan ne bekliyorum bil. ondan sonra yanına birini daha al. sen düş o seni kaldırsın, o düşünce sen tut elinden. ama yok daha çocuk yaşta evlencem de evlencem. bok ye.

evlilik sevgililikten bambaşka bir şey. cafelerde sinemalarda tanınmaz evleneceğin insan. varsa imkanınız en az 1-2 yıl birlikte yaşayın. yoksa mümkün olduğu kadar uzatın tanıma, nişanlılık vs süresini. sen onun evine gir çık, o seninkine. en doğal ortamında görün birbirinizi.

sonra senin anan benim abam demeyin. benim senin demeyin. iki kişi yerine tek kişi gibi yaşayın. evlilikte özel alan falan yoktur. o benim özelim dediğin iş biter.
0
halanne
(20.01.18)
kendi tanışıp, isteyip, sevip evlenen ve mutsuzum diyen, mutsuz olduğunu gördüğüm çok az benim etrafımda.
varsa ya gerçekten saçma sapan insanlarla evlenmiş olduğundan- bariz görünür bir şey. neden evlenmiş o insanla dersiniz yani.
ya da çok uzun süre kendi hayatını yaşayıp, sonra evlenmiş, özgürlüğüne çok düşkün mesela, evliliğe adapte olmak biraz zor geliyor, bunlar tam mutsuzum demiyor ama "çocuklar olmasa evlilik o kadar da şart değil" kafasında. bunlar için de evli olmak harika diyorlar, diyemem ama anne-baba olmak harika diyorlar. evet.
bir üst kademede boşananlar var, çocuklu olup boşanan bir dolu arkadaşım var ki hemen hepsi tekrar evlendi.
0
niye ama
(20.01.18)
Biz çok mutluyuz diyen hanımlar kocalarının kaçamağını henüz yakalamamış hanımlardır yalnız, içinize kurt düşürmeyeyim ama uzun yıllardır evli olduğunuz halde kocanızın hiç bir yanlışını görmemiş olmanız onun küçük de olsa kaçamak yapmadığı anlamına gelmez :)
0
John Bloor
(20.01.18)
"Bekar olup mutlu olabilen var mı?"

Ben:) ama şimdilik yaş 30.
"Mutluluk kişiye bağlı bi kavram. Çok genel, ortak bi tanım bulmak gerekirse; istediklerini bulduğun, istemediklerinden kaçındığın oranda mutlu oluyorsun." Çok doğru.

@hayat aklini konusacak bir filozof uret, ne güzel söylemişsiniz. Çocuklarınız sizin gibi anneleri olduğu için çok şanslı.

Ben mesela çocukluğumdan beri anne ve baba kavgasının arasında büyüdüm. Annem okumuş, etmiş, mesleği olan biri. Vakti zamanında evde kaldı diyorlar diye evlenmiş. Bu yüzden evlenmemek lazım. Evlenip mutsuz olanların çoğu bence bir amaç için evlenen kişiler; evimde bir erkek olsun, bana baksın, erkeksiz olmuyor falan filan diye düşünenler, ya da karım olsun, evimi düzenlesin bana baksın :S

Ruh eşini bulup, severek evlenen arkadaşlarımın çoğu mutlu. Vatandaşlık alayım ya da zengin kocaya kapak atayım diyenler mutsuz hatta boşandılar bile.
0
geçerkenugradım
(20.01.18)
valla biz çok mutluyuz etrafımdaki çoğu arkadaşımda gayet mutlular boşanan yakın çevremden kimse olmadı.

gene gelsem dünyaya gene eşimle hiç düşünmeden evlenirdim.
0
basond
(20.01.18)
Gerçekten de mutlu olmayacağını ya da olacağını mutlak olarak bilemezsin, fakat karşıdaki kimsenin içten olup olmadığını anlayabilirsen hiç değilse nasıl bir işe girdiğinizi de aşağı yukarı kestirebilirsin. Razı olursan olursun, olmazsan olmazsın.

Dolayısıyla evlilik meselesini tartışırken evlenecek kimselerin göz önünde olması şart.

Öte yandan kişilerden bağımsız olarak evlilik kurumu, resmi olarak kadını koruyan, erkeği maddi ve manevi olarak sömüren bir kurumdur. Erkeğin toplum için kendini feda etmesi evli de olsa bekar da olsa beklenirken; evli bir erkeğin mikro bir toplum olan ailesi için de gerektiğinde kendini feda etmesi beklenir. Bir çok erkek de bu duruma teslim olmuştur, şartları içselleştirmiştir. Mazoşistin sadistten kopamadığı gibi...

Tartışmaya girip uzatmadan ideal olanı özetlersek: Karşındaki insan birey olabilmiş, olgunlaşmışsa; derdi seni sömürmeden seninle iyi kötü paylaşımda bulunmaksa, sen de bu duygularda ortaklaşıyorsan geçinip gidersiniz.

Pratikte olgunlaşmak ise büyük çaba ister. Birey olmak, sorumluluk sahibi olmayı gerektirir. Bu da Scott Peck'in de kitabında anlattığı gibi 'Az Seçilen Yol'dur.

Pratikte çoğu zaman kadınlar maddi manevi erkeklerin üzerine yıkılmak isterler. Erkeğim beni taşısın söylemi literal olarak dile dahi dökülmüştür. Buna karşılık kadınların aşırı istekleri ve sorumsuzlukları neredeyse hiçbir zaman yadırganmamıştır. ('Ben yıkılmak istemem'ciler bu genellemeleri üzerine alınmasın ama iğneyi kendi cinslerine batırsınlar)

eksisozluk.com

Erkeklerse sırf çocuk yapma, neslini sürdürme içgüdüsü yüzünden, içten içe rasyonel olarak bütün bu çökük sistemi sırtalamak istemediklerinden dolayı evlilik kurumu da kurum olarak çökmüş durumdadır.

Bu konularda fazlasıyla iç içe geçmiş derin sorunlar ve dinamikler de var bu yüzden evlilik konusunda kendi hayatını planlarken olabildiğince rasyonel olmakta fayda var.

Seçim yaparken sorumluluğunu da almalısın:

Sırf çocuk için ya da evlenmiş olmak için evlenirsen başına nelerin gelebileceği de aşağı yukarı bellidir.

Yine böyle bir hukuki düzende, böyle bir toplumda evlenirsen yine başına gelecek potansiyel sorunlar bellidir.
0
idexo
(21.01.18)
Ben çok mutsuzum şu an ağlıyorum.
0
for day to break
(21.01.18)
evlilik fakir insan işi. zengin olup da genç evlenenlerin hepsi mutsuz. 40 yaş sonrasında da sosyal destek ve kendini baktırmak için evleniyor böyle kişiler.

fakirlerse eve iki maaş girsin derdinde. istanbula ataması yapılan çoğu memur hemen evlenecek birini aramaya başlar.
0
Cruyff
(21.01.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.